3. Hukuk Dairesi 2018/514 E. , 2019/7719 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacılar vekili; davalının, davacıların murisi (babaları) olan ... ile imzaladığı 01.01.1990 başlangıç tarihli kira sözleşmesi ile dava konusu mecurda kiracı olduğunu,murisin vefatı ile davacıların, kira akdinin tarafı haline geldiklerini; davalının kira ödemelerini aksattığını, 2011 yılı Ekim, Kasım ve Aralık ayı ile 2012 yılı Ocak ve Şubat ayı kiraları ödenmediği için davalı aleyhine Kartal 3.İcra Müdürlüğünün 2012/1486 E. sayılı dosyasında icra takibi yapıldığını, davalının takibe haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek; davalının itirazının iptaline,takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; dava konusu taşınmazda 01.01.2011 tarihinden itibaren ... Halı San.ve Tic.A.Ş.’nin kiracı olduğunu,davalının bu şirketin temsilcisi veya ortağı olmadığını, davacılar tarafından şirket tarafından ödenen kiralar kabul edilmediğinden Kartal 4.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011/74 D.İş sayılı dosyasında Tevdi Mahalli tayinine karar verildiğini, kiraların belirlenen bankaya yatırıldığını, davacıların da itiraz etmeden kiraları aldıklarını, icra dosyasında talep edilen kiraların bankaya ödendiğini savunarak; davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; 2010 yılı 7 ve 8.ayın kiralarının ödendiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Temyiz incelemesini yapan,Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin 19/11/2014 tarihli 2014/2681 Esas, 2014/12646 Karar sayılı ilamı ile; " davacı 20.02.2012 tarihinde Kartal 3. İcra Müdürlüğünün 2012/1486 E sayılı dosyası üzerinden başlatmış olduğu icra takibi ile 2011 yılı Ekim, Kasım ve Aralık ayı ile 2012 yılı Ocak ve Şubat ayı kiraları toplam 33.200 TL ile 586,60 TL işlemiş faizinin tahsilini istemiş, mahkemece 2010 yılı 7 ve 8.ayın kiralarının ödendiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davacı takip talebinde kira parasını talep ettiği ayları açıkça belirtmiş olup, takip talebinde belirtilen bu aylar yönünden değerlendirme yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken takip talepnamesinde yazılı olmayan aylara yönelik olarak değerlendirme yapılarak borcun ödendiği gerekçesiyle yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir " gerekçesiyle hüküm bozulmuştur.
Mahkemece, bozma ilamına uyulmak suretiyle yapılan yargılama neticesinde; ödemeler yapıldığından ve taşınmaz tahliye edildiğinden davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kira alacağının tahsili ve tahliye talepli olarak icra takibine yapılan itirazın iptali davasıdır.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Uyuşmazlık, konusuz kalan dava nedeniyle, davalı lehine vekalet ücretine ve yargılama giderine hükmedilip hükmedilmeyeceği hususundadır.
Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 6.maddesine göre “Anlaşmazlık, davanın konusuz kalması, feragat, kabul, sulh veya herhangi bir nedenle; ön inceleme tutanağı imzalanıncaya kadar giderilirse, Tarife hükümleriyle belirlenen ücretlerin yarısına, ön inceleme tutanağı imzalandıktan sonra giderilirse tamamına hükmolunur. Bu madde yargı mercileri tarafından hesaplanan akdi avukatlık ücreti sözleşmelerinde uygulanmaz.” yine, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 12. ve 13. maddesine göre de; Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, davanın görüldüğü mahkeme için Tarifenin İkinci Kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla (yedinci maddenin ikinci fıkrası, dokuzuncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile onuncu maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla,) Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir. Ancak, hükmedilen ücret kabul veya reddedilen miktarı geçemez.
Somut olayda; davacı iş bu dava dilekçesinde 2011 yılı Ekim, Kasım ve Aralık ayı ile 2012 yılı Ocak ve Şubat ayı kira bedelleri ödenmediğinden bahisle kira alacağının tahsili istemi ile başlattığı icra takibine itirazın iptalini talep etmiş; mahkemece, talep edilen kira alacakları yönünden, tevdii mahalli olan ziraat bankasına ödeme yapıldığı gerekçesi ile davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Her ne kadar, davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi yerinde ise de,davalı tarafından davacıya dava açılmadan önce bir kısım ödeme yapıldığı anlaşılmaktadır.
Mahkemece, dava açılmadan önce davacı tarafından tahsil edilen miktar yönünden, davalı davanın açılmasına haksız olarak sebebiyet vermediğinden, davalı lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 12.maddesi gereğince belirlenecek vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, davalı lehine vekalet ücretine karar verilmemesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ; Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine; ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09.10.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi