12. Ceza Dairesi 2020/618 E. , 2020/2874 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanık ..."ın 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 179/2. maddeleri gereği 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/5. maddesi gereği hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Uşak 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 17/11/2015 tarihli ve 2015/746 esas, 2015/1474 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 10/04/2018 tarihli ve 2014/15-487 esas, 2018/151 sayılı kararında belirtildiği üzere, temyiz ve istinaf kanun yollarından geçmeksizin kesinleşen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararların ülke sathında uygulama birliğine ulaşmak ve ciddi boyutlara ulaşan hukuka aykırılıkların toplum ve birey açısından hukuk yararına giderilmesi amacıyla olağanüstü bir kanun yolu olan kanun yararına bozma konusu yapılabileceği gözetilerek yapılan incelemede,
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 223/7. maddesinde yer alan “Aynı fiil nedeniyle, aynı sanık için önceden verilmiş bir hüküm veya açılmış bir dava varsa davanın reddine karar verilir.” şeklindeki düzenleme nazara alındığında, somut olayda, sanığın üzerine atılı trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan dolayı Uşak Cumhuriyet Başsavcılığının 15/05/2015 tarihli ve 2015/4943 soruşturma, 2015/2191 esas, 2015/2005 sayılı iddianamesiyle açılan davanın yargılaması sonucunda, Uşak 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 17/11/2015 tarihli ve 2015/746 esas, 2015/1474 sayılı kararı ile sanığın mahkûmiyetine karar verilmiş ise de, sanığın aynı fiili sebebiyle evvelce Uşak Cumhuriyet Başsavcılığının 05/05/2015 tarihli ve 2015/4555 soruşturma, 2015/2014 esas, 2015/1845 sayılı iddianamesi ile açılan davanın yargılaması sonunda, Uşak 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 11/11/2015 tarihli ve 2015/664 esas, 2015/1273 sayılı kararı ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 179/2 ve 62. maddeleri gereği 25 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/5. maddesi gereği hükmün açıklanmasının geriye bırakılmasına karar verilmiş olması karşısında, 5271 sayılı Kanununun 223/7. maddesi gereğince Uşak 5. Asliye Ceza Mahkemesince mükerrer davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca Uşak 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 17/11/2015 tarihli ve 2015/746 esas, 2015/1474 sayılı kararının bozulması lüzumu, Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 03/02/2020 gün ve 94660652-105-64-9474-2019-Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 10/02/2020 gün ve 2020/618 sayılı ihbarnamesi ile Daireye ihbar ve dava evrakı tevdi kılınmakla;
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
İncelenen dosyaların içeriğine göre, sanık ..."ın olay günü, 2,01 promil alkollü vaziyette sevk ve idaresindeki aracıyla seyir halinde iken olay mahalline geldiğinde direksiyon hakimiyetine kaybetmesi sonucu orta refüjden karşı şeride geçmesi sonucu maddi hasarlı trafik kazasına sebep olduğu, aynı olay ile ilgili olarak Uşak Cumhuriyet Başsavcılığının 05.05.2015
tarihli ve 2015/4555 sayılı iddianamesiyle sanık hakkında trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan dolayı açılan dava sonunda, Uşak 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 11.11.2015 tarihli ve 2015/664-2015/1273 sayılı kararı ile yüklenen suçun sübuta erdiği kabul edilerek, sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 179/3-2, 62. maddeleri uyarınca 25 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararın 11.12.2015 tarihinde kesinleştiği, ancak aynı eylem nedeniyle Uşak Cumhuriyet Başsavcılığının bu kez 15.05.2015 tarihli ve 2015/4943 sayılı iddianamesiyle açılan davada, Uşak 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 17.11.2015 tarihli ve 2015/746-2015/1474 sayılı kararı ile sanığın 179/2, maddesi uyarınca 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, söz konusu kararın 18.12.2015 tarihinde kesinleştiği anlaşılmakla, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 223/7. maddesinde yer alan, “Aynı fiil nedeniyle, aynı sanık için önceden verilmiş bir hüküm veya açılmış bir dava varsa davanın reddine kararı verilir” şeklindeki düzenleme karşısında, aynı fiil nedeniyle aynı sanık hakkında ikinci kez hüküm kurulamayacağı gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiş olup,
Kanun yararına bozma talebine dayanılarak düzenlenen ihbarnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına nazaran yerinde görüldüğünden, Uşak 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 17/11/2015 tarihli ve 2015/746 esas, 2015/1474 sayılı kararının 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, aynı Kanunun 309/4-d maddesindeki "Hükümlünün cezasının kaldırılmasını gerektiriyorsa cezanın kaldırılmasına, daha hafif bir cezanın verilmesini gerektiriyorsa bu hafif cezaya Yargıtay ceza dairesi doğrudan hükmeder." şeklindeki düzenleme gereği bozma nedenine göre uygulama yapılarak, sanık ..."ın mahkumiyetine yönelik hüküm fıkrasının, "1- Sanık hakkında aynı fiil nedeniyle daha önceden açılmış bir dava ve verilmiş bir hüküm bulunduğu anlaşıldığından, ikinci defa açılan davanın, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 223/7. maddesi gereğince REDDİNE, 2-Yargılama giderlerinin kamu üzerinde bırakılmasına," şeklinde DÜZELTİLMESİNE, dosyanın mahalline gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE; 02/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.