10. Hukuk Dairesi 2014/9252 E. , 2014/28064 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : Bozüyük 1. Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Tarihi : 29.11.2013
No : 2012/246-2013/376
Dava, geri alım (istirdat) istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün taraflar avukatlarınca temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
2000 – 18.04.2009 tarihleri arasında 506 sayılı Kanuna tabi 2611 prim ödeme gün sayısına sahip sigortalının 18.04.2009 günü bekar ve çocuksuz olarak yaşamını yitirmesi üzerine hak sahibi annesi konumundaki davalıya davacı Kurum tarafından ölüme bağlı toptan ödeme yapıldığı, 2011 yılının Kasım ayında durumu yeniden değerlendiren Kurumca koşulların gerçekleşmediği gerekçesiyle yersiz ödendiği ileri sürülen tutar yönünden borç tahakkuk ettirildiği anlaşılmakta olup bu miktarın yasal faiziyle birlikte geri alınması için açılan işbu davada mahkemece yapılan yargılamada, faiz yönünden istem reddedilip asıl borç bakımından talep aynen hüküm altına alınmıştır.
Davanın yasal dayanaklarından olan 5510 sayılı Kanunun 32. maddesinde, en az 1800 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş veya 4. maddenin 1. fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı sayılanlar için, her türlü borçlanma süreleri hariç en az 5 yıldan beri sigortalı bulunup, toplam 900 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş durumda iken ölen sigortalının hak sahiplerine, yazılı istekte bulunmaları halinde ölüm aylığı bağlanacağı belirtilmiş, 34. maddesinde, hak sahibi eş ve çocuklardan artan pay bulunması durumunda her türlü kazanç ve irattan elde etmiş olduğu gelirinin asgari ücretin net tutarından daha az olması ve diğer çocuklarından hak kazanılan gelir ve aylıklar hariç olmak üzere gelir ve/veya aylık bağlanmamış olması koşuluyla ana ve babaya toplam % 25"i oranında, ana ve babanın 65 yaşın üstünde olması halinde ise artan paya bakılmaksızın yukarıdaki şartlarla toplam % 25"i oranında ölüm aylığı bağlanacağı bildirilmiştir. Kanunun 36. maddesinde ise 4. maddenin 1. fıkrasının (a) ve (b) bentleri kapsamındaki sigortalılar ile bu Kanuna göre ilk defa aynı maddenin 1. fıkrasının (c) bendi kapsamında sigortalı olanlardan ölen sigortalıların hak sahiplerine ölüm aylığı bağlanamaması durumunda, ölüm tarihi esas alınmak kaydıyla, hesaplanan tutarın 34. madde hükümleri dikkate alınarak hak sahiplerine toptan ödeme şeklinde verileceği açıklanmış olup buna göre, hak sahiplerine ölüme bağlı toptan ödeme yapılabilmesi için ölüm aylığı tahsis koşullarının gerçekleşmemiş olması gerekmektedir.
Yukarıdaki yasal düzenlemeler ışığında dava değerlendirildiğinde, ölüm aylığı bağlanması için gereken 32. madde şartlarının sigortalı yönünden oluştuğu belirgin bulunmakla davacı hak sahibi bakımından 34. madde kapsamında anılan koşulların var olup olmadığı saptanmalı, özellikle bu şartların, sigortalının anne ve babası için bir bütün olarak değil her bir hak sahibinin kendi içerisinde irdelenmesi gerektiği, bu çerçevede sigortalının babasının almakta olduğu gelir ve aylığın, birlikte yaşadığı eşi konumundaki hak sahibi anneye herhangi bir etkisinden söz edilemeyeceği dikkate alınmalı ve sonrasında elde edilecek sonuca göre hüküm kurulmalıdır.
Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, taraflar vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
S O N U Ç : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının isteği durumunda davalıya geri verilmesine, 25.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.