Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/10804
Karar No: 2018/3808

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2017/10804 Esas 2018/3808 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacılar, taşınmazlarının orman sınırı içinde kaldığı iddiasıyla dava açmış ancak mahkeme davanın reddine karar vermiştir. Yargıtay da bu kararın doğru olduğunu belirtmiş, ancak vekalet ücretinin hesaplanmasında yanılgı olduğunu belirtmiştir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede orman kadastrosu, makiye ayırma çalışması, arazi kadastrosu yapılmış ve 2013 yılında aplikasyon yapılmıştır. Davacıların taşınmazı orman kadastrosuna itiraz davası reddedilmiştir. Kanun Maddeleri: 3116 sayılı Kanun, 6831 sayılı Kanunun 3302 sayılı Kanunla değişik 2/B madde uygulaması, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 31/son maddesi, 5653 sayılı Kanun, 17/08/1950 tarihli yönetmelik.
20. Hukuk Dairesi         2017/10804 E.  ,  2018/3808 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
    DAVACILAR : ... ve Ark.

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacılar, 25/07/2013 havale tarihli dava dilekçesi ile adlarına kayıtlı olan ... ili,... ilçesi, ... köyü 983 parselin 2013 yılında yapılan orman kadastro çalışması sonucunda orman sınırı içine alındığını belirterek, taşınmazın orman sınırı dışına çıkarılması istemiyle dava açmış, mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar tarafından temyiz edilmiştir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılıp 1948 yılında keşinleşen orman kadastrosu, 01/07/2013 tarihinde ilan edilip kesinleşen, evvelce sınırlaması yapılmamış ormanların kadastrosu ve sınırlaması yapılmış ormanlarda aplikasyon ve 6831 sayılı Kanunun 3302 sayılı Kanunla değişik 2/B madde uygulaması, 1971 yılında kesinleşen arazi kadastrosu vardır.
    Dava, orman kadastrosuna itiraz istemine ilişkindir.
    İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve uzman bilirkişi tarafından yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmaya göre, çekişmeli taşınmazın 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılıp 1949 yılında kesinleşen orman sınırları içinde kaldığı, yörede 1950 yılında 5653 sayılı Kanun hükümlerine göre makiye ayırma çalışması; 1971 yılında genel arazi kadastrosu yapıldığı, 2013 yılında yapılan aplikasyonda orman sınırı içinde kalmaya devam ettiği, özel kanunlar uyarınca verilmiş bir tapu kaydının bulunmadığı, senetsizden Hazine adına yapılan tespite karşı davacılar miras bırakanı Saadettin Kocatepe tarafından açılan dava sonucunda kadastro mahkemesinin 1988/7-37 sayılı kararıyla davacı adına tesciline karar verildiği, daha sonra çekişmeli 983 sayılı parsel yanında dava dışı başka parsellerin de dava konusu edildiği ve o parseller nedeniyle Orman Yönetiminin de, Hazine ve Saadettin Kocatepe ile birlikte taraf bulunduğu başka bir davada, 983 sayılı parselin 1988/7-37 sayılı kararla hükme bağlandığı belirlenerek, yeniden sicil oluşturulmasına yer olmadığına dair verilen 1986/114 E. - 2002/6 K. sayılı kararın Dairenin 2004/7791 E. - 2005/882 sayılı kararıyla onandığı, böylece davacı gerçek kişiler adına hükmen tescil edilmiş olmasının Orman Yönetimini bağlamayacağı, kesin hükümden sözedilemeyeceği, eğiminin % 25 civarında olduğu, kaldı ki; yörede maki sahalarının tesbitine dair talimatnamenin 5 ve 6. maddeleri gereğince orman muhafaza karakteri taşıyan taşınmazların orman rejimi dışına çıkartılmaması gerektiği açıklanarak, daha önce yapılan işlemin kanun ve yönetmeliğe aykırı olması nedeniyle makiye ayırma işleminin iptal edildiği, 5653 sayılı Kanunda ve 17/08/1950 tarihli yönetmelikte maki komisyonlarının kesinleşmiş orman sınırı içinde maki tesbit işlemi yapacağı konusunda hiçbir hüküm bulunmadığı, gerçek kişilerin dayanacağı bir yasal yolun bulunmadığı, taşınmazın 1949 yılında yapılan orman sınırları içine alınma işlemine karşı hak düşürücü sürelerin geçtiği, 2013 yılında
    -2-
    2017/10804 - 2018/3808

    yapılan aplikasyon işleminin kişilere yeni bir dava hakkı vermeyeceği saptanarak gerçek kişilerin orman kadastrosuna (aplikasyona) itiraz davasının reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır, ancak kadastro mahkemesince 3402 sayılı Kadastro Kanununun 31/son maddesi gereğince vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre vekalet ücreti hesaplanmış olması doğru değil ise de; bu yanılgının giderilmesi hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir. Bu sebeple hükmün 3. paragrafında yazılı “...Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince hesaplanan 1.000,00 TL...” sözlerinin hükümden çıkarılarak, bunun yerine “...3402 sayılı Kadastro Kanununun 31/son maddesi gereğince takdir edilen 500,00.-TL maktu vekalet ücretinin..." yazılması suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 438/7. maddesine göre bu düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 15/05/2018 günü oy birliği ile karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi