Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/11945
Karar No: 2017/97
Karar Tarihi: 16.01.2017

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2016/11945 Esas 2017/97 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı, Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitiyle 6552 Sayılı Yasa uyarınca yapılandırma hükümlerinden yararlandırılmasının devamına karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, isteğin kabulüne karar verdi. Ancak, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine yapılan incelemede, davacının talep ettiği dönemde ürün teslimi ya da teslim ettiği ürünlerden yapılan prim kesintisi bulunmadığı göz ardı edilerek sonuca gidilmesi usul ve yasaya aykırı bulundu. Sonuç olarak, hüküm bozuldu.
Kanun maddeleri:
- 2926 sayılı Kanun’un 2/1 ve 3/b maddeleri: Tarım Bağ-Kur sigortalılığının temel koşulu olan tarımsal faaliyetin bulunması gerektiğini belirtir.
- 6552 Sayılı Kanun: Prim tevkifatına dayalı tespit davalarına ilişkin düzenlemeler içerir.
21. Hukuk Dairesi         2016/11945 E.  ,  2017/97 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

    Davacı, 02/12/1993-31/08/2003 tarihleri arasında tarım bağ-kur sigortalısı olduğunun tespitiyle 6552 sayılı yasa gereği yapılandırılma hükümlerinden yararlandırılmasının devamına karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

    K A R A R

    Davacı, 02.12.1993 – 31.08.2003 tarihleri arasında 2926 sayılı Kanun’a göre Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun ve 6552 sayılı Yasa"dan yararlandırılmasının tedbiren devamına karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece; 02.12.1993 – 31.08.2003 tarihleri arasında davacının Tarım-Bağkur sigortalısı olduğunun tespitine, 6552 Sayılı Yasa kapsamında yapılandırmadan yararlandırılmasınının tedbiren devamına karar verilmiştir.
    Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının davalı Kurum tarafından 01.09.2003 tarihinden itibaren 2926 sayılı Yasa kapsamında sigortalı olarak tescil edildiği, davacının teslim ettiği ürünlerden 2003/Ağustos – 2004/aralık ayları arasında prim kesintisi yapıldığı, 19.10.2010 tarihinden beri devam eden kooperatif kaydı ve 21.08.2001 tarihinden beri devam eden ziraat odası kaydı bulunduğu, ilk prim ödemesinin 20.08.2003 tarihinde yapıldığı, daha sonra 2004 yılında ve 2012-2013-2014 yıllarında prim ödemeleri bulunduğu, 30.11.2014 tarihi itibari ile 551,58 TL prim borcu bulunduğu anlaşılmaktadır.
    Yargıtay"ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş kararları; Kurum"un prim alacaklarını, Bakanlar Kurulu kararı ile ürün bedellerinden tevkifat suretiyle tahsil etmesine rağmen, sigorta tescilini re’sen yapmaması durumunda, Kurum"ca yasanın kendisine yüklediği re’sen tescil yükümlülüğüne aykırı davranılması nedeni ile prim tevkifatı yapılan kişinin, prim tevkifatının yapıldığı tarihi izleyen aybaşından itibaren sigortalı olarak kabul edilmesi gerektiği yönündedir.
    İlk prim kesintisini izleyen yıllarda prim kesintisi veya ürün tesliminin gerçekleştiğinin belirlendiği durumlarda, bu yıllar için de tespit kararı verilmesi gerekmektedir.
    Tarım Bağ-Kur sigortalılığının temel koşulu 2926 sayılı Yasa"nın 2/1 ve 3/b maddelerinde belirtildiği gibi tarımsal faaliyette bulunmaktır. Prim tevkifatına dayalı tespit davasında salt ziraat odası ve kooperatif kaydı gibi belgelerin bulunması davanın kabulü için yeterli değildir. Tarımsal faaliyetin sürdüğünün ispatı için; faaliyete ilişkin olarak hangi tarımsal ürünlerin üretildiği, nereye satıldığı veya teslim edildiği gibi hususlar da somutlaştırılarak belirlenmelidir. Prim tevkifatı ve ürün tesliminin iki yıla kadar olan süre dışında süreklilik arzettiği hallerde de tarımsal faaliyetin sürekli olduğu kabul edilebilir.
    Somut olayda; davacının talep ettiği dönemde ürün teslimi ya da teslim ettiği ürünlerden yapılan prim kesintisi bulunmadığı göz ardı edilerek sonuca gidilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 16.01.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi