MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ
DAVA TÜRÜ : İPTALİ VE TESCİL-BEDEL

Taraflar arasında görülen davada;
Davacılar, mirasbırakan anneleri ..."nın 2, 4, 358, 359, 425, 702, 703 ve 820 parsel sayılı taşınmazlarını satış göstermek suretiyle uzaktan akrabası olan davalı ..."a devrettiğini, temliklerin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu, murisin mal satmaya ihtiyacı olmadığı gibi davalının da alım gücünün bulunmadığını, temliklerden menfaat sağlayanların dava dışı kardeşleri ..., ... ve ...olduğunu, taşınmazların bu kardeşlerinin fili kullanımında bulunduğunu ileri sürerek, tapu kayıtlarının iptali ile miras payları oranında adlarına tesciline karar verilmesini istemişler, aşamada verdikleri ıslah dilekçesi ile; dava konusu 425 parsel sayılı taşınmaz dava dışı üçüncü kişiye temlik edildiğinden, bu taşınmaz bakımından, bedelin miras payları oranında davalıdan tahsiline karar verilmesini istemişlerdir.
Davalı, taşınmazları bedelleri karşılığında satın aldığını, çocuklarının mirasbırakana bakmadıklarını ve ihtiyaçları nedeniyle de mirasbırakanın taşınmazlarını sattığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, temliklerin mirastan mal kaçırma amaçlı olduğu gerekçesiyle 425 parsel sayılı taşınmaz yönünden bedel, diğer taşınmazlar yönünden tapu iptali ve tescil isteklerinin kabulüne karar verilmiş, kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi tarafından istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, Tetkik Hakimi ...’un raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.

-KARAR-

Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil ile bedel isteklerine ilişkin olup dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yazılı şekilde karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davalının bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddine.
Ancak, tapu müdürlüğünün yazısına göre; dava konusu 358, 359, 702, 703 ve 820 parsel sayılı taşınmazların parsel numaralarının değiştiği ve 358 parsel sayılı taşınmazın yeni 151 ada 9 parsel, 359 parsel sayılı taşınmazın yeni 151 ada 8 parsel, 702 parsel sayılı taşınmazın yeni 168 ada 3 parsel, 703 parsel sayılı taşınmazın yeni 168 ada 2 parsel, 820 parsel sayılı taşınmazın yeni 149 ada 8 parsel olduğu anlaşılmakta olup mahkemece doğru sicil oluşturma ilkesi gereğince yeni parsel numaraları üzerinden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmiş olması isabetli değildir.
Ne var ki; anılan bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden;
İlk derece mahkemesine ait hükmün 2. bendinde yer alan "" 358 parsel, 359 parsel, 820 parsel, 702 parsel, 703 parsel "" numaralarının hüküm yerinden çıkarılmasına, yerine "" 151 ada 9 parsel, 151 ada 8 parsel, 168 ada 3 parsel, 168 ada 2 parsel, 149 ada 8 parsel "" parsel numaralarının yazılmasına, 6100 sayılı HMK"nin geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 438/7. maddesi uyarınca hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 16.12.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.