22. Hukuk Dairesi 2014/10389 E. , 2014/18737 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı-karşı davalı, ücret alacağı, fazla çalışma, yıllık izin ücreti, bayram tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine, davalı-karşı davacı ise ihbar tazminatının tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, asıl davanın ve karşı davanın kabulüne karar vermiştir.
Hüküm süresi içinde taraflar avukatları tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı-karşı davalı işçi, iş sözleşmesinin işverence haksız fesih edildiğini, iş yerinde fazla çalışma yapmasına, hafta tatilleri ile ulusal bayram genel tatil günlerine çalışmaya devam etmesine rağmen hak kazandığı ücret alacaklarının ödenmediğini ve yıllık izinlerinin kullandırılmadığını ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatları ile bir kısım işçilik alacaklarının tahsilini istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı -karşı davacı vekili, işçinin istifa ederek işten ayrıldığını, hak kazandığı tüm işçilik ücretlerinin ödendiğini savunarak, müvekkili aleyhine açılan davanın reddini talep etmiş ve iş sözleşmesi işçi tarafından haksız feshedildiğinden davalı şirketin hak kazandığı ihbar tazminatının hüküm altına alınmasını istemiştir .
Bozma ilamı:
Mahkemece, yapılan ilk yargılama sonucunda 17/01/2008 tarih 2008/30 esas-2012/529 karar sayılı ilam ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı - karşı davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine yapılan inceleme sonucunda, Dairemizin 11.06.2013 tarih 2012/24466 esas - 2013/14008 karar sayılı ilamı ile ilgili karar; “02.11.2006 tarihli istifa dilekçesi, işçi tarafından el yazısı ile düzenlemiştir ve işçinin kişisel nedenlerle işten ayrılmak istediği beyanını içermektedir. Davacı - karşı davalı, istifaya ilişkin irade beyanının sakat olduğunu, başka bir deyimle hata veya hile neticesi bu beyanın yapıldığını iddia ve ispat etmemiştir. Her ne kadar işveren 08.11.2006 tarihli ihtarnamesinde , işçinin istifasının uygun bulunduğunu beyan etmiş ise de , istifa dilekçesinde fesih gerekçesi olarak kişisel nedenlere dayanılması dikkate alındığında, işveren tarafından istifanın kabul edilmesi iş sözleşmesinin karşılıklı olarak anlaşma yolu ile sonlandırıldığı anlamanı taşımaz. Taraflar arasındaki iş sözleşmesinin işçi tarafından haklı nedene dayanılmaksızın feshedildiği istifa dilekçesi içeriği ile sabittir. Saptanan bu durum karşısında davacı-karşı davalı işçinin kıdem tazminatı istemi yönünden davanın reddi gerekirken kabulüne, işveren tarafından ihbar tazminatı talebine ilişkin açılan karşı davanın ise kabulü gerekirken reddine karar verilmesi isabetsizdir.” gerekçesi ile bozulmuştur
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece usul ve yasaya uygun bulunan bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş ve yapılan yargılama sonucunda, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı taraflar temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacı-karşı davalı işçinin tüm, davalı-karşı davacı işverenin ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir
2-Taraflar arasındaki bu dava kısmi dava niteliğinde olup, bu dava neticesinde verilen hüküm davalı- karşı davacı işverenin hak kazandığı ihbar tazminatı yönünden tespit hükmü niteliği taşımaktadır. Her kısmi eda davası aynı zamanda hakkın tamamının belirlenmesine yönelik tespit içermek zorundadır .
Mahkemece davalı- karşı davacı işverenin ihbar tazminatı istemi yönünden, dava dilekçesinde talep edilen 500.00 TL nin kabulüne karar verilmiş ise de, işverenin hak kazandığı ihbar tazminatının tamamının ne kadar olduğu belirlenmemiştir .Bu hususun dikkate alınmaması isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 24.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.