Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/4652
Karar No: 2019/393
Karar Tarihi: 22.01.2019

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/4652 Esas 2019/393 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davalı ile davacılar arasındaki kira bedelinin tespiti davasında, mahkemece 01.02.2015 tarihinden itibaren kira bedelinin brüt net 9.000 TL olarak kabul edilmesi kararlaştırılmıştır. Temyiz sonrası Yargıtay 3. Hukuk Dairesi tarafından verilen kararda, uyuşmazlığa konu olan kiralanan taşınmazın genel hükümlere tabi bir taşınmaz kirası olduğu belirtilerek, konut ve çatılı işyeri kiralarına uygulanan Borçlar Kanunu'nun 339, 344. maddesi ve devamı maddelerinin bu kira sözleşmesine uygulanamayacağı ifade edilmiştir. Bu nedenle davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi hatalı bulunmuş ve karar bozulmuştur. Kanun maddelerine göre, konut ve çatılı işyeri kirası niteliğinde olan taşınmazlarda, kiralananın niteliği itibariyle çatılı (musakkaf) bulunması durumunda kira müddetinin sonunda da kira sözleşmesinin devam etmesi asıl olan iken, kira parasına ilişkin olarak tarafların ihtilafa düşmeleri halinde boşluğun, hakim tarafından doldurulabileceği belirtilmiştir. Ayrıca, belirli süreli kira sözleşmelerinin süre bitiminde belirsiz süreli hale dönüşebileceği, bu durumda kira bedeliyle ilgili uyuşmazlıkların kira sözleşmesinin devam ettiği kabul edilemeyeceği vurgulanmıştır.
3. Hukuk Dairesi         2017/4652 E.  ,  2019/393 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki kira bedelinin tespiti davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacılar; davalı ile aralarında 01.02.2007 başlangıç tarihli beş yıl süreli aylık 3.000TL bedelli kira sözleşmesi bulunduğunu, ülkenin ekonomik koşulları ve kiralananın özellikleri nazara alındığında son ödenen kira bedelinin yetersiz kaldığını belirterek 01.02.2015 tarihinden itibaren kira bedelinin brüt 25.000TL olarak tespitine karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, 01.02.2015 tarihinde başlayan döneme ait aylık kira bedelinin brüt net 9.000TL olarak tespitine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nun 13.05.1994 gün ve 1994/3-174-336 sayılı kararında da kabul edildiği gibi, dava konusu taşınmazın niteliği, olayda Borçlar Kanunu"nun mu yoksa 6570 sayılı Yasa"nın mı (TBK.nun 339.maddesinin) uygulanacağı yönünden önem taşımaktadır.
    Öncelikle belirtmek gerekir ki, kira parası, Borçlar Kanunu"nun 299. maddesinde yer alan, kira akdinin esaslı unsurlarındandır. Yine, kiralanan taşınmazın, niteliği itibarı ile çatılı (musakkaf) bulunması durumunda asıl olan, kira müddetinin sonunda da kira akdinin devam etmesidir. Ancak, kira parasına ilişkin olarak, tarafların ihtilafa düşmeleri halinde sözleşmede doğan bu boşluk, 18/11/1964 tarih 2/4 sayılı Yargıtay İnançları Birleştirme Kararı uyarınca hakim tarafından doldurulur. Türk Borçlar Kanunu Genel Hükümlere tabi olan yerlerde ise
    akit kural olarak sözleşmede öngörülen süre hitamında sona erer ve mecurun kira parası hakkında taraflar arasında anlaşmazlık bulunması durumunda kira akdinin asli unsurlarından olan kira bedeli konusundaki uyuşmazlık nedeniyle artık devam eden bir kira sözleşmesinin varlığından söz etme olanağı yoktur. Zira konut ve çatılı iş yeri kirasının konusunu oluşturmayan taşınmaz ve taşınırlara ilişkin kira sözleşmesi belirli süreli bir kira sözleşmesi ise kiraya veren kararlaştırılan süre sona erdiğinde kira sözleşmesinin TBK madde 327/2 uyarınca belirsiz süreli kira sözleşmesine dönüşmesini önleyebilecek durumda olduğundan dönüşen yeni sözleşme bakımından taraflar arasında bir tadil sözleşmesiyle yeni bir kira bedeli belirlenmediği hallerde önceki belirli süreli kira sözleşmesindeki kira bedeli aynen geçerli olacaktır. Dönüşen belirsiz süreli kira sözleşmesindeki kira bedelinden memnun olmayan kiraya veren ve kiracı sözleşmeyi TBK madde 328-330 yarınca fesih bildirimi ile her zaman sona erdirebileceklerdir. Baştan belirsiz süreli olarak akdedilen konut ve çatılı iş yeri kirası niteliğinde olmayan kiralar bakımından da mevcut fesih bildiriminde bulunma fesih (olağan fesih) imkanının (TBK 328-330) varlığı sebebiyle kira sözleşmesinin devamı süresinde kira tespit davasının açılması mümkün değildir.
    Somut olayda; taraflar arasında imzalanan 01.02.2007 başlangıç tarihli ve 5 yıl süreli kira sözleşmesi konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Mahkemece yapılan keşif sonrası alınan bilirkişi raporu ile; kiralananın kapalı alanının 80 m2, açık alanının ise yaklaşık 631m2 yüzölçümünde olduğu belirlenmiştir. Bu belirlemeye göre kiralanan taşınmazın TBK.nun genel hükümlerine tabi bulunduğu anlaşılmaktadır. Uyuşmazlığa konu olan kiralanan Borçlar Kanunu"nun genel hükümlerine tabi bir taşınmaz kirası olup konut ve çatılı işyeri kiralarına uygulanan TBK.nun 339. 344. maddesi ve devamı maddeleri hükümlerinden faydalanamaz. Buna göre mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi doğru değildir.
    Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın 6100 sayılı ...ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca davalı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 22.01.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi