Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/6611
Karar No: 2018/3057
Karar Tarihi: 17.04.2018

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2016/6611 Esas 2018/3057 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Dava, sahte vekaletnameye dayanan satış sözleşmesinin iptali istemiyle açılmıştır. Mahkeme, davacının üzerine kayıtlı aracın satışı konusunda verdiği vekaletnamenin azil nedeniyle geçerli olmadığı ve bu nedenle yapılan satış sözleşmesinin de davacının gerçek iradesine aykırı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar vermiştir. Ancak Yargıtay, davacının elinden çıkmasına rızası olmadan geçen aracın satışı konusunda iyi niyetli olan davalının mülkiyet edinimi korunur hükmüne yer veren Türk Medeni Kanunu'nun 988. maddesi uyarınca davanın reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle kararı bozmuştur. Yazının sonunda detaylı açıklamalarla birlikte, kararda geçen kanun maddeleri (Türk Medeni Kanunu'nun 988 ve 989. maddeleri) eklenmesi istenmektedir.
4. Hukuk Dairesi         2016/6611 E.  ,  2018/3057 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 24/12/2013 gününde verilen dilekçe ile sahte vekaletnameye dayanan ... satış sözleşmesinin iptali istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 26/01/2016 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    Dava, geçersiz vekaletnameye dayanan ... satış sözleşmesinin iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı vekili; müvekkilinin, adına kayıtlı olan ... plaka sayılı aracın satışı konusunda dava dışı ... isimli kişiye vekaletname verdiğini, akabinde anılan kişinin sahte kimlik kullandığını öğrenerek vekaletten azlettiğini, ancak azilnameye karşın bu kişinin davalı ile ... noter satış sözleşmesi yaptığını tespit ettiklerini, satış sözleşmesine esas olan vekaletnamenin azil nedeniyle geçersiz olduğunu beyan ederek, dava dışı ... ile davalı arasında yapılan ... satış sözleşmesinin iptali isteminde bulunmuştur.
    Davalı vekili; dava konusu aracı, trafik kaydında malik olarak görünen kişinin vermiş olduğu satışa ilişkin vekaletname ile aldığını, müvekkilinin iyi niyetli olması nedeniyle davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkemece; davacının üzerine kayıtlı bulunan aracın satışı konusunda dava dışı ... isimli kişiye vermiş olduğu vekaletnamenin azil nedeniyle geçerli olmadığı ve bu vekaletnameye dayanılarak davalı ile yapılmış olan satış sözleşmesinin de davacının gerçek iradesine aykırı olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Türk Medeni Kanunu"nun 988. maddesi; bir taşınırın emin sıfatıyla zilyedinden o şey üzerinde iyiniyetle mülkiyet veya sınırlı ayni hak edinen kimsenin edinimi, zilyedin bu tür tasarruflarda bulunma yetkisi olmasa bile korunur hükmünü öngörmektedir. Bir malın zilyedi onu başkasına emanet etmiş olmayıp çaldırma, gasp, unutma gibi bir nedenle elinden çıkarmış bulunuyorsa, üçüncü şahıs böyle bir malı iyi niyetle iktisap etmiş olsa dahi onun iktisabı geçerli değildir. Gerçekten Medeni Kanun"un 989. maddesi bu konuda açık düzenleme içermektedir. Taşınırı çalınan, kaybolan ya da iradesi dışında başka herhangi bir şekilde elinden çıkan zilyed, o şeyi elinde bulunduran herkese karşı beş yıl içinde taşınır davası açabilir.
    Görülüyor ki, kanun iyi niyetin korunması hususunda emanet bırakılan mallarla sahibinin elinden rızası olmaksızın çıkan mallar arasında bir ayrım yapmıştır. Bu ayrım şu
    düşünceye dayanmaktadır; malı başkasına emaneten bırakan kimse az çok risk altına girmiş ve emaneten verdiği şeyin alan tarafından başkasına geçirilmesi tehlikesini göze almış sayılabilir. Oysa bir malı rızası olmadan elinden çıkaran kimsenin böyle bir riske önceden katlandığı söylenemez. Böyle olunca bir malı iyi niyetle iktisap eden üçüncü kişinin menfaati, malı emaneten veren kimsenin menfaatine tercih edilmekte; rızası olmadan malını elinden çıkaran kimsenin menfaatine ise feda edilmemektedir.
    Dosya kapsamından; davacının, üzerine kayıtlı ... plaka sayılı aracın satışı konusunda dava dışı ... isimli şahsa 08/07/2005 tarihinde noter aracılığı ile vekalet verdiği, akabinde adı geçen kişinin sahte kimlik kullandığının tespit edilmesi üzerine 11/07/2005 günü saat 08.30 da vekaletten azlettiği, dava dışı bu kişi tarafından da aynı gün saat 10.00 da davalı ile noter satış sözleşmesi yapıldığı anlaşılmıştır. Davaya konu aracın zilyetliği, dava dışı ... isimli şahsa verilen ve satış yetkisi içeren vekaletnameye istinaden devredilmiş, bu anlamda ... davacının elinden rızası ile çıkmıştır. Her ne kadar davacı tarafından vekaletin azil nedeniyle geçersiz olduğu iddia edilmişse de; bu hususun davalının bilgisi dahilinde olduğu ispat edilememiş ve olayla ilgili dosyaya sunulan deliller birlikte değerlendirildiğinde davalının, davacıyı zarara uğratmak istediği yönünde bir delil bulunmadığından iyi niyetli kabul edilmesi gerektiği anlaşılmıştır. Kaldı ki mahkemece anılan davalının iyiniyetli olmadığı yönünde bir tespit yapılmamıştır.
    Şu durumda; TMK ‘nın 988. maddesi gereğince iyiniyetli olan davalının, dava konusu aracın mülkiyetini kazandığı anlaşılmakla, davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. Kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 17/04/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi