Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/4403
Karar No: 2017/226
Karar Tarihi: 19.01.2017

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2016/4403 Esas 2017/226 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı, eski eşiyle birlikte yaşaması ve muvazaalı boşanmış olması nedeniyle kesilen yetim aylığının tekrar bağlanması, ödenmeyen aylıkların faiziyle tahsili ve Kuruma borçlu olmadığının tespiti için dava açmıştır. Mahkeme, davanın kabulüne karar vererek borç tahakkuk işleminin iptaline hükmetmiştir. Ancak davalı Kurum vekili tarafından yapılan temyiz başvurusu sonrasında, mahkemenin yargılama sürecinde hukuka aykırı hareket ettiği gerekçesiyle karar bozulmuştur. Davanın yasal dayanağı, Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun 56. maddesidir. Kanunun ilgili maddesi, çocuklar için bağlanan aylıkların, velilerin boşanması durumunda eşlerden sadece birine verileceğini ve hak sahibi çocuğun velayeti kime bırakılmışsa, o tarafın alacağını düzenlemektedir.
21. Hukuk Dairesi         2016/4403 E.  ,  2017/226 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi

    Davacı, kesilen yetim aylığının tekrar bağlanmasına, ödenmeyen aylıkların faiziyle tahsiline, borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

    K A R A R

    Dava, davacının boşandığı eski eşiyle birlikte yaşamaya devam etmesi ve muvazaalı boşanmış olması sebebiyle almakta olduğu yetim aylığının durdurulması ve yersiz ödeme gerekçesiyle adına borç çıkarılmasına dair kurum işleminin iptali ile ödenmeyen aylıklarının faiziyle birlikte ödenmesi ve Kuruma borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hakkında verilen boşanma kararı kesinleşen davacıya ölü olan sigortalı babası üzerinden hak sahibi kız çocuğu sıfatıyla bağlanan ölüm aylığının boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığının belirlendiği gerekçesiyle davalı Kurumca gerçekleştirilen işlemle başlangıç tarihi itibariyle kesilerek yersiz ödendiği ileri sürülen aylıklar yönünden borç tahakkuk işleminin tesis edildiği anlaşılmakta olup, mahkemece yapılan yargılama sonunda istem aynen hüküm altına alınmıştır.
    Davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası kanunun 56. maddesidir.
    Somut olayda, davacı ve eşi ... 24/08/2009 tarihinde boşanmışlardır. Davacıya babası nedeniyle yetim aylığı bağlanmıştır. 06/09/2012 tarihli Denetmen raporunda yer alan, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşayarak Kurumdan haksız menfaat temin ettiği yönündeki tespit üzerine yetim aylığı başlangıç tarihi itibariyle kesilerek, Kurumca, yapılan ödemeler borç kaydedilmiştir.
    06/09/2012 tarihli Kontrol Raporunda; davacının boşandığı eşinin kayıtlı adresi olan ... Mahallesinin muhtarı ... ile davacının kayıtlı adresi olan ... Mahallesinin muhtarı ... ve ... Mahallesi sakinlerinden... ile Saray Mahallesinden ..."ün bilgilerine başvurulduğu, ... Mahallesi muhtarı ile bu mahallede oturduğu anlaşılan ..."ın davacı ile boşandığı eşinin beraber yaşadıklarını söyledikleri, ... Mahallesi muhtarı ile ... ... davacıyı tanımadıklarını beyan ettikleri anlaşılmaktadır.
    Yapılacak iş, 06/09/2012 tarihli Kontrol Raporunda ifadesi bulunan adı geçen kişilerin tanık olarak beyanlarını almak, davacı ve boşandığı eşinin adres kayıt sistemlerinde kayıtlı adreslerine ilişkin olarak muhtar ve azalar ile komşularını tespit edip yine tanık sıfatıyla ifadelerine başvurmak, davacı ile boşandığı eşinin beraber yaşamaya devam edip etmediklerini belirlemek ve sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
    Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 19/01/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.












    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi