Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/2488
Karar No: 2021/4157
Karar Tarihi: 14.04.2021

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2021/2488 Esas 2021/4157 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2021/2488 E.  ,  2021/4157 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraflarca temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı; davaya konu işyerini 01.04.2009 başlangıç tarihli kira sözleşmesi ile 5+5 yıllığına davalıdan kiraladığını, uzun süreli kira sözleşmesi yaptığı için su tesisatı ile havalandırma dahil pek çok tadilat yaptığını, işyerinin kısa zamanda marka haline geldiğini, üniversite öğrencilerinin uğrak yeri olduğunu, ancak davalının taşınmazı 23/10/2009 tarihinde dava dışı ...’ya sattığını, yeni malikin de ihtiyaç nedeni ile kendisini taşınmazdan tahliye ettirdiğini, davalının, kendi yaptığı tadilat ve düzenlemeler soncu eski durumuna göre çok daha iyi duruma gelen işyerini satarak kazanç elde ettiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kaydıyla şimdilik 30.000TL zarar ve mahrum kaldığı hak tutarlarının ticari faiziyle davalıdan tahsilini istemiştir.
    Davalı; davacının yaptığı tüm imalatların devirle birlikte yeni malike geçtiğini, eğer 3. şahıs imalatları kabul etmiş ve kullanıyorsa, bu bedelin iadesi gerekiyorsa ancak bu kişiden istenebileceğini, davanın zamanaşımına uğradığını, kira kontratında kiralananın kullanıma hazır dükkan olduğunun taraflarca kabul edildiğini, dolayısıyla taşınmaza yapılması gereken zorunlu ve faydalı bir masraf olmadığını, kira akdinin 10. maddesinde; kiracının yapacağı her türlü masrafın kira akdinin hitamında kiralayana kalacağının kabul edildiğini, kişinin kendi mesleği için yapmış olduğu masrafları isteyemeyeceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini dilemiştir.
    Mahkemece; davanın reddine dair verilen karar, davacının temyizi üzerine, Dairemizin 09/10/2019 tarihli ve 2018/5798 E. 2019/7661 K. sayılı ilamı ile; "... davacı kiracı tarafından kiralanana yapılan faydalı ve zorunlu masrafların talep edilmesinde bir usulsüzlük bulunmadığından, kira sözleşmesinin süresi sona ermeden sözleşmenin feshedilmesi nedeniyle kiracı, tahliye tarihinden sözleşme sonuna kadar olan süre oranında faydalı ve zaruri masrafların imalat tarihi itibarı ile saptanan bedellerini yıpranma payı da düşülerek talep edebilir.
    O halde, mahkemece; konusunda uzman bilirkişi heyeti ile davacı kiracı tarafından yapılan faydalı ve zorunlu masraflar tespit edildikten sonra tahliye tarihinden kalan kira süresi ile orantılı olarak bu masrafların tahsiline hükmedilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir." gerekçesiyle bozulmuştur.
    Mahkemece bozma ilamına uyulmuş, yeniden yapılan yargılama sırasında alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davacı tarafından iş yerine alınan malzemelerden faydalı ve zorunlu olup taşınmaza değer katan ve taşınmaza değer katmayan malzemelerin bedeli toplamı olan 10.931,38TL üzerinden davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.
    1-) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere, özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacının tüm, davalının aşağıdaki bendin dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-) Kural olarak bozma kararına uyulmakla bozma kararında belirtilen biçimde işlem yapılması yolunda lehine bozma yapılan taraf yararına kazanılmış hak, aynı doğrultuda işlem yapılması yolunda yerel mahkeme için zorunluluk doğar.
    Belirtilmelidir ki; bir mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda, kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğü doğar. “Usuli kazanılmış hak” olarak tanımlanan bu olgu mahkemeye, hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararında belirtilen çerçevede işlem yapma ve hüküm kurma zorunluluğu getirmektedir (09/05/1960 gün ve 21/9 sayılı Y.İ.B.K.).
    Bu ilke kamu düzeni ile ilgili olup, Yargıtay"ca kendiliğinden dikkate alınması gerekir. Hâkimin değişmesi dahi açıklanan bu hukuki ilkeye etki yapamaz.
    Somut olayda mahkemece; bozma kararına uyulduğu halde gerekleri yerine getirilmemiş, bozmaya uygun karar verilmemiştir. Şöyle ki; mahkemece uyma kararı verilen Dairemizin 2018/5798 E. 2019/7661 K sayılı ilamı ile; davacı kiracının TBK m. 530 gereği kiralanana yaptığı faydalı ve zorunlu giderlerden alınıp götürülmesi mümkün olmayan ve davalı kiraya veren tarafından benimsenenlerin yapıldıkları tarihler itibariyle bedellerini vekaletsiz iş görme hükümlerine göre isteyebileceği hususu açıkça belirtilmiştir.
    Ne var ki mahkemece; bozma ilamına uyulma kararı verilmiş ise de, davacının alıp götürmesi mümkün olan malzeme bedellerinin ve kiralanana herhangi bir katkı sağlamayan diğer giderlerin davalı kiraya verenden tahsiline karar verilmiştir.
    O halde mahkemece; bozma ilamı sonrası dosyaya temin edilen bilirkişi raporunda bahsi geçen taşınmaza değer katan malzeme bedellerinden davalı tarafından benimsenmeyerek alınıp götürülebileceği anlaşılan ferforje, aspiratör, faraş vb. temizlik araçlarının bedeli düşüldükten sonra kalan 1.972,72TL üzerinden davanın kısmen kabulüne karar verilmesi gerekirken, alınıp götürülme imkanı olan malzeme bedelleri ile taşınmaza herhangi bir değer katmayan malzeme bedellerinin davalıdan tahsiline yönelik hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacının tüm, davalının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK"nun 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 14/04/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.Başkan





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi