Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/10520 Esas 2022/10026 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :... Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK


Y A R G I T A Y K A R A R I

7036 sayılı ... Mahkemeleri Kanunu'nun (7036 sayılı Kanun) 7 inci maddesinin üçüncü bendindeki “12.01.2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun kanun yollarına ilişkin hükümleri, ... mahkemelerince verilen kararlar hakkında da uygulanır.” hükmü ile aynı maddenin 4 üncü bendindeki “Kanun yoluna başvuru süresi, ilamın taraflara tebliğinden itibaren işlemeye başlar” hükmü gereği, ... mahkemesince verilen kararlar tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde temyiz olunabilir.
Dosya içeriğine göre; Mahkeme kararının davalı vekili Av. ... Demir’e e-tebligat yoluyla mevzuat gereği belirlenen sürenin sonunda okundu sayılarak 29.03.2022 tarihinde tebliğ edildiği; davalı vekili Av. ... Demir’in 04.04.2022 tarihli "İstifa beyanı, gerekçeli kararın iadesi ve gerekçeli kararın asile tebliğ edilmesi talebi" konulu dilekçe sunduğu anlaşılmaktadır.
Av. ... Demir'e ait vekaletnamede ismi geçen Avukat ... tarafından 25.05.2022 tarihinde UYAP sisteminden sunulan temyiz dilekçesinde ise vekâletnamede adı geçen vekil Av.... ’e gerekçeli kararın tebliğ edildiği, ancak bu vekilin dosyadan istifa ettiğini ve gerekçeli kararı iade ettiğini ve bunun üzerine tüm vekillerin UYAP kaydının Mahkeme Kalemince silindiği ve dosyada yeterince avansın olmaması sebebi ile davalı asile herhangi bir tebliğatın yapılmadığını, sistemde yaptığı araştırma sonucu 25.05.2022 tarihinde kararı ıttıla ettiğini belirterek temyizin talebinin süresinde olduğunu ileri sürmüştür.
Yapılan incelemeye göre aynı vekâletnamede her iki avukatın adının yer aldığı ve aynı adreste görev yaptıkları vekâletname içeriğinden anlaşılmaktadır. Ayrıca .... Noterliği’nin 23.03.2016 tarihli 01060 sayılı vekâletnamesinde dokuz avukatın adının geçtiği, bu davalı vekillerinden herhangi birinin çalıştıkları resmi tebligata esas adreslerinin değiştiğine dair bilgi/belge sunmadıkları ve aynı adreste çalışmaya devam ettikleri tespit edilmiştir.
1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 41 inci maddesi gereğince belli bir işi takipten veya savunmadan isteği ile çekilen avukatın o işe ait vekâlet görevi, durumu müvekkiline tebliğinden itibaren onbeş gün süre ile devam eder. İşi bıraktığını temyiz süresi geçtikten sonra bildiren avukat kararın tebliğini beklemeksizin işi bıraktığı aşamada müvekkiline ve mahkemeye durumu bildirmemiş olmakla süreye tabi işlerde işi yapma ya da bildirim yükümlülüğünden kurtulamaz. Davalının birden fazla vekili bulunduğuna göre vekillerinden birisinin engeli bulunsa dahi diğer vekillerince de gecikmesinde zarar umulan işlemin yapılması olanaklıdır.
Dolayısıyla davalı tarafın temyiz yoluna başvurma süresi, gerekçeli kararın tebliğ tarihi olan 29.03.2022 tarihinde başlamış olup temyiz yoluna başvurmak için kararda belirtilen iki haftalık yasal süre 13.04.2022 tarihinde sona ermiştir. Davalı vekilinin yasal sürenin dolmasından sonra 25.05.2022 tarihinde gerekçeli temyiz dilekçesini sunduğu tespit edilmiştir. Süresinde verilmeyen temyiz dilekçesine değer verilemeyeceğinden davalının temyiz başvurusunun 7036 sayılı Kanun'un 7 nci maddesinin üçüncü fıkrası ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3 üncü maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 432 nci maddesi gereğince süre aşımı nedeniyle REDDİNE, peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine, 21.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.