22. Hukuk Dairesi 2019/7180 E. , 2019/18795 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : MENFİ TESPİT
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, davalı tarafça ...3. İcra Müdürlüğünün 2014/2035 takip sayılı dosyasıyla 50.000,00 TL’lik kambiyo senetlerine özgü alacak takibi yapıldığını, ancak böyle bir borcunun bulunmadığını belirterek borcu olmadığının tespitini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda yazılı gerekçeyle davanın husumet yönünden reddine karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
Taraflar arasında davacı işçinin davalı şirkete kambiyo senedine dayalı borcu olup olmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Somut olayda; davacı tarafın istemi davalı şirkete borçlu olmadığının tespitine yöneliktir. Dava dilekçesinde, davalı işyerinde Şubat 2009’da plasiyer olarak çalışmaya başladığını, 12.04.2014 tarihinde işten çıkarıldığını, davalının kendisi hakkında 24.04.2014 tarihinde ...3. İcra Müdürlüğünün 2014/2035 takip sayılı dosyasıyla 50.00 TL lik kambiyo senetlerine özgü alacak takibi yaptığını, ancak böyle bir borcu bulunmadığını, çalışmaya başlarken davalı şirket yetkilisi ve sahibi...’nun “Sana araba ve içinde mal teslim ediyorum, bu nedenle bunlarda meydana gelecek zarara karşılık herkesten teminat senedi alıyoruz.” diyerek kendisinden sadece iki imza attığı boş bir senet aldığını, çalıştığı süre boyunca davalı tarafla hiçbir sorunu olmamasına rağmen 2014 yılının başlarında fazla çalışma yaptırılmasına rağmen fazla ücret ödenmesi gerektiğini öğrenince, haklarının yerine getirilmesini istediğini, bunun üzerine davalının olur olmaz yerde hakaret ederek istifa etmeye adeta zorladığını, bütün bu olaylar neticesinde davalının 26.03.2014 tarihinde hiçbir hak talep etmeyeceği ve kendi isteği ile işten ayrıldığına dair zorla dilekçe alındığını, işyerinden ayrılmadan önce işe başlarken imzaladığı boş senedi istemesi üzerine ise davalı şirket yetkilisi...’nun “Duruma bakacağım eğer rakip firmalarda çalışmazsan bir ara vereceğim ancak çalışırsan kafama göre doldurup herşeyini alırım.” diyerek tehdit ettiğini, ısrarla senedi almak istediğini fakat hakaret ve tehditler karşısında olayın daha fazla büyümemesi için evine gittiğini, davalının 15.04.2014 ve 16.04.2014 tarihlerinde cep telefonundan arayarak ""Başka işe girmeye çalışıyormuşsun, ben de senedin olduğunu unutma "" diyerek tehdit ettiğini ve neticede başka bir işyerinde işe başladığını, 24.04.2014 tarihinde söz konusu senedin üzerini doldurarak icraya koyduğunu, bu durumla ilgili davalı hakkında Savcılığa suç duyurusunda bulunduğunu, bu şikayetin ardından davalı tarafından boş senedin üstü doldurularak, alacaklısı olarak da Süleyman KOYUNCUOĞLU gösterilerek senedin icra takibine konulduğunu, bu konuyla ilgili ...Cumhuriyet Başsavcılığı 2014/9544 No"lu Soruşturma dosyası üzerinden soruşturma başlatıldığını iddia etmektedir. Davalı şirket ise, dava konusu 50.000,00 TL’lik kambiyo senedinin alacaklısının şirket olmamasına, şirketin söz konusu senette imzası bulunmamasına rağmen iş bu davanın şirket aleyhine açıldığını, şirketin dava konusu senet alacaklısı olmadığı için husumet yöneltilemeyeceğini, husumet yokluğu nedeniyle reddi gerektiğini, işyerinde davacıyı istifaya zorlayıcı bir durumda olmadığını, davacının iddialarının gerçeği yansıtmadığını savunmuştur. Mahkemece, söz konusu senette alacaklı Süleyman Koyuncuoğlu’nun davalı şirketin ortağı iken, şirketteki 500 TL hissesini 10/05/2002 tarihinde Kadir Koyuncuoğlu"na devrettiği ve bu devir işleminin 12/06/2002 tarihinde tescil edildiğinin anlaşıldığını, takibe konu senet alacaklısı Süleyman Koyuncuoğlu ile davalı şirket arasında herhangi bir bağın olmadığı, davalı şirketin senet alacaklısı olmadığından husumet yönetilemeyeceği gerekçesiyle husumet yokluğundan davanın reddine karar verilmiştir.
Dosya içeriğinden, davacı aleyhine dava dışı Süleyman Koyuncuoğlu tarafından 28.04.2014 tarihinde ...3. İcra Müdürlüğünün 2014/2035 esas sayılı dosyasında kambiyo senetlerine mahsus takip yapıldığı, davaya ve takibe konu senedin 50.000,00 TL bedelli, malen veya nakden ibarelerinin yer almadığı, alacaklısı Süleyman Koyuncuoğlu, borçlusu ..., 03/02/2014 tanzim tarihli ve borçlu imzası ve senet arkasında sadece ...3. İcra Müdürlüğü 2014/2035 yazılı olduğu senet aslından görülmektedir.
Dosya içerisinde mevcut Savcılık dosyasından da, 16.12.2014 tarihli kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, müştekinin davacı, şüphelinin Süleyman Koyuncuoğlu, suçun hakaret, tehdit, açığa imzanın kötüye kullanılması olduğu görülmektedir. Savcılık dosyasında bulunan ifadesinde Süleyman Koyuncuoğlu, Mehmet Koyuncuoğlu’nun yeğeni olduğunu, kendisi ile herhangi bir ticari ortaklığının anlaşmasının olmadığını, kendisi ile ortak bir mal varlığının olmadığını,senedi...’nun kendisine vermediğini, senedi davacı ...’ten kendisinin aldığını, babası ile geçmişe dayalı bir dostluğunun olduğu için ...’in kendisinden maddi olarak yardım talebinde bulunduğunu, kendisine istemiş olduğu 50.000,00 TL’yi verdiğini ve karşılığında borcu olduğu belgelensin diye icraya vermiş olduğu senedi ...’in verdiğini, borcunu zamanında ödemeyince avukatı aracılığıyla işleme konulduğunu belirtmiştir.
Dosyaya davalı şirketin ortaklarına ilişkin olarak celbedilen ticaret sicil yazısında, şirket ortaklarının Kadir Koyuncuoğlu, Uğur Koyuncuoğlu ve... olduğu, 20.06.2002 tarihli Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde ise aza Süleyman Koyuncuoğlu’nun davalı şirketteki 20 payını Kadir Koyuncuoğlu’na devrettiği görülmektedir.
Dosyada mevcut hizmet döküm cetvelinden davacının 12.04.2014 tarihinde davalı şirketten ayrıldıktan sonra 22.05.2014 tarihinde ...Tarım Hayvancılık Gıda Taşımacılık firmasına girişinin bulunduğu anlaşılmaktadır.
Dosyaya ibraz edilen bilirkişi raporunda ise, davacının davalı şirketi zarara uğrattığına ya da borçlandırıldığına ve davacı tarafından “icra takip dosyasına yapılan ödemelerden başka” zarara karşı ödeme yapıldığına ilişkin herhangi bir kayıt ve belgeye rastlanmadığı belirtilmiştir. Ayrıca, bilirkişi raporunda dosyaya sunulan rapor eklerinin davalı şirkete ait 2009-2010-2011-2012-2013-2014 yılları ayrıntılı nizam ve ticari defter tasdik bilgileri olduğu da belirtilmiştir.
Davacı tanığı ...’in beyanında; davacının kardeşi olduğunu, işyerinde çalışmadığını, davacının 6-7 ay kadar işyerinde çalıştığını, ...Merkez de bakkallara ayran, süt, peynir gibi ürünler dağıttığını, davacının işten kendi isteği ile ayrıldığını, patronunun arayarak elimizde sana ait boş senet var bunu kafamıza göre doldurur sana her türlü kötülüğü yaparız başka rakip firmalarda çalışmayacaksın diye söylediğini, bu konuşmaları duyduğunu, yine davacı tanığı ... "nın beyanında; bu tarihten 1,5 yıl önce davalı işyerinde 10 ay kadar çalışması olduğunu, davacının kendisine anlattığına göre işveren tarafından kendisinden senet alındığını daha sonra bu senedin işveren tarafından doldurulduğu ve takibe konulduğunu söylediğini, bu senedin davacıdan bizzat işveren tarafından alınırken veya doldurulurken görgüye dayalı bilgisinin olmadığını, kendisinden de davalı işyerine girerken 35.000 TL’lik doldurulmuş senet alındığını, altında kendisinin yazı ve imzası olduğunu, ayrıca daha önce çalıştığı yerde de bu şekilde çalışanlardan senet alındığını, bunun teminat senedi olduğunu, başka bir yerde hiçbir amaçla kullanılamaz diye bizzat kendisinin yazarak imzaladığını, bu imzaladığı senetin halen davalı işverenin muhasebesinde olup, hakkında buna ilişkin herhangi bir takip olmadığını, davacı tanığı ..."ın ise beyanında; 2012 yılı sonları ile 2013 yılları arasında 8 ay kadar davalı işyerinde çalıştığını, işten daha sonra çıkarıldığını, kendi çalışmasında şirkete zarar verdiğini, şirketin kendisini zaten çıkarmayı düşündüğü için şirkete daha fazla zarar vermemek için kendi isteği ile işten ayrıldığını, aralarında dava olmadığını, işyerinde çalıştığı sürede kendisinden de boş imzalı senet alındığını, üzerinde hiçbirşeyin olmadığını, daha sonra kendisinden alınan bu senedi ...8. İcra Müdürlüğü 2014/2337 takip sayılı dosyasında icraya verdiklerini, halen hakkındaki takibin devam ettiğini, davacıdan da çalışırken imzalı boş senet alındığını bildiğini, çünkü kendisinden senet alındığında davacıdan, Okan Tara isimli arkadaşından da aynı anda boş senet alındığını, yine davacı tanığı ... beyanında; davalı işyerinde staj görmek için 1 ay çalıştığını, staj yaptığında davacının orada çalışmakta olduğunu, davacının pazarlamacı olarak çalıştığını, kendisinin işyerinden ayrıldıktan sonra ... döner salonunda çalışmaya başladığını, ..."nın davalı işyerinden yoğurt aldığını, davalı işyeri sahibi...’nun çalıştığı ... işyerine geldiğini, davacının da o anda kendi işyerinde oturduğunu, işveren işyeri sahibi...’nun çantasından senet çıkardığını, “elinde boş imzalı senedin var” diye ...’e uzattığını, “dediklerimi ve istediklerimi yapmazsan senedi kafama göre dolduracağım” diye söylediğini, daha sonra ...’e küfürlü sözler söylediğini, bunları bizzat gördüğünü ve duyduğunu, işyerinde pazarlamacı olarak çalışan ... "na işyeri sahibi...’nun zorla senet imzalatmak istediğini, ancak o anda imzalamadığını, ondan sonrasını bilmediğini belirtmiştir. Davalı tanığı ... beyanında; yaklaşık 15 seneden beri davalı işyerinde çalıştığını, halen de çalışmasına devam ettiğini, davacının kendisinden sonra işe başladığını, 1 sene kadar önce işten kendi isteği ile ayrıldığını, davacının da pazarlama bölümünde çalıştığını, davacı gibi çalışanların sayısının 4-5 kişi olduğunu, davacıdan boş senet alınıp icraya konulması konusunda bilgisi olmadığını, kendisinden işe girerken boş senet alınmadığını, kendisinden sonra işe girenlerden boş senet alınıp alınmadığı konusunda bilgisinin olmadığını, şu anda şirket yetkilisinin... olduğunu, 4-5 seneden beri bu kişinin sorumlu olduğunu, senedi takibe koyan Süleyman Koyuncuoğlu"nun şirket yetkilisinin amcası olduğunu bildiğini, aralarında amca yeğen ilişkisinin olduğunu, yine davalı tanığı ... ise beyanında; 2011 Haziran ayından beri davalı işyerinde, muhasebe bölümünde çalıştığını, davacının kendisinden önce işe girdiğini, bu tarihten 1,5 yıl kadar önce işten ayrıldığını, işyerinde 5 tane pazarlamacı olduğunu, davacının da pazarlamacı olarak çalıştığını, davacının çalıştığı sürede kendisinden boş senet alınıp alınmadığını bilmediğini, bu konuda bilgisi olmadığını, yine kendisinin çalıştığı dönemde diğer pazarlamacı olarak çalışan elemanlardan da boş senet alınıp alınmadığı hakkında bilgisinin olmadığını belirtmiştir.
Yukarıda belirtilenler karşısında, mahkemece yapılan araştırmanın yeterli olmadığı anlaşılmakta olup dava dışı senet alacaklısı Süleyman Koyuncuoğlu’nun da davaya dahil edilmek suretiyle dosya kapsamında davaya konu senedin iş sözleşmesi/işçi-işveren ilişkisi çerçevesinde verilip verilmediğinin detaylı bir biçimde araştırılarak sonucuna göre değerlendirme yapılması gerekmektedir.
Eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 10.10.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.