Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/8308
Karar No: 2019/648
Karar Tarihi: 04.02.2019

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/8308 Esas 2019/648 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2017/8308 E.  ,  2019/648 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı; davalı ile aralarında düzenlenen 01/06/2010 başlangıç tarihli kira sözleşmesi uyarınca, davacı şirket tarafından işletilmekte bulunan...Ticaret Merkezi"ne ait E -23 numaralı bağımsız bölümün, 5 yıl süreyle davalıya kiralandığını; kira sözleşmesinin 7.maddesinde; kiracının, sözleşme süresinin sonunu beklemeden sözleşmeyi feshetmesi, fiilen tahliye etmesi veya fiili olarak faaliyetlerini durdurması hallerinde, 6 aylık kira bedelini ve yine aynı süreye tekabül eden ortak gider payını ödemeyi kabul ve taahhüt edeceğine dair düzenlemenin yer aldığını; davalı kiracının, kira sözleşme süresinin sona ermesini beklemeden ve kendisine haber vermeden kiralananı tahliye ettiğini ve ticari faaliyetini sonlandırdığını, sözleşmede kararlaştırılan bahse konu cezai şart bedelinin tahsili amacıyla davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalının haksız ve kötüniyetli itirazı nedeniyle takibin durduğunu ileri sürerek; itirazın iptali ile takibin devamına, davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı; davalı şirketin yabancı birçok tekne markasının Türkiye temsilciliğini yaptığını, davacı ile aralarında 01/06/2010 başlangıç tarihli kira sözleşmesinin düzenlendiğini, sözleşme teminat bedeli karşılığı kesin teminat mektubunun, davacı kiraya verene teslim edildiğini, kiraya verenin sözleşmeye aykırı tutum ve davranış sergilemesi ve kiralanan yerde yaşanan olumsuzluklar nedeniyle, davacı ile görüşülerek sözleşme süresi sona ermeden sözleşmenin feshi hususunda karşılıklı mutabakat sağlandığını, bu itibarla 22/06/2012 tarihli tahliye taahhüdü düzenlenerek davacı şirkete verildiğini, şirket yetkilisi
    İlker Karadaş tarafından rızai fesih protokolünün düzenlendiğini ve kendilerinin de protokolü imzaladıklarını, sözleşmenin feshi ile birlikte kesin teminat mektubunun da 27/06/2012 tarihinde taraflarına teslim edildiğini, teminat mektubunun iadesi üzerine kiralananın 30/06/2012 tarihinde tahliye edildiğini ve tutanakla imza altına alındığını, teminat mektubunun iade edilmesine rağmen, davacı tarafından davalı şirket aleyhine başlatılan icra takibinin haksız ve kötüniyetli olduğunu savunarak; davanın reddine ve davacı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
    Mahkemece; dava konusu cezai şartın feri borç olması sebebiyle asıl borca bağlı olduğu, cezai koşulun ifasını isteme hakkının sözleşmeyle veya ifa anına kadar yapılacak bildirimle saklı tutulabileceği, aksi durumda asıl borç sona erdiğinde feri nitelikte olan cezai şartın da sona ereceği, cezai şartın dayanağı olan kira sözleşmesinin davalı kiracı tarafından sözleşme süresi sona ermeden feshedildiği, davacı kiraya verenin ise kiralananın anahtarını teslim alırken ve teminat mektubunu iade ederken kira sözleşmesinden kaynaklı haklarını saklı tutmadığı, sözleşmenin feshine zımnen rıza gösterdiği, bu nedenle cezai şart isteminde bulunamayacağı gerekçesiyle, davanın reddine, alacağın % 20 si olan 5.451,00 TL kötüniyet tazminatının davacıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava; cezai şart alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre; davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2- Davacı vekilinin kötüniyet tazminatına ilişkin temyiz itirazlarına gelince;
    İİK"nın 67/2.maddesi uyarınca, itirazın iptali davasının kısmen veya tamamen reddi halinde, borçlu lehine hükmedilecek tazminat kötüniyet tazminatı olup, borçlu lehine kötüniyet tazminatına hükmedilebilmesi için, icra takibinin haksız olmasının yanında takip alacaklısının da kötüniyetli olması gerekir. Alacaklı icra takibi başlatmakta kötüniyetli değilse, aleyhine kötüniyet tazminatı hükmedilemez.
    Somut uyuşmazlıkta; her ne kadar mahkemece, davanın reddedilmesi nedeniyle davalı lehine kötüniyet tazminatına hükmedilmiş ise de, davacının icra takibi yapmakta kötüniyetli olduğu ispat edilememiştir. Bu nedenle davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde tazminata hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
    Ne var ki, bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması HUMK"nun 438/7 maddesi hükmü gereğidir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün üçüncü fıkrasında yer alan, " Alacağın % 20 si olan 5.451,00 TL tazminatın davacıdan alınarak davalıya verilmesine," ifadesinin hükümden çıkarılarak yerine "Davalının kötüniyet tazminatı isteminin reddine," ifadesinin yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04.02.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.












    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi