3. Hukuk Dairesi 2016/20464 E. , 2019/740 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; dava dışı ...Su ve Süt Ürünleri Ltd.Şti. (eski unvanı Erciyes Su ve Süt Ürünleri Ltd.Şti.) ile Beşiktaş 9.Noterliği"nin 28/01/1997 tarih ve 10397 yevmiye sayılı evrakı ile finansal kiralama sözleşmesi imzaladıklarını, anılan sözleşmeyi şirket ortaklarından..."ın kendisi ve yine ortağı bulunduğu ... İnşaat ve Ticaret Limited Şirketi adına asaleten ve ayrıca dava dışı ... adına vekaleten imzaladığını, ... adına vekaleten attığı imzanın davalının noterlik yaptığı ...3.Noterliği"nin 27/01/1997 tarih ve 4419 yevmiye sayılı vekaletnamesine dayandığını, ayrıca aynı imzalarla toplam 19.756,00 USD bedelli 12 adet senet aldığını, vadesi gelip ödenmeyen senetler için borçlular hakkında kambiyo senedine mahsus icra takibine geçtiğini, dava dışı ..."in senetteki imzaların ve vekaletnamedeki imzanın da kendisine ait olmadığından bahisle takiplere itiraz ettiğini ve icra tetkik merciilerinde dava açtığını, ...2.Ağır Ceza Mahkemesi nezdinde açılan davada davaya konu vekaletname ile ilgili davalı ... hakkında görevi ihmal suçu işlediğinin sabit görüldüğünü, bu nedenle icra tetkik merciinde açılan davalarda dava dışı ..."e alacakların %40’ı oranında tazminat ödemek zorunda kaldığını, finansal kiralama sözleşmesinin diğer borçlularına karşı takibe devam ettiğini, ancak alacağını alamadığını, davalı ..."in düzenlediği vekaletnameye güvenerek yapmış olduğu işlemler neticesinde zarara uğradığını ileri sürerek senet bedelleri toplamı olan 179.250,64 USD ile İTM kararları ile ..."e ödenen 60.659 USD den oluşan toplam 239.909,64 USD zararın aynen veya fiili ödeme tarihindeki TL karşılığı üzerinden ödenmesine, senetlerden dolayı oluşan tazminat tutarı için ilgili senetler üzerinde yazılı olan vadeler, ödenen tazminat tutarları için icra dairesine fiili ödeme yapılma tarihleri dikkate alınarak %9 faiz yürütülmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı; öncelikle davanın zamanaşımı nedeni ile reddinin gerektiğini, esasa ilişkin cevaplarında ise finansal kiralama sözleşmesinin tarihinin 22/01/2007 tarihi olduğunu, dava dışı ..."in düzenlenen 27/01/1997 tarihli vekaletnameden önce sözleşmeye kefalet imzasını attığını, kendi fiili ile zarar arasında illiyet bağı olmadığını, davacının kendi usulsuz eylemleri nedeni ile zarara uğradığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; davanın kısmen kabulüne, 239.909,64 USD alacağın aynen davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş, hükmün davalı tarafından temyizi üzerine Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 20.11.2006 tarih 2006/7976 E. - 12540 K. sayılı ilamı ile; “Davacı, finansal kiralama sözleşmesinin eki olan ticari senetlerin bedelini davalı noterden istediğine göre; davalının o sözleşmenin hazırlığı, tanzimi, ifası ve takibine ilişkin tüm savunmalarının incelenmesi, bu konudaki kanıtların toplanarak irdelenmesi gerektiği, öncelikle; sözleşme tarihinin belirlenmesi, şayet; davacının yaptığı sözleşme, davalının düzenlediği vekaletnameden önce ise, bu durumda illiyet bağının tartışılması gerektiği, vekaletnameden sonra düzenlendiğinin anlaşılması halinde ise sözleşmenin hazırlığı, tanzimi, ifası ve takibinde davacının özensizliği veya basiretsizliği bulunup bulunmadığı araştırılarak savunulan bu olguların indirim nedeni olup olmayacağının da değerlendirilmesi gerektiği”nden bahisle bozma kararı verilmiştir.
Mahkemece bozma kararına uyularak yeniden yapılan yargılama neticesinde; davanın kısmen kabulü ile, 60.659,00 USD"nin aynen davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, karar verilmiş, hüküm; davacı tarafça temyiz edilmiştir.
Her ne kadar mahkemece, bozmaya uyma kararı verilmiş ise de; bozma ilamına uygun karar verilmemiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Bilindiği üzere; mahkemenin, hüküm fıkrasında asıl ve yardımcı taleplerin hepsi hakkında açık ve tereddüte yol açmayacak şekilde karar vermesi gerekir (HMK 297). Buna rağmen, mahkemenin asıl veya yardımcı taleplerden biri hakkında, karar vermemiş olması mümkündür. Bu halde hakkında karar verilmemiş olan talep zımnen reddedilmiş sayılmaz. Çünkü, bu talep hakkında verilmiş bir karar yoktur.
Somut olayda, mahkemece; davanın kısmen kabulüne karar verildiği halde, davacının faiz talebi hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiştir. Her ne kadar, mahkemece fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş ise de, hüküm fıkrasındaki fazlaya ilişkin istemin reddine dair karar, fer"i hak niteliğinde olan faiz talebinin reddi anlamında yorumlanamaz.
O halde yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, mahkemece, faiz talebi hakkında, bir karar verilmemiş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ; Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının reddine; ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06.02.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.