3. Hukuk Dairesi 2017/4546 E. , 2019/833 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, evveliyatı ... Vakıflar Bölge Müdürlüğüne ait kiralananda müvekkilinin 20 yıldan beri kiracı olduğunu, 2008 yılı sonuna kadar da kira bedellerini davalıya ödediğini,dava konusu taşınmazı 2004 yılında ... Büyükşehir Belediyesinin satın aldığını 2009 yılında öğrendiğini bu nedenle haksız yere davalıya ödenen kira paralarının tahsiline yönelik olarak başlatılan icra takibine itiraz edildiğini belirterek davalının itirazının iptaline karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, en son 01.01.2008 tarihinde kira sözleşmesinin yenilendiğini davacı kiracının bu durumu 2009 yılından itibaren bildiğini, talebin zamanaşımına uğradığını belirterek süresinde açılmayan davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, B.K.nun 66. maddesinde belirtilen bir yıllık zamanaşımı süresinin geçtiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, davacı tarafça temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin 2012/17920 esas 2013/97575 karar sayılı 03/06/2013 tarihli ilamıyla;
“ ..... Davacı kiracının, dava dışı ... Büyükşehir Belediyesi"ne hitaben yazdığı 11.11.2004 tarihli dilekçe dikkate alındığında 28.07.2011 tarihinde açılan dava süresindedir. Bu nedenle zamanaşımı gerçekleşmediğinden işin esası incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.” gerekçesiyle bozulmuştur.
Bozma ilamına göre mahkemece verilen ikinci hükümde davanın kabulüne karar verilmiş, davalı tarafça hükmün temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin 2014/12130 esas 2014/14388 karar sayılı 23/12/2014 tarihli ilamıyla;
“.......Bu durumda taşınmazın tapusunun Belediyeye geçtiği tarihten itibaren devralan Belediyeye bir ödeme yapılıp yapılmadığı üzerinde durularak,ödeme belgeleri dosyaya getirtilerek denetlenmesi ve ödemenin olması halinde bu döneme ilişkin kira bedelini geçmemek kaydıyla davacıya iade edilmesine karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ve incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.” gerekçesiyle bozulmuştur.
Söz konusu bozma ilamı uyarınca, mahkemece davanın kabulü ile ... 3. İcra Müdürlüğünün 2011/3845 esas sayılı dosyasında davalı tarafın yaptığı itirazın iptali ile, icra takibinin devamına, 18.689,00 TL nin %40 ı oranında icra tazminatının davalı taraftan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
“1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekir .
2- HMK 26.maddesi (HUMK’nun 74. maddesi) hükmüne göre, mahkeme tarafların iddia, savunma ve talepleri ile bağlıdır. Kural olarak mahkemenin talepten fazlasına veya başka bir şeye hükmetmesi olanak dışıdır. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir.
Dosyanın incelenmesinde, davacı tarafça başlatılan icra takibinde 18.689,00 TL üzerinden alacak talep edildiği, dava dilekçesinde ise harca esas değer 10.000,00 TL (ıslah hakkımız saklıdır) gösterilerek dava açıldığı ve bu miktar üzerinden harçlandırma yapıldığı, mahkemece verilen kararda ise talep aşılarak 18.689,00 TL üzerinden takibin tüm yönünden itirazın iptaline karar verildiği görülmektedir.
O halde; mahkemece, taleple bağlılık kuralı gereğince davacı tarafça talep edilen 10.000,00 TL dava değeri üzerinden taleple sınırlı olarak karar verilmesi gerekirken, taleple bağlılık kuralına aykırı olarak hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu husus bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK"nun 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 07/02/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.