Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/9198
Karar No: 2022/9145
Karar Tarihi: 14.09.2022

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/9198 Esas 2022/9145 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2022/9198 E.  ,  2022/9145 K.

    "İçtihat Metni"



    Taraflar arasındaki olumlu yetki tespitine itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

    Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

    Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

    I. DAVA
    Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı Bakanlığın 19.02.2021 tarihli yetki tespit yazısının 26.02.2021 tarihinde müvekkili Şirkete tebliğ edildiğini, yetki tespit işleminde işyerinde 19 işçinin çalıştığı ve 16 işçinin sendika üyesi olduklarından bahisle yetki tespiti belgesinin düzenlendiğini, ancak müvekkili Şirketin yetki işlemine konu işyerinin neresi olduğunun belirtilmediğini, birden fazla işyeri bulunan müvekkili Şirkete ait işyeri için düzenlenen yetki tespitinin iptali gerektiğini, öte yandan müvekkili Şirketin tüm işyerlerinin dava konusu tespit işlemine dâhil edilerek incelenmesi gerektiğini, bu inceleme sonucuna göre işyeri veya işletme esaslarına göre kanunda aranan çoğunluk tespitinin yapılması gerektiğini, ayrıca müvekkili Şirketin kurulu olduğu işkolu itibarıyla yetki talep edebilecek sendika vasfını haiz olup olmadığının da incelenmesi gerektiğini iddia ederek davalı Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Çalışma Genel Müdürlüğünün E-74038328-553.02-403968 sayılı ve 19.02.2021 tarihli yetki tespit yazısının iptalini talep etmiştir.

    II. CEVAP
    1.Davalı Bakanlık vekili cevap dilekçesinde; Bakanlık kayıtlarının tetkikinden davalı Sendika tarafından 03.02.2021 tarihinde Bakanlığa enerji işkolunda faaliyet gösteren dava konusu işyerinde yetkili sendika olduğunun tespit edilmesi talebi üzerine yapılan incelemede, davalı Şirketin 1024189.28 sicil numaralı işyerinde çalışan 19 işçiden 16 işçinin sendika üyesi olduğu ve %84,21 çoğunluğu sağladığından, 19.02.2021 tarihli ve 403968 sayılı yetki tespit yazısının taraflara gönderildiğinin anlaşıldığını, yetki tespit yazısının davacı işverene 23.02.2021 tarihinde tebliğ edildiğini, işverenin tüm işyerlerinin yetki tespit işlemine dâhil edilmesi talebinin mümkün olmadığını, zira işverenin enerji işkolunda yalnızca yetki tespitine konu olan işyerinin faaliyet gösterdiğinin tespit edildiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

    2. Davalı Sendika vekili cevap dilekçesinde; müvekkili Sendikanın İşkolları Yönetmeliği'nin 14 sıra numarasında yer alan enerji işkolunda faaliyette bulunduğunu, davalı Bakanlığın 19.02.2021 tarihli ve 403968 sayılı yazısı ile davalı Şirketin 1024189.28 sicil No.lu işyeri için yetki tespitinin yapıldığını, bu işyerinde 03.02.2021 yetki talep tarihinde 19 işçinin çalıştığını, bu işçilerin 16'sının sendikaya üye olduğu belirtilerek çoğunluğu sağladığının tespit edildiğini, davalı Şirkete ait Ören Hidro Elektrik Santralı işyerinde daha önce 01.04.2018-31.03.2021 yürürlük süreli 1. dönem işyeri toplu ... sözleşmesinin akdedildiğini ve uygulandığını, davacının itiraz ettiği yetki tespit işleminin 2. dönem işyeri toplu ... sözleşmesine ilişkin olduğunu, davalı Bakanlıkça tüm kayıtların elektronik ortama aktarıldığını, hangi şirketin hangi işkolunda kaç tane işyeri olduğunun tespitine hatasız şekilde imkân veren sistemi sayesinde tespit isteyen sendikanın dâhil olduğu işkolundaki muhatap şirkete ait işyeri/işyerlerini tespit ettiğini, davalı Şirketin enerji işkolu içerisinde başka bir işyerinin olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

    III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
    İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu ... Sözleşmesi Kanununun (6356 sayılı Kanun) 41 inci maddesi uyarınca, davalı Sendikanın 03.02.2021 başvuru tarihi itibarıyla çalışan işçilerin yarısından fazlası üyesi bulunduğu ve işyeri için toplu ... sözleşmesi yapmaya yetkili olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

    IV. İSTİNAF
    A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
    İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

    B. İstinaf Sebepleri
    Davacı vekili istinaf dilekçesinde; müvekkili Şirketin aynı işkolunda ... genelinde faaliyet gösterdiği işyerleri varsa bu işyerlerinde çalışanların da tespit edilmesi ve işletme düzeyinde inceleme yapılması gerektiğini; ayrıca yetki tespitinde çoğunluk araştırmasında işyerinde başvuru tarihinde çalışan işçi sayısının esas alındığını, hükme esas alınan bilirkişi raporunda ise 2012 yılının 2. ayı esas alınıp buna göre karar verildiğini, başvuru tarihi itibarıyla tespit edilen işçi sayısına ilişkin raporda tespit bulunmadığını, Mahkemece resen tanzim ettirilen ve hükme esas teşkil eden bilirkişi raporunda idari uygulamaya, vergi ve sigorta kaydına yönelik düzenlemelerin kanunların benimsediği ilkelere uygunluğu araştırılmadan tespitlerde bulunulduğunu, Yargıtayın vermiş olduğu kararlarda aralarında ekonomik ve hukuksal bağlılık bulunan ayrı ayrı yerlerdeki işyerlerinin tek işyeri olarak kabul edildiğini, işverenin mal veya hizmet üretimine yönelik teknik bir amaç izlemesi yeterli olup ayrıca izlenen teknik amacın niteliğinin önemli olmadığını, işyerinde yönetimde birlik olduğu sürece farklı mal veya hizmetler üretilebileceğini, örgütsel birlik bulunduğu sürece teknik amaçtaki bir değişiklik ya da teknik amacın genişlemesinin işyeri niteliğinin kazanılması veya kaybedilmesinde etkili olmadığını, buradaki amacın kişisel nitelikte olan kâr elde etmenin ötesinde, teknik yani üretime yönelik bir amaç olduğunu, müvekkili Şirket yönünden de bu kapsamda işyeri sayılması gereken fakat farklı sicil numarasına kayıtlı işyeri için herhangi bir inceleme yapılmaksızın eksik inceleme sonucu rapor tanzim edildiği, müvekkili Şirkete ait ve farklı işkollarında görülen işyerlerinin dava konusu tespit işlemi kapsamında değerlendirilip değerlendirilmeyeceğinin açıkça belirlenerek yetki tespiti kapsamında kabul edilecek işyerleri için çoğunluk sayısının tespiti gerektiğini, ilgili kurumlara müzekkere yazılarak müvekkil Şirkete ait tüm sicil numaralı işyerlerine ait kayıtların celbi ile anılan sicildeki yerlerin de işyeri sayılıp sayılmayacağı hususu değerlendirilerek bir hüküm verilmesi gerekirken eksik inceleme sonucu hüküm tesis edilmesinin usul ve kanuna aykırılık teşkil ettiğini ileri sürmüştür.

    C. Gerekçe ve Sonuç
    Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Bulancak Sosyal Güvenlik Merkezince gönderilen dönem bordrosunun tetkikinden, davacı Şirkete ait 1024189.28 sicil No.lu işyerinde 2021 yılı 2. ayında 19 işçinin çalıştığının tespit edildiği, hükme esas alına bilirkişi raporunda ve Mahkeme gerekçesinde 2012 yılının 2. ayının sehven yazıldığı, davalı Şirkete ait 1024189.28 sicil No.lu işyerinde çalışan 19 işçiden 16' sının davalı ... Sendikası üyesi oldukları belirlendiğinden, 6356 sayılı Kanun'un 41 inci maddesi uyarınca 03.02.2021 başvuru tarihi itibarıyla çalışan işçilerin yarısından fazlası üyesi bulunduğu ve işyeri için toplu ... sözleşmesi yapmaya yetkili olduğu gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

    V. TEMYİZ
    A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
    Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

    B. Temyiz Sebepleri
    Davacı vekili temyiz dilekçesinde; müvekkili Şirketin aynı işkolunda ... genelinde faaliyet gösterdiği işyerleri varsa bu işyerlerinde çalışanların da tespit edilmesi ve işletme düzeyinde inceleme yapılması gerektiğini, ayrıca yetki tespitinde çoğunluk araştırmasında işyerinde başvuru tarihinde çalışan işçi sayısının esas alındığını, hükme esas alınan bilirkişi raporunda ise 2012 yılının 2. ayı esas alınıp buna göre karar verildiğini, başvuru tarihi itibarıyla tespit edilen işçi sayısı konusunda raporda tespit bulunmadığını ve eksik inceleme ile sonuca gidildiğini ileri sürmüştür.

    C. Gerekçe
    1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
    Uyuşmazlık, olumlu yetki tespitine itiraza ilişkindir.

    2. İlgili Hukuk
    1. Toplu ... sözleşmesi kavramı Anayasa'nın 53 üncü maddesinde düzenlenmiştir. Maddeye göre “Toplu ... sözleşmesi ve toplu sözleşme hakkı” başlıklı maddenin birinci fıkrasına göre “İşçiler ve işverenler, karşılıklı olarak ekonomik ve sosyal durumlarını ve çalışma şartlarını düzenlemek amacıyla toplu ... sözleşmesi yapma hakkına sahiptirler.”

    2. Toplu ... sözleşmesi yetkisi ise toplu ... sözleşmesi ehliyetine sahip olan kişi veya kuruluşların mevzuatta öngörülen şartları sağlaması durumunda toplu ... sözleşmesi yapabilme yetkisi olarak ifade edilebilir.

    3. 6356 sayılı Kanun'un “Yetki” kenar başlıklı 41 inci maddesinin birinci fıkrası şöyledir :
    “Kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin en az yüzde birinin üyesi bulunması şartıyla işçi sendikası, toplu ... sözleşmesinin kapsamına girecek işyerinde başvuru tarihinde çalışan işçilerin yarıdan fazlasının, işletmede ise yüzde kırkının kendi üyesi bulunması hâlinde bu işyeri veya işletme için toplu ... sözleşmesi yapmaya yetkilidir.”

    4. 6356 sayılı Kanun'un “Yetki Tespiti İçin Başvuru” kenar başlıklı 42 nci maddesi şöyledir:
    “(1) Toplu ... sözleşmesi yapmak isteyen işçi sendikası Bakanlığa başvurarak yetkili olduğunun tespitini ister. İşveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işveren de Bakanlığa başvurarak yetkili işçi sendikasının tespitini isteyebilir.
    (2) Bakanlık, kayıtlarına göre başvuru tarihi itibarıyla bir işçi sendikasının yetkili olduğunu tespit ettiğinde, başvuruyu, işyeri veya işletmedeki işçi ve üye sayısını, o işkolunda kurulu işçi sendikaları ile taraf olacak işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işverene altı ... günü içinde bildirir.
    (3) İşçi sendikasının yetki şartlarına sahip olmadığının ya da işyerinde yetki şartlarına sahip bir işçi sendikasının bulunmadığının tespiti hâlinde, bu bilgiler sadece başvuruyu yapan tarafa bildirilir.
    (4) Sigortalılığın başlangıcı ile sona ermesine ilişkin bildirimlerden yasal süresi içinde Sosyal Güvenlik Kurumuna yapılmayanlar, yetkili işçi sendikasının tespitinde dikkate alınmaz.
    (5) Yetki tespiti ile ilgili usul ve esaslar Bakanlıkça çıkarılacak bir yönetmelikle düzenlenir.”

    5. Yine aynı Kanun'un “Yetki İtirazı” kenar başlıklı 43 üncü maddesi şöyledir:
    “(1) Kendilerine 42 nci madde uyarınca gönderilen tespit yazısını alan işçi veya işveren sendikaları veya sendika üyesi olmayan işveren; taraflardan birinin veya her ikisinin yetki şartlarına sahip olmadığı veya kendisinin bu şartları taşıdığı yolundaki itirazını, nedenlerini de göstererek yazının kendilerine tebliğ edildiği tarihten itibaren altı ... günü içinde mahkemeye yapabilir.
    (2) İtiraz dilekçesi görevli makama kayıt ettirildikten sonra mahkemeye verilir. Kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin yüzde birinden daha az üyesi bulunan işçi sendikası, yetki itirazında bulunamaz.
    (3) İtiraz dilekçesinde veya ekinde somut delillerin yer almaması hâlinde itiraz incelenmeksizin reddedilir. İşçi ve üye sayılarının tespitinde maddi hata ve süreye ilişkin itirazları mahkeme altı ... günü içinde duruşma yapmaksızın kesin olarak karara bağlar. (Değişik cümle: 12/10/2017-7036/34 md.) Bunların dışındaki itirazlar için mahkeme, duruşma yaparak karar verir ve bu karar hakkında istinaf yoluna başvurulması hâlinde bölge adliye mahkemesi bir ay içinde kararını verir. (Ek cümle: 12/10/2017-7036/34 md.) Bu karara karşı temyiz yoluna başvurulması hâlinde Yargıtay bir ay içinde kesin olarak karar verir.
    (4) 42 nci maddenin üçüncü fıkrası uyarınca kendisine yetki şartlarına sahip olmadığı bildirilen işçi sendikası, altı ... günü içinde yetkili olup olmadığının tespiti için dava açabilir. Mahkeme açılan davayı o işkolunda çalışan işçilerin en az yüzde birini üye kaydeden işçi sendikaları ile işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işverene de bildirir. Mahkeme davayı iki ay içinde sonuçlandırır.
    (5) İtiraz, karar kesinleşinceye kadar yetki işlemlerini durdurur.”

    6. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 370 ve 371 inci maddeleri ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrası hükümleri,

    3. Değerlendirme
    1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihâi kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

    2. Somut uyuşmazlık hâkimlik mesleğinin gerektirdiği hukuki bilgiyle çözümlenmesi gereken nitelikte olduğundan, 6100 sayılı Kanun’un 266 ncı maddesine aykırı olarak İlk Derece Mahkemesince bilirkişi raporu alınması hatalı ise de bu durumun sonuca etkili olmadığı görülmüş, sadece eleştirilmekle yetinilmiştir.

    3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

    VI. KARAR
    Açıklanan sebeple;
    Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

    Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

    14.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi