Esas No: 2022/8947
Karar No: 2022/9143
Karar Tarihi: 14.09.2022
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/8947 Esas 2022/9143 Karar Sayılı İlamı
9. Hukuk Dairesi 2022/8947 E. , 2022/9143 K."İçtihat Metni"
Taraflar arasındaki yetki tespitine itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili İşletmesinde davalılardan ... tarafından 24.07.2017 tarihi itibarıyla çoğunluk tespiti yapıldığını, davalı işyerinin aynı işkolunda üç işyeri bulunduğundan ancak işletme ünitesi olarak çoğunluk tespitinin yapılabileceğini, başvuru tarihi itibarıyla işletmede çalışan sayısının daha yüksek olması, üye olarak hesaba alınan çalışanların tespit tarihinde üyeliklerinin geçerli olup olmadığının belli olmaması, davalı Sendikanın gerçekte çoğunluğunun olmaması sebepleriyle yapılan tespitin hatalı olduğunu, davaya konu edilen çoğunluk tespit yazısının işyerine ilişkin olduğunu, somut olayda aynı işkoluna giren bir işyeri olduğunu; ayrıca davalı işverenin işletme merkezinin ... adresinde olduğunu, dolayısıyla davalı işverene ait davalı Sendikanın girdiği işkolunda işyeri toplu ... ünitesi değil işletme ünitesi olduğunu, Bakanlığın tespiti işyeri üzerinden olduğu için işletme toplu ... sözleşmesi yapmaya elverişli olmadığını, tespitin öncelikle bu sebeple iptalinin gerektiğini; ayrıca işletmenin tümü açısından gerekli çoğunluk olmadığı için de tespitin iptali gerektiğini, yine 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu ... Sözleşmesi Kanunu'nun ( 6356 sayılı Kanun) 17 nci ve 19 uncu maddeleri uyarınca çoğunluk başvurusunda dikkate alınacak sendika üyeliklerinin kesinleşmiş üyelikler olması gerektiğini, gerçek üyeliklerin ve başvuru tarihindeki kesinleşmiş üye sayılarının tespitinin zorunlu olduğunu ileri sürerek öncelikle yetki sorununun çözümlenmesini, akabinde yetki itirazının kabul edilerek davalı Bakanlığın davalı Liman ... Sendikası lehine yapmış olduğu 29.05.2017 tarihli olumlu yetki tespitinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı Bakanlık vekili; 26.07.2017 tarihli ve 65127 sayılı yetki tespit yazısının 03.08.2017 tarihinde davacıya tebliğ edildiğini, yapılan itirazın süresinde olmadığını, davacı işyerinde başvuru tarihi itibarıyla 31 işçinin çalıştığını, 21 işçinin ise Nakliyat ... Sendikası üyesi olduğu, bu sebeple işyeri düzeyinde yetki tespitinin yapıldığını savunarak davanın reddini istemiştir.
2.Davalı Sendika vekili; davanın süresi içinde açılmadığını ve somut delillere dayanmayan yetki prosedürünün sürüncemede kalmasını amaçlayan bu sebeple kötü niyetli olan ve yetkili mahkemede açılmayan davanın reddi gerektiğini, yetki tespitinin sadece dava konusu işyerine ilişkin olup işyerinin adresinin Sanayi Mah. Ayakkabıcılar Sitesi Sok. No:14 Ortahisar/Trabzon olduğunu, yetkili mahkemenin de Trabzon ... Mahkemesi olduğunu, açılan davanın yasal hakkın kötüye kullanılmasının tipik bir örneği olduğunu, davacının taşımacılık işkolunda sadece bir işyeri bulunduğunu, bu nedenle Bakanlığın da işyeri düzeyinde yetki tespitinde bulunduğunu, davacının sunduğu Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) belgelerine göre çalışan toplamının 40 kişi olduğunu, Sendikanın 21 üyesiyle aranan %40 üye çoğunluğunu zaten sağladığını, kötü niyetin korunamayacağını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile 6356 sayılı Kanun'un 34 üncü maddesinin ikinci fıkrası uyarınca ve kamu düzeni gereği, tespitin işletme düzeyinde yapılması gerektiği, çoğunluk bakımından yapılan incelemede ise davalı Nakliyat ... Sendikasının, başvuru tarihi olan 24.07.2017 tarihi itibarıyla taşımacılık işkolunda faaliyet gösteren iki işyerinde çalışan toplam 41 işçiden 21'inin üyeliğini alarak gerekli çoğunluğu sağladığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili; davanın reddi kararının hatalı olduğunu, verilen yetki kararının usule uygun olmadığını, davacı Şirketin işletme düzeyinde olduğunu, yetki kararının ise işyeri düzeyinde verildiğini belirterek istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tespit tarihi itibarıyla Trabzon'daki araç muayene istasyonu işyerleri ile, .../Beşiktaş'taki merkez ofis işyerinin işkollarının farklı olduğu, davalıya ait 1048066 sicil nolu Trabzon adresinde bulunan işyerindeki çalışan sayısı dikkate alınarak işyeri düzeyinde yarıdan fazla çoğunluğu sağladığı anlaşılan davalı Sendikanın, davalı Bakanlık tarafından davacı işyerinde yetkili sendika olarak tespit edilmesinde ve bu tespite yapılan itirazın İlk Derece Mahkemesince reddinde bir isabetsizlik görülmediği, bununla birlikte davacı Şirketin Trabzon'da bulunan iki adet araç muayene işyerine ilişkin 1048066 ve 1088128 sicil numaralı işyerlerindeki çalışan sayısının tespit tarihi itibarıyla 41 olduğu ve işletme düzeyinde %40 çoğunluğun da sağlandığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; merkez işyerinin ayrı bir işyeri olmadığını, asıl işe yardımcı ... olması nedeniyle SGK kayıtlarında yer alan hatalı işkolu kodunun düzeltilmesi adına Bakanlığa işkolu tespiti için başvuruda bulunmak için süre verilerek bu konunun bekletici mesele yapılması gerektiğini, tespit tarihinde sendika üyeliklerinin kesinleşmediğini, merkez işyerinde yapılan işlere ve çalışanların sendikal üyelik süreçlerine dair tanık dinletme taleplerinin hatalı olarak kabul edilmediğini, üyeliklerin hukuka uygun olup olmadığının resen araştırılması ve listeden seçilecek işçilerin beyanlarının alınması ve tüm eksiklikler tamamlandıktan sonra bilirkişiden rapor alınması ve bundan sonra sonuca gidilmesi gerektiğini belirterek temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, yetki tespitine itiraz istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2709 sayılı ... Cumhuriyeti Anayasası’nın "Toplu ... sözleşmesi ve toplu sözleşme hakkı” kenar başlıklı 53 üncü maddesinin birinci fıkrası şöyledir:
“İşçiler ve işverenler, karşılıklı olarak ekonomik ve sosyal durumlarını ve çalışma şartlarını düzenlemek amacıyla toplu ... sözleşmesi yapma hakkına sahiptirler.”
3. 6356 sayılı Kanun'un “Yetki” kenar başlıklı 41 inci maddesinin birinci fıkrası da şöyledir:
“Kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin en az yüzde birinin üyesi bulunması şartıyla işçi sendikası, toplu ... sözleşmesinin kapsamına girecek işyerinde başvuru tarihinde çalışan işçilerin yarıdan fazlasının, işletmede ise yüzde kırkının kendi üyesi bulunması hâlinde bu işyeri veya işletme için toplu ... sözleşmesi yapmaya yetkilidir.”
4. 6356 sayılı Kanun'un “Yetki Tespiti İçin Başvuru” kenar başlıklı 42 nci maddesi ise şöyledir:
“(1) Toplu ... sözleşmesi yapmak isteyen işçi sendikası Bakanlığa başvurarak yetkili olduğunun tespitini ister. İşveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işveren de Bakanlığa başvurarak yetkili işçi sendikasının tespitini isteyebilir.
(2) Bakanlık, kayıtlarına göre başvuru tarihi itibarıyla bir işçi sendikasının yetkili olduğunu tespit ettiğinde, başvuruyu, işyeri veya işletmedeki işçi ve üye sayısını, o işkolunda kurulu işçi sendikaları ile taraf olacak işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işverene altı ... günü içinde bildirir.
(3) İşçi sendikasının yetki şartlarına sahip olmadığının ya da işyerinde yetki şartlarına sahip bir işçi sendikasının bulunmadığının tespiti hâlinde, bu bilgiler sadece başvuruyu yapan tarafa bildirilir.
(4) Sigortalılığın başlangıcı ile sona ermesine ilişkin bildirimlerden yasal süresi içinde Sosyal Güvenlik Kurumuna yapılmayanlar, yetkili işçi sendikasının tespitinde dikkate alınmaz.
(5) Yetki tespiti ile ilgili usul ve esaslar Bakanlıkça çıkarılacak bir yönetmelikle düzenlenir.”
5. 6356 sayılı Kanun'un “Yetki İtirazı” kenar başlıklı 43 üncü maddesi de şöyledir:
“(1) Kendilerine 42 nci madde uyarınca gönderilen tespit yazısını alan işçi veya işveren sendikaları veya sendika üyesi olmayan işveren; taraflardan birinin veya her ikisinin yetki şartlarına sahip olmadığı veya kendisinin bu şartları taşıdığı yolundaki itirazını, nedenlerini de göstererek yazının kendilerine tebliğ edildiği tarihten itibaren altı ... günü içinde mahkemeye yapabilir.
(2) İtiraz dilekçesi görevli makama kayıt ettirildikten sonra mahkemeye verilir. Kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin yüzde birinden daha az üyesi bulunan işçi sendikası, yetki itirazında bulunamaz.
(3) İtiraz dilekçesinde veya ekinde somut delillerin yer almaması hâlinde itiraz incelenmeksizin reddedilir. İşçi ve üye sayılarının tespitinde maddi hata ve süreye ilişkin itirazları mahkeme altı ... günü içinde duruşma yapmaksızın kesin olarak karara bağlar. (Değişik cümle: 12/10/2017-7036/34 md.) Bunların dışındaki itirazlar için mahkeme, duruşma yaparak karar verir ve bu karar hakkında istinaf yoluna başvurulması hâlinde bölge adliye mahkemesi bir ay içinde kararını verir. (Ek cümle: 12/10/2017-7036/34 md.) Bu karara karşı temyiz yoluna başvurulması hâlinde Yargıtay bir ay içinde kesin olarak karar verir.
(4) 42 nci maddenin üçüncü fıkrası uyarınca kendisine yetki şartlarına sahip olmadığı bildirilen işçi sendikası, altı ... günü içinde yetkili olup olmadığının tespiti için dava açabilir. Mahkeme açılan davayı o işkolunda çalışan işçilerin en az yüzde birini üye kaydeden işçi sendikaları ile işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işverene de bildirir. Mahkeme davayı iki ay içinde sonuçlandırır.
(5) İtiraz, karar kesinleşinceye kadar yetki işlemlerini durdurur.”
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
14.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.