Esas No: 2022/9300
Karar No: 2022/8960
Karar Tarihi: 13.09.2022
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/9300 Esas 2022/8960 Karar Sayılı İlamı
9. Hukuk Dairesi 2022/9300 E. , 2022/8960 K."İçtihat Metni"
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildi.
Davalı vekilince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmiş ise de 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin ikinci fıkrası gereğince duruşma isteğinin miktardan reddine ve incelemenin dosya üzerinden yapılmasına karar verildikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı işverenin Irak’ta bulunan işyerinde 03.02.2006 - 08.08.2012 tarihleri arasında kesintili şekilde kalıpçı ustası olarak net 1.200,00 ABD Doları ücretle çalıştığını, ... sözleşmesinin işverence ... bitimi gerekçe gösterilerek feshedildiğini, 2012 yılından itibaren ücretinin bir kısmının fazla çalışma ücreti adı altında bankaya yatırılmaya başlandığını, 2012 yılına ilişkin ücretlerinin eksik yatırıldığını, davacının 07.00-21.00 saatleri arasında, dinî bayramların ilk günü dışında tüm ulusal bayram ve genel tatil günlerinde ve hafta tatillerinde çalıştığı hâlde ücretlerinin ödenmediğini ileri sürerek; bakiye kıdem ve ihbar tazminatı, ücret, fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; dava dilekçesi ile talep edilen tüm alacakların zamanaşımına uğradığını, davacının sözleşme gereği brüt 600,00 ABD Doları ücret aldığını, şantiye çalışma koşullarına ve yapılan işin özeliğine göre fazla çalışma gerçekleştiğini, fazla çalışma sürelerinin her ay sonunda belirginlik kazandığını, bunların bir kaç ay içinde aylık ücrete eklenerek ödendiğini, şantiyelerde 08.00-17.00 saatleri arasında haftanın 6 günü çalışma yapıldığını, dinî bayramlarda çalışma yapılmadığını, hava sıcak olduğunda çalışma yapılamadığında çalışma saatlerinin sıcaklığın düştüğü saatlere kaydırıldığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 29.11.2017 tarihli ve 2015/364 Esas, 2017/685 Karar sayılı kararıyla "...davacı işçinin özlük dosyası ve sgk hizmet cetveli celp edilmiş, emsal ücret araştırması yapılmış, davacının yurt dışı girş ve çıkış kayıtları celp edilmiş, davacı ve davalı tanıkları dinlenmiş, hesap bilirkişisinden rapor alınmış, davacı vekili davasını ıslah etmiştir. Tüm bu delillerin birlikte değerlendirilmesi sonucunda toplam 5 yıl 10 ay 22 gün davacının 03/02/2006-23/11/2009, 20/03/2010-20/02/2011 ve .../.../2011-08/08/2012 tarihleri arasında davalı işverenliğin yurt dışı şantiyesinde ( IRAK) kalıpçı ustası sıfatıyla çalıştığı, aylık ücretinin emsal ücret araştırmasına göre net 1.200 USD olduğu, barınma ve yemek ücretinden yararlandığı, buna göre giydirilmiş brüt ücretinin 1.460 USD olduğu, davalı işverenlikçe ... sözleşmesinin ... bitimi nedeniyle haksız olarak fesih önelsiz feshedildiği, bu itibarla davacının kıdem-ihbar tazminatına hak kazanacağı, davacının 2012 yılına ait ocak- temmuz ayları arasında 7 aylık ücreti ile 2013 yılı ağustos ayının 8 günlük ücretinin eksik ödendiği, toplam 8.720 USD ücret alacağından 8.108 USD sinin ödendiği, 612 USD ücret alacağının kaldığı, davacı işçinin fazla mesai yaptığını, hafta tatili günleri ile ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığını tanık beyanları ile ispatladığı, davalı işverenliğin ise bu çalışma ücretlerini ödediğini, davacı işçinin imzasını taşıyan belge veya banka kayıtları ile ispatlayamadığı, hesap bilirkişisinin raporunun ayrı ayrı kalemler halinde düzenlendiğinden hükme esas alınabilecek nitelikte olduğu..." gerekçe gösterilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 13.10.2021 tarihli ve 2020/73 Esas, 2021/1933 Karar sayılı kararı ile "...Tüm dosya içeriği, emsal ücret yazı cevapları, tanık anlatımları, yine davalı işverenlik aleyhine aynı unvan ile çalışan başka işçiler tarafından açılan ve Yargıtayca da onanarak kesinleşen davalarda mahkemelerce yapılan ücret değerlendirmeler ( Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 2014/25823 Esas ve 2014/40669 Karar sayılı ilamı ile onanan ... Anadolu 10. ... Mahkemesinin 2013/308 Esas 2014/245 Karar sayıl kararı, ) ve yine ... Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesinin 26/04/2018 günlü 2017/2984 Esas 2018/663 sayılı kararında da yine aynı şekilde davalı işverende yurt dışında kalıpçı ustası olarak çalışan davacının aylık ücretinin aylık net 1.200,00 USD olarak belirlenmiş olması da göz önüne alındığında davacının aylık ücreti ilişkin iddiasının dosya içeriği ile doğruladığı..." gerekçe gösterilerek davalı tarafın istinaf başvurusunun reddine, davacı tarafın istinaf başvurusunun ise kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 15.03.2022 tarihli ve 2021/13293 Esas, 2022/3412 Karar sayılı bozma ilâmında; "...davacı işçinin, aynı işyerinde çalışan dava dışı işçi tarafından davalı işveren aleyhine ... Anadolu 10. ... Mahkemesinin 2015/354 esas sayılı dosyası üzerinden açılan davada, talimat yoluyla Fatsa 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/253 talimat esaslı dosyasında tanık olarak dinlendiği sırada ücretinin 600,00 ABD Doları olduğunu beyan ettiği görülmektedir. Davacının, mahkeme huzurundaki beyanlarının kendisini bağlayıcı nitelikte olduğu ve buna göre ücretinin kabul edilenin aksine aylık net 600,00 ABD Doları olarak ispatlandığı..." gerekçesiyle temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılmasına karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile "...dosyadaki bilgi ve belgeler, Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda, davacının aylık ücretinin 600,00 USD olduğu anlaşılmakla, Dairemizce talep edilen ücret alacakları hesaplanarak, yapılan hesaplamalar doğrultusunda, davacı tarafın ıslah dilekçesi de dikkate alınarak..." davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde; davacının yapmış olduğu çalışmaların karşılığını işverenden eksiksiz olarak aldığını, davacının ücretinin ... sözleşmesinde belirlendiği gibi brüt 600 ABD Doları olduğunu, dinlenen davacı tanıklarının davalıya karşı işçilik alacağı davası açmış, birbirlerinin dosyalarında tanıklık yapan ve ortak menfaatleri olan husumetli tanıklar olduğunu beyanla kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık davacının ücretine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun'un (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4857 sayılı ... Kanunu'nun ilgili hükümleri.
3. Değerlendirme
1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
13.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.