3. Hukuk Dairesi 2017/4604 E. , 2019/888 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; davalının ...2. İcra Müdürlüğünün 2014/5500 E sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, ödeme emri tarafına tebliğ edilmeden takibe konu kira borcunu davalının banka hesabına ödediğini, kira borcunun ödendiğinin davalı tarafça icra dosyasına ve mahkemeye bildirilmediğini, tahliye davası açıldığını ve tahliye tehdidi altında olduğunu belirterek, icra dosyasında davalıya borçlu olmadığının tespiti ile takibin iptaline, dava değerinin %20"si oranında tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı; davacı hakkında ödenmeyen kira borçlarının tahsili amacıyla 16/09/2014 tarihinde icra takibi başlatıldığını ve ödeme emrinin 29/09/2014 tarihinde tebliğ edildiğini, icra takibi başlatıldıktan sonra davacının davalının banka hesabına 5.000,00 TL ödediğini, ancak davalının alacağın ferilerinden sorumlu olduğunu ve icra takibine sebebiyet verdiğini ileri sürerek, davanın reddi ile davacı aleyhine %20 inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece; davanın kabulüne, dava konusu olan ...2. İcra Müdürlüğünün 2014/5500 Esas sayılı takip dosyasına konu dava ve takip konusu 2014 yılı ağustos ve eylül ayına ait kira bedelinden dolayı 23/09/2014 tarihinde 5.000,00 TL ödeme yapıldığı tespit edildiğinden ödeme tarihi olan 23/09/2014 tarihi itibari ile davacının davalıya 5.000,00 TL borçlu olmadığının tespitine, koşulları bulunmadığından davacı tarafın tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-) Dava; davalı kiralayan tarafından davacı kiracı hakkında kira alacağının tahsilini teminen başlatılan icra takibi nedeniyle, borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Dava konusu ...2. İcra Müdürlüğünün 2014/5500 Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; alacaklısının iş bu davanın davalısı ..., borçlusunun iş bu davanın davacısı ... ...Elektrik Elektronik San. ve Tic. Ltd. Şti. ile ... olduğu, 5.000 TL asıl alacak, 21,58 TL işlemiş faizin tahsilinin talep edildiği, takibin sözlü kira sözleşmesi gereği ödenmeyen 2014 yılı ağustos ve eylül ayı kira bedelinin (2.500"er TL) olduğu, takibin 18/09/2014 tarihinde başlatıldığı, ödeme emrinin borçlu ... ...Elektrik Elektronik San. ve Tic. Ltd. Şti."ne 29/09/2014 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür.
Davacı tarafından dosyaya sunulan banka dekontundan, davacının 23/09/2014 tarihinde davalının banka hesabına 15.08.2014-15.09.2014-15.10.2014 dönem kirasına mahsuben 5.000,00 TL gönderdiği anlaşılmış olup, bu husus davalının da kabulündedir.
Davacı, icra takip dosyasına konu olan kira borcu nedeniyle 5000 TL ödeme yapıldığını belirterek, menfi tespit isteminde bulunmuş olup, 18/09/2014 tarihinde davacı aleyhine icra takibi başlatıldığı, takipten sonra davacı tarafından 23/09/2014 tarihinde davalının banka hesabına havale yapıldığı, mahkemece ödeme tarihi olan 23/09/2014 tarihi itibari ile davacının davalıya 5.000,00 TL borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş ise de, davacının işbu davayı açmakta hukuki yararı bulunmakla birlikte, aleyhinde başlatılmış bulunan icra takibinden sonra harici ödeme yapması nedeniyle ve hakkaniyet gereği yargılama giderlerinin davacı tarafa yükletilmesi gerekirken, davacı lehine yargılama gideri ve vekalet ücretine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Ne var ki, bu yanılgının düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden
hükmün düzeltilerek onanması HUMK 438 / 7. maddesi gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün 3. maddesindeki "davalıdan" ifadesinin hükümden çıkarılarak yerine “davacıdan" ifadesinin, 4.maddesinin hükümden çıkarılarak yerine "Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerine bırakılmasına" ifadesinin yazılmasına, 5.maddesinin hükümden çıkarılarak yerine "Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 750,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine" ifadesinin yazılması suretiyle hükmün davalı yararına düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 07/02/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.