3. Hukuk Dairesi 2017/5056 E. , 2019/934 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, dilekçesinde özetle; davalı ile kira sözleşmesi yapıldığını, 07/06/2005 tarihli sözleşmenin her kira yılı sonunda birer yıl uzayarak en son 07/06/2013"te tahliyeye ilişkin herhangi bir bildirim yapılmadığından bir yıl daha uzadığını, davalının 2013 yılının Ekim - Kasım - Aralık aylarına ilişkin kira bedellerini ödemediğini, mecurun anahtarının ... 18. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2013/49 D.İş sayılı dosyasında verilen karar uyarınca teslim edildiğini, ödenmeyen aylara ilişkin olarak icra takibi başladığını, kanunda öngörülen fesih sürelerine uyulmaksızın davalı kiracının sözleşmeyi tek taraflı olarak feshetmesinin mümkün olmadığını ve kira bedellerinden yasa gereği sorumlu olduğunu belirterek davalının icra takibine yaptığı itirazın iptali ile takibin devamı ile %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, cevap dilekçesinde özetle; kiracı olarak bulunduğu yeri Eylül ayında tahliye edeceğini sözlü olarak bildirdiğini, davacı anahtarı teslim almaya yanaşmadığından ... 43. Noterliğinin 03/10/2013 tarihli ihtarnamesini gönderdiklerini, davacının anahtarı teslim almaması üzerine ... 18. Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2013/149 D.İş Sayılı dosyasında verilen kararla tevdi mahalli tayin edildiğini ve 17/12/2013 tarihinde anahtarların mahkeme kasasına teslim edildiğini, dava konusu yerin 15 gün kadar kısa sürede kiraya verilecek durumda olmasına rağmen davacının uzun süre kiraya vermediğini, davacının talebinin haksız kazanç ve sebepsiz zenginleşme teşkil ettiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece; davalının, anahtarları tevdi mahalline teslim tarihi olan 17/12/2013 tarihine kadar olan kira alacağı ve işlemiş faizden ve bu kira bedelinin ödememesi nedeniyle sonraki kira bedellerinin muaccel olacağına dair sözleşmede bulunan cezai şart hükmü gereğince gelecek dönem kira bedelleri muaccel olmuş ise de TBK"nın 182/son maddesi gereğince bu cezai şart fahiş olduğundan akde aykırı davranılması yönünden doğan zarar ile cezai şartın tazmin ceza fonksiyonlarının dengeli olarak korunması prensipleri göz önünde bulundurularak cezai şartın mecurun kiraya verilebileceği iki aylık süre için uygulanması suretiyle iki aylık kira bedelinden sorumlu olacağı belirtilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafça temyiz edilmiştir.
Somut uyuşmazlık, erken tahliye nedeniyle davacının icra takibine konu ettiği kira alacaklarına itirazın iptali hususundadır. Taraflar arasında imzalanan kira sözleşmesi 07/06/2005 başlangıç tarihli olup bir yıl sürelidir. Sözleşmenin "hususi şartlar" başlıklı kısmının 8. maddesinde kiracının kiralananı boşaltmak istediği takdirde bir ay evvelinden mal sahibine ulaşacak şekilde bildirmek zorunda olduğu düzenlenmiştir. Davalı tarafça bu sözleşme hükmüne uygun davranılarak gönderilen ... 43. Noterliği 03/10/2013 tarihli 23275 yevmiye numaralı ihtarnamenin 11/11/2013"te tebliğ edildiği, anahtar teslimi için tevdi mahali tayinine ilişkin olarak verilen ... Sulh Hukuk Mahkemesi 2013/149 D.İş kararının ise davacıya 12/12/2013"te tebliğ edildiği ve anahtarların 17/12/2013"te mahkeme yazı işleri müdürlüğüne teslim edildiği anlaşılmıştır. Bu durumda ihtarname tebliği ile tahliye arasında sözleşmede öngörülen bir aylık süre tamamlandığından davalı, tahliye tarihine kadar kira alacağından sorumlu olup; davalının tahliye sonrası makul süre tazminatından yahut muacceliyet şartı doğrultusunda sonraki kira bedellerinden sorumlu olacağı düşünülemez. Bu durumda mahkemece, davalının yalnızca tahliye tarihine kadar mevcut ödenmemiş kira alacağından sorumlu olduğu gözetilerek bu miktarın tespiti ve bu miktar üzerinden itirazın iptaline karar verilmesi gerekirken, bilirkişi raporu ile taşınmazın yeniden kiraya verilebileceği makul süre tespit edilerek sözleşmedeki muacceliyet şartı cezai şart gibi değerlendirilerek tahliye sonrası 2 aylık kira bedelinden de sorumlu tutulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA, peşin alının temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 11.02.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.
A.K. / N.T.