Esas No: 2022/3226
Karar No: 2022/8486
Karar Tarihi: 29.06.2022
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/3226 Esas 2022/8486 Karar Sayılı İlamı
9. Hukuk Dairesi 2022/3226 E. , 2022/8486 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı işveren yanında 06.09.2011-11.06.2014 tarihleri arasında kesintisiz çalıştığını ancak davalı Kurum tarafından ihtarname gönderilerek işine son verildiğini, aylık ücretinin 2.300,00 TL olduğu, iş sözleşmesinin gerekçe gösterilmeden feshedildiğini, asıl işverenin Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü olduğunu, yüklenici firmanın ise diğer davalı olduğu, davacı işçinin 07.00 -19.00 saatleri arasında haftanın 6 günü çalıştığını, resmî ve dinî bayramlarda çalıştığını, son 11 günlük ücreti ile yıllık ücretli izin alacağının ödenmediğini, iş sözleşmesi haksız ve kötüniyetli olarak sona erdirilmesine rağmen ihbar tazminatı ve diğer alacaklarının ödenmediğini iddia ederek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, ücret, fazla çalışma ücreti, yıllık izin ücretinin davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalılar Cevabının Özeti:
Davalı Şirket vekilleri cevap dilekçesinde; alacakların zamanaşımına uğradığını, iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğini, davacının 2 gün üst üste işe gelmediğini, davacının Şirket bünyesinde 23.12.2013-11.06.2014 tarihleri arasında çalıştığını dolayısı ile kıdem tazminatına hak kazanamadığı, davacının ücretinin sürekli 2.300,00 TL’nin üzerinde ödendiğini, zira bu ödemelerde fazla çalışma ve diğer alacakların yer aldığını Ocak- Mart döneminde şantiyenin kapalı olduğunu beyan ederek davanın reddini istemiştir.
Diğer davalı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü vekili cevap dilekçesinde; davalı İdarenin asıl işveren sıfatının bulunmadığını, Kurumun ihale makamı olduğunu, husumetin kendilerine yöneltilemeyeceğini belirterek davanın reddi istenmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, kararın davalılar vekillerince temyizi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 13.01.2020 tarihli ve 2017/26618 Esas, 2020/32 Karar sayılı ilamı ile;
“… Açıklanan nedenlerle öncelikle, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda kabul edilen hizmet süresi boyunca davacının Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtlarına göre çalışması gözüken işyerlerine ait şirket unvanları, ortakları, işyeri bilgileri ile ticaret sicil kayıtları getirtilerek davalılar arasındaki hukuki ilişki belirlenmelidir.
Bundan sonra, davacının belirlenen hizmet süresince Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü'nün hangi ihale/ihaleleri kapsamında çalıştığı, davacının kapsamında çalıştığı ihale/ihalelerin Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü'nden hangi şirket/şirketler tarafından yüklenildiği, ihale yüklenicisi şirketlerin davalı şirketler olup olmadığı ile davalılar arasında davalıların sorumluluğunu gerektirecek hukuki bir ilişki bulunup bulunmadığı tespit edilmeli, ilgili işverenliklerle ilgili tüm ticaret sicil kayıtları ve mevcutsa aralarındaki ilişkiyi gösteren hizmet alım sözleşmesi ve ekleri gibi tespite dayanak yapılan belgeler dosya içerisinde alınmalı, ve gerekirse tanıklar yeniden dinlenerek fiili çalışma ve şirketler arasındaki bağ hususunda beyanları alınmalı, sonucuna ve tüm dosya kapsamına göre, deliller hep birlikte değerlendirilerek davalılar arasındaki ilişki, hüküm altına alınan alacaklardan sorumlu olup olmadıkları ve var ise sorumlu oldukları süre netleştirilmelidir…
… Tüm dosya kapsamında yapılan değerlendirmede, ihtarname içeriği de dikkate alındığında iş akdinin davacı tarafından haklı nedenle fesh edildiğinin dosya kapsamına daha uygun olduğu kabulü ile davacının ihbar tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerekmektedir. Yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir…
…Mahkemece davacının Haziran ayında fiilen çalıştığı 2 gün için ücret alacağı belirlenip hüküm altına alınması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir…” gerekçeleri ile İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozma ilâmına uyulmuş, davalı Devler Su İşleri genel Müdürlüğü asıl işveren, davalı şirketler ise alt işveren kabul edilerek dava konusu işçilik alacaklarından müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı, davalılar vekilleri süresinde temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1.Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, temyiz eden davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
2.Taraflar arasında davalılar arasındaki ilişkinin tespiti ve hüküm altına alacaklardan sorumlulukları bulunup bulunmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Somut uyuşmazlıkta, davacı iş makinesi operatörü olarak 06.09.2011-11.06.2014 tarihleri arasında kesintisiz çalıştığını, davalı Devlet Su İşleri 10. Bölge Müdürlüğünün asıl işveren olduğunu, diğer davalı şirketlerin ise alt işveren beyanla alacaklarının tahsilini talep etmiştir. Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtlarına göre davacının 06.09.2011-16.12.2011 tarihleri arasında ...- İnelsan İnş Ltd Şti, 17.12.2011-13.01.2012, 14.01.2012-24.01.2012 ve 25.01.2012-11.06.2012 tarihleri arasında...A.Ş., 12.06.2012-02.06.2013 tarihleri arasında ...- İnelsan İnş Ltd Şti, 03.06.2013- 14.08.2013 tarihleri arasında ... A.Ş –...A.Ş- ... Ltd Şti, 15.08.2013- 25.10.2013 tarihleri arasında ...- İnelsan İnş Ltd Şti, 26.10.2013-08.12.2013 tarihleri arasında ...Turizm Ltd Şti-...Ltd Şti, 09.12.2013 -22.12.2013 tarihleri arasında ...- İnelsan İnş Ltd Şti, 23.12.2013-11.06.2014 tarihleri arasında ise...AŞ - ... İş Ortaklığında çalışmasının bulunduğu anlaşılmaktadır.
Dairemizce, davalılar arasındaki hukuki ilişki konusunda yapılan araştırmanın eksik incelemeye dayandığı, davalılardan...Grup İnş. Taah. San. ve Tic. A.Ş. ve ... Müt. San. Tic. Ltd. Şti. Adi Ortaklığının davacının son işvereni olup olmadığı, bu adi ortaklık ile diğer davalı Şirketler arasındaki hukuki ilişkiyi gösterir sözleşme veya başkaca belgelerin dosya içinde yer almadığı, davacının hizmet döküm cetvelinde çalışması gözüken Şirketler ile Davalı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü arasında ne tür bir ilişkinin olduğu belli olmadığı, davalı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünün 2013-2014 tarihleri arasındaki ihale alım sözleşmesi dosya içerisinde bulunmayıp bu tarihlerde ihaleyi hangi Şirketin aldığının da belli olmadığı, Mahkemenin gerekli araştırmaları yaptıktan sonra davacının belirlenen hizmet süresince Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünün hangi ihale/ihaleleri kapsamında çalıştığı, davacının kapsamında çalıştığı ihale/ihalelerin Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünden hangi şirket/şirketler tarafından yüklenildiği, ihale yüklenicisi şirketlerin davalı Şirketler olup olmadığı ile Kurum ve şirketler arasında davalıların sorumluluğunu gerektirecek hukuki bir ilişki bulunup bulunmadığının tespit edilmesi, ilgili işverenlerle ilgili tüm ticaret sicil kayıtları ve mevcutsa aralarındaki ilişkiyi gösteren hizmet alım sözleşmesi ve ekleri gibi tespite dayanak yapılan belgelerin dosya içerisinde alınması ve gerekirse tanıklar yeniden dinlenerek fiili çalışma ve şirketler arasındaki bağ hususunda beyanları alınarak, sonucuna ve tüm dosya kapsamına göre deliller hep birlikte değerlendirilerek davalılar arasındaki ilişki, hüküm altına alınan alacaklardan sorumlu olup olmadıkları ve var ise sorumlu oldukları sürenin netleştirilmesi için İlk Derece Mahkemesi kararı bozulmuştur.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, davacının 06.09.2011 tarihinden itibaren asıl işveren davalı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü bünyesinde değişen alt işverenler nezdinde 11.06.2014 tarihine kadar kesintili olarak çalıştığı, davalılar Özaras AŞ ve İnelsan Ltd. Şti arasında organik bağ bulunduğu, son alt işvereninin davalı Özaras-... İş Ortaklığı olduğu, bu itibarla davalı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünün asıl işveren, hizmet alımı yapılan şirketlerin alt işveren konumunda olduğu gözetilerek dava konusu alacaklardan sorumlu tutulmuşlardır.
Dosya kapsamında bulunan Sosyal Güvenlik Kurumun kayıtlarına göre, dava konusu 06.09.2011-11.06.2014 tarihleri arasında davacının (Karayolları, Toki gibi) dava dışı başka asıl işverenliklerde çalışmasının bildirildiği, Mahkemece tüm çalışma süresi bakımından asıl işveren sayılan davalı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünde ise sadece 06.09.2011-16.12.2011 ve 03.06.2013-14.08.2013 tarihlerinde çalışmasının bildirildiği görülmektedir.
Gerek tarafların iddia ve savunmaları, gerekse dosya kapsamındaki hizmet döküm cetveli ile diğer deliller dikkate alındığında, davalı şirketler ile davalı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü arasındaki bağın yeterince araştırılmadığı ve taraflar arasındaki hukuki ilişkinin açıklığa kavuşturulmadığı anlaşılmaktadır. Salt ticaret sicil kayıtları ile sigorta kayıtlarından yola çıkılarak, davalı şirketler arasında organik bağ bulunduğu ve tüm çalışma döneminden davalı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü asıl işveren olarak sorumlu olduğu sonucuna varılması isabetli değildir.
Mahkemece, davacı asıl duruşmaya bizzat çağrılarak kendisine uyuşmazlık konusu dönemde çalıştığı işverenler sorulmalı, bu tarihler arasında davalı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğüne ait işyerinde çalışıp çalışmadığı açıklığa kavuşturulmalı, çalıştığını beyan etmesi hâlinde de hangi şirketin işçisi olarak çalıştığı sorularak işverenlerin isim ve unvanları ile çalışılan bölge ve projeler netleştirilmeli; buna göre bu şirketler ile DSİ arasındaki bağ açıklığa kavuşturulmalıdır.
Davacının kabul edilen hizmet süresi boyunca Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünün hangi ihale/ihaleleri kapsamında çalıştığı, davacının kapsamında çalıştığı ihale/ihaleleri Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü’nden hangi Şirket/Şirketler tarafından yüklenildiği, bu Şirketler ile davalılar arasında davalıların sorumluluğunu gerektirecek hukuki bir ilişki bulunup bulunmadığı tespit edilmeli, ilgili işverenliklerle ilgili tüm ticaret sicil kayıtları ve mevcutsa aralarındaki ilişkiyi gösteren hizmet alım sözleşmesi ve ekleri gibi tespite dayanak yapılan belgeler dosya içerisinde alınmalı, tanıklar yeniden dinlenerek fiili çalışma ve Şirketler arasındaki bağ hususunda beyanları alınmalı, sonucuna ve tüm dosya kapsamına göre, deliller hep birlikte değerlendirilerek davalılar arasındaki ilişki ve sorumlulukları netleştirilmelidir. Ayrıca yapılacak değerlendirmede, davalı Kurumun asıl işveren alt işveren ilişkisi bağlamında sorumluğunun kapsamı ile 4857 sayılı İş Kanunu'nun 36 ıncı maddesi bağlamında ihale makamı olması halinde sorumluluğunun kapsamının farklı olduğu gözden kaçırılmamalıdır.
Bu açıklamalara göre yapılacak araştırmaların sonuçları tüm dosya kapsamı ile birlikte değerlendirilerek öncelikle davacının davalı şirketler bünyesindeki çalışma süresi net bir şekilde belirlenmeli, bu çalışma dönemi içinde davalı ... bünyesindeki çalışma dönemi sınırlandırılmalı ve davalı Kurum ile diğer şirketler arasındaki ilişki açıklığa kavuşturulduktan sonra davalıların ve varsa davalı Kurumun sorumlu olduğu alacak miktarları belirlenmelidir.
SONUÇ:Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine 29.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.