21. Hukuk Dairesi 2015/22137 E. , 2017/858 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, murisinin iş kazası sonucu ölümünden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalılardan Ferya Tur. Tic. A.Ş. vekili tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan ve temyiz konusu hükme ilişkin dava, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 369. maddesinde sayılı ve sınırlı olarak gösterilen hallerden hiçbirine uymadığından Yargıtay incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteğin reddine karar verildikten sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
1-Dava, 05.05.2012 tarihli iş kazası sonucu vefat eden sigortalının hak sahibi eş ve çocuklarının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, Davalı Şirket yönünden, Davacı eş lehine 210.525,39 TL maddi ve 75.000 TL manevi, davacı çocukların her biri lehine 50.000 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsili ile davacılara verilmesine; Davalılar ..., ... ve ..."e karşı açılan davanın ise reddine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerin incelenmesinden; davacıların murisi sigortalının davalı şirket tarafından işletilen otelde elektirik teknisyeni olarak çalışırken, elektirik akımına kapılarak vefat ettiği, mahkemece itibar olunan 24.06.2014 tarihli heyet kusur raporunda işveren şirkete %75, kazalıya %25 kusur verilirken davalı ..., ... ve ..."e kusur atfedilemeyeceğinin belirtildiği, iş bu davalıların sanık olarak yargılandığı ...Asliye Ceza Mahkemesinin 2013/74 Esasında derdest kamu davasının bulunduğu anlaşılmıştır.
İnsan yaşamının kutsallığı çevresinde işveren, işyerinde işçilerin sağlığını ve iş güvenliğini sağlamak için gerekli olanı yapmak ve bu husustaki şartları sağlamak ve araçları noksansız bulundurmakla yükümlü olduğu İş Kanununun 77.maddesinin açık buyruğudur. Öte yandan Borçlar Kanunu"nun 74. maddesi ve yerleşik yargıtay uygulamasına göre; hukuk hâkimi,ceza davasındaki kusur oranlan bağlı değilse de, kesinleşen ceza mahkemesi kararıyla saptanmış maddi olgularla bağlıdır.
Bu açıklamalar doğrultusunda yapılacak iş; davalı ..., ... ve ..."in sanık olarak yargılandığı Ceza Dava dosyası iş bu dava dosyası arasına getirtilerek, ceza dosyasında alınan kusur raporları ile taraf itirazları da dikkate alınmak suretiyle, dosyanın alanında uzman 3 kişilik iş güvenliği uzmanı bilirkişi heyetine incelettirerek hakkında dava reddolan bu davalıların sorumluluklarının bulunup bulunmadığının değerlendirilmesi suretiyle sonucuna göre bir karar verilmesiyken; yetersiz raporu hükme esas alarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmayıp bozma sebebidir.
2- Aynı zamanda taraflar arasında maddi tazminatın hesaplanmasında esas alınan ücret konusunda da uyuşmazlık bulunduğu anlaşılmaktadır. İş kazası sonucu sürekli iş göremezlik nedeniyle sigortalının maddi tazminatının hesaplanmasında, gerçek ücretin esas alınması koşuldur. Çalışma yaşamında daha az vergi ya da sigorta pirimi ödenmesi amacıyla zaman zaman iş sözleşmesi veya ücret bordrolarında gösterilen ücretlerin gerçeği yansıtmadığı görülmektedir. Öte yandan, gerçek ücretin ise; işçinin kıdemi ve yaptığı işin özelliği ve niteliğine göre işçiye ödenmesi gereken ücret olduğu Yargıtay’ın yerleşmiş görüşlerindendir. Bu durumda gerçek ücretin tespiti önem kazanır.
Somut olayda, davacının elektirik teknisyeni olarak çalıştığı konusunda uyuşmazlık bulunmadığı, ancak mahkemece davacının sendikalı işçi olup olmadığı açıklığa kavuşturulmadan, Enerjisen tarafından bildirilen asgari ücretin 2,92 katı üzerinden yapılan hesabın hükme esas alınarak maddi zararın belirlendiği, ücret konusunda gerekli araştırma yapılmadığı anlaşılmaktadır.
Hakkaniyete uygun maddi tazminatın hesabı için mahkemece yapılacak iş, davacının yaşı, sendikalı işçi olup, olmadığı da dikkate alınarak, TÜİK’dan, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile ilgili Meslek Odalarından elektirik teknisyeni olan bir işçinin alabileceği emsal ücretin sorularak kazalı işçinin gerçek ücretinin tereddütsüz olarak belirlemek, aynı zamanda kazalı işçi için kuruma bildirilen prime esas kazancın asgari ücretin 1,23 katı olduğu, bu miktarın altında ücretin belirlenemeyeceği de göz önünde bulundurularak, emsal ücret dikkate alınmak suretiyle madddi zararı hesaplatmak, davacı tarafın temyizi olmadığı gözetilerek usuli kazanılmış hakları da gözeterek sonucuna göre bir karar vermekten ibarettir.
Mahkemece bu açıklamalara aykırı olarak maddi tazminatın hesabında esas alınan ücretin hatalı olarak tespit edilerek hesap raporun hükme esas alınması da bozma sebebidir.
O halde, davalı şirket vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve temyiz itirazlarının sair yönleri incelenmeksizin hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 13.02.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.