3. Hukuk Dairesi 2020/5046 E. , 2021/4187 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; avukat olduğunu, davalıyı ... Anadolu 21. İcra Müdürlüğü’nün 2013/13978, ... Anadolu 8. İcra Müdürlüğü’nün 2013/1670 ve ... Anadolu 16. icra Müdürlüğü’nün 2013/1369 Esas sayılı icra dosyalarında temsil ettiğini, davalı ile aralarındaki 14.08.2014 tarihli anlaşma ile ... Anadolu 21. İcra Müdürlüğü’nün 2013/13978 Esas sayılı dosyasına para yatması durumunda kendisinin kanuni vekalet ücretleri ile kendisi tarafından yapılan masrafların mahsup edilmesi ve bakiye miktarın davalıya ödenmesi hususunda mutabakat sağlandığını, davalının anlaşmaya aykırı davranarak ... Anadolu 21. İcra Müdürlüğü’nün 2013/13978 Esas sayılı dosyasına yatan paranın kendi hesabına gönderilmesini talep ettiğini, davalının vekalet ücreti olarak sadece 4.955,00 TL ödediğini, bakiye ücretin ödenmesi amacıyla davalıya ihtar gönderdiğini, davalının ihtara cevap vermeyerek herhangi bir ödeme yapmaması üzerine vekillik görevinden istifa ettiğini, ardından vekalet ücreti alacağının tahsili amacıyla ... Anadolu 19. İcra Müdürlüğü’nün 2014/19233 Esas sayılı dosyasında davalı aleyhine icra takibi başlattığını, davalının takibe itiraz ederek icra takibini durdurduğunu, borçlunun itirazının haksız ve dayanaktan yoksun olduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile davalı aleyhine inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı; davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, yargı yeri belirlenmesine ilişkin Yargıtay kararına uyularak davanın kabulü ile davalının ... Anadolu 19. İcra Müdürlüğü’nün 2014/19233 Esas sayılı dosyasında yaptığı itirazın iptaline, asıl alacak üzerinden hesaplanan 2.466,84 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline, karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dava, vekalet ilişkisinden kaynaklı alacak istemine dayalı olarak başlatılan takibe vaki itirazın iptali davasıdır. Davacı, davalının aralarındaki 14.08.2014 tarihli anlaşmaya aykırı olarak ... Anadolu 21. İcra Müdürlüğü’nün 2013/13978 Esas sayılı dosyasında yatan paranın tamamını kendi hesabına gönderdiğini, kendisine gönderdiği ihtarnameye rağmen vekalet ücretini ödemediğini, bunun üzerine vekillik görevinden istifa ettiğini ileri sürerek, vekalet ücretinin tahsili amacıyla başlatılan takibe itirazın iptalini istemiş; davalı, anılan icra dosyası kapsamında borcun tamamen ödenmediğini, yapılan ödemeyle orantılı şekilde vekalet ücretini davacıya ödediğini, icra dosyalarında tahsilatların Av. ... tarafından gerçekleştirilmesi sebebiyle bu avukata ödeme yapıldığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiş, Mahkemece, davalı tarafça icra dosyasına yatan paranın bizzat talep açarak paranın kendi hesabına yatırılmasını sağladığı, davacıya herhangi bir ödeme yaptığına dair belge sunmadığı gerekçesiyle davacının takibe konu icra dosyaları kapsamında, takip talebinde belirtilen miktarlar kadar vekalet ücreti alacağının bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosya kapsamından, davalının vekili olan davacıya verdiği 14.08.2014 tarihli yazılı talimatı ile ... Anadolu 21. İcra Müdürlüğü’nün dosyasına herhangi bir para yatması halinde davacının kanuni vekalet ücretini ve yapmış olduğu masrafları mahsup ederek bakiyesini kendisine ödemesini talep ettiği, ayrıca yapılan kesintilerden sonra net alacağının bir bölümünü diğer icra dosyalarında tahsil etmesi sebebiyle herhangi bir alacağının kalmayacağını beyan ettiği, ... Anadolu 21. İcra Müdürlüğü’nün 2013/13978 Esas sayılı dosyasına dosya borçlusu tarafından 15.08.2014 tarihinde 29.100 TL para yatırıldığı, icra müdürlüğünün 18.08.2014 tarihli tensip tutanağında belirttiği üzere davalı asilin icra dosyasına yatan paranın belirttiği hesaba gönderilmesini talep etmesi üzerine paranın ilgili hesaba gönderildiği anlaşılmaktadır. Bunun üzerine davacı avukat, davalıya gönderdiği 20.08.2014 tarihli ihtarname ile 14.08.2011 tarihli anlaşmaya aykırı olarak tahsil edilen vekalet ücretinin ödenmesini talep etmiş, ardından takip ettiği dosyalardan 18.09.2014 tarihli dilekçesi ile istifa etmiştir. Davalının, 14.08.2014 tarihli talimatına ve taahhüdüne aykırı olarak anılan icra dosyasına yapılan ödemenin tamamını, davacının kanuni vekalet ücretini ödemeden kendi hesabına aktardığı, davacının 27.08.2014 tarihinde tebliğ edilen ihtarnameye rağmen vekalet ücret alacağını ödemediği dikkate alındığında, davacının istifası haklı nedene dayanmaktadır. Avukatın haklı olarak vekillikten istifa etmesi halinde de, işe devam etme olanağı mevcut olmadığından, avukat, haklı istifa tarihi itibariyle muaccel olan vekalet ücreti alacağının ödetilmesini talep edebilir. Öte yandan, vekalet ilişkisi bir bütün olup, vekaletten azil gibi, istifa da, taraflar arasındaki tüm dava ve takiplere sirayet eder. Zira, azil ve istifa ile birlikte vekalet akdinin en önemli unsurlarından olan “güven ilişkisi” de sona ermektedir. Avukatlık Kanununun 173/1. maddesinde “Sözleşmede aksine bir hüküm yoksa, kararlaştırılan avukatlık ücreti yalnızca avukatın üzerine almış olduğu işin karşılığı olup, mukabil dava, bağlantı ve ilişki bulunsa bile başka dava ve icra kovuşturmaları veya her türlü hukuki yardımlar ayrı ücrete tabidir.” hükmü mevcuttur.
Taraflar arasında vekalet ücret ücret anlaşmasının bulunmaması sebebiyle davacının vekalet ücretinin Avukatlık Kanunu’nun 164. maddesinin dördüncü fıkrasında göre belirlenmesi gerekmektedir. Anılan maddede ise avukatlık ücretinin kararlaştırılmamış olduğu veya taraflar arasında yazılı ücret sözleşmesinin bulunmadığı yahut ücret sözleşmesinin belirgin olmadığı veya tartışmalı olduğu veya ücret sözleşmesinin ücrete ilişkin hükmünün geçersiz sayıldığı hallerde, değeri para ile ölçülebilen dava ve işlerde asgari ücret tarifelerinin altında olmamak koşuluyla ücret itirazlarının incelemeye yetkili merci tarafından davanın kazanılan bölümü için avukatın emeğine göre ilamın kesinleştiği tarihteki müddeabihin değerinin yüzde onu ile yüzde yirmisi arasındaki bir miktar avukatlık ücreti olarak belirleneceği, değeri para ile ölçülemeyen dava ve işlerde ise avukatlık asgari ücret tarifesi uygulanacağı belirtilmiştir. Bu durumda, değeri para ile ölçülebilen dava ve işlerde asgari ücret tarifelerinin altında olmamak koşuluyla davanın kazanılan bölümü için avukatın emeğine göre ilamın kesinleştiği tarihteki müddeabihin değerinin yüzde onu ile yüzde yirmisi arasındaki bir miktarın avukatlık ücreti olarak belirlenmesi gerekecektir.
O halde mahkemece, dava konusu takibe konu icra dosyaları kapsamında Avukatlık Kanunu’nun 164. maddesi kapsamında değerlendirme yapılarak, gerektiğinde konusunda uzman bilirkişi ya da bilirkişi kurulundan, taraf, mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli rapor alınmak suretiyle davacının vekalet ücret alacağı belirlenerek bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde bir inceleme yapılmaksızın doğrudan davacının takip talebinde talep ettiği vekalet ücreti alacağı kabul edilerek, eksik inceleme ile karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
2- Bozma nedenine göre davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA, 2. bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nın geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nın 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 15/04/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.