Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/7237
Karar No: 2022/8029
Karar Tarihi: 20.06.2022

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/7237 Esas 2022/8029 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2022/7237 E.  ,  2022/8029 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

    DAVA TÜRÜ : KURUM İŞLEMİNİN İPTALİ

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti
    Davacı vekili; ... ... Bölge Müdürlüğü tarafından tebliğe gönderilen 30.11.2010 tarihli GK/58-OB/47 sayılı raporda, müvekkili Şirket ile alt işveren Şirketler arasında kurulan asıl işveren alt işverenlik ilişkisinin 4857 sayılı İş Kanunu’nun (4857 sayılı Kanun) 2 nci maddesi ile Alt İşverenlik Yönetmeliği'ne aykırı olarak muvazaalı olduğunun tespit edildiğini, ancak rapordaki bu tespitin haksız ve hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek raporun iptaline karar verilmesini talep etmiştir.

    Davalı Cevabının Özeti
    Davalı, davaya cevap vermemiştir.

    Mahkeme Kararının Özeti
    Mahkemenin 30.05.2018 tarihli ve 2017/6 Esas, 2018/468 Karar sayılı kararı ile toplanan delillere ve aldırılan bilirkişi raporuna dayanılarak davacı tarafından yapılan hizmet alım sözleşmelerinin muvazaalı olmadığı gerekçesiyle dava kabul edilerek ... İş Teftiş Kurulu Başkanlığının 30.11.2010 tarihli GK/58 – OB/47 sayılı raporunun iptaline karar verilmiştir.

    İlk Bozma Kararı
    Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararının davalı vekili tarafından temyizi üzerine kararın; Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 21.11.2018 tarihli ve 2018/14899 Esas, 2018/25034 Karar sayılı kararı ile hak düşürücü süre içerisinde açılmayan davanın reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.

    Direnme Kararı
    Mahkemenin 13.02.2019 tarihli ve 2019/2 Esas, 2019/111 Karar sayılı kararı ile davanın hak düşürücü süre içinde açılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi gerektiği belirtilerek bozma kararı verilmiş ise de Yargıtay(Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 21.11.2018 tarihli ve 2018/14899 E., 2018/25034 K. sayılı kararının maddi hataya dayalı olduğu, raporun davacı işverene tebliğ tarihinin 22.12.2010 değil 29.12.2010 olduğu, buna göre davanın süresinde açılmış olduğu gerekçesiyle Mahkemenin 30.05.2018 tarihli ve 2017/6 Esas, 2018/468 Karar sayılı kararında direnilmesine karar verilmiştir.

    İkinci Bozma Kararı
    Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararının davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 18.06.2019 tarihli ve 2019/3640 Esas, 2019/13269 Karar sayılı kararı ile Dairenin 21.11.2018 tarihli ve 2018/14899 E., 2018/25034 K. sayılı kararının maddi hataya dayalı olduğu gerekçesiyle ortadan kaldırılmasına karar verilmiş ve kararın; iş müfettişi raporuna konu hizmet alım sözleşmeleri ve tüm eklerinin eksiksiz şekilde dosyaya kazandırıldıktan sonra, elektrik mühendisi, makine mühendisi ve endüstri mühendisi bilirkişilerden oluşturulacak üç kişilik bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif icra edilmesi suretiyle inceleme ve değerlendirme yapılması gerektiği gerekçeleriyle bozulmasına karar verilmiştir.

    Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
    Mahkemece bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonunda yukarıda tarih ve sayısı belirtilen karar ile bakım onarım işlerinin, idari bina temizlik işlerinin ve teknolojik uzmanlık gerektiren işlerin açıkça alt işverene verilmesinin mümkün olduğunun tespit edildiği, dosya kapsamı ve 02.04.2021 tarihli bilirkişi raporuna göre iptali istenen Teftiş Kurulu raporuna istinaden tamamı bakımından alt işverene verilmesinin muvazaalı olduğu tespit edilmiş ise de yapılan işlerin uzmanlık gerektiren bakım işi, teknolojik bakım işi ve temizlik işi olduğu anlaşılmakla; rapor ile de sabit hâle geldiği üzere bakım onarım ve idari bina temizlik işlerinin alt işverene verilmesinin mümkün olduğu, yapılan işin mahiyeti gereği temizlik işlerinin de alt işverene verilmesinde kanuna aykırılık bulunmadığı, 02.04.2021 tarihli bilirkişi raporunun olaya uygun olduğu, davacının yapmış olduğu sözleşmelerde muvazaa olmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne ve ... İş Teftiş Kurulu Başkanlığının 30/11/2020 tarihli GK/58- OB/47 sayılı raporunun iptaline karar verilmiştir.

    Temyiz
    Karar, süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.

    Gerekçe
    Somut uyuşmazlıkta, Elektrik Üretim A.Ş. Afşin...Termik Santrali İşletme Müdürlüğünde yapılan teftiş sonunda ... İş Teftiş Kurulu tarafından hazırlanan 30.11.2010 tarihli GK/58-OB/47 sayılı raporun iptali istemi ile 04.01.2011 tarihinde dava açılmıştır. Sözü edilen raporda, dava dışı ...İnş. Tic. San. Ltd. Şti. ile yapılan bakım onarım işine yönelik, aynı Şirket ile yapılan teknik temizlik işine yönelik ve dava dışı Teknolojik ... San Ltd. Şti. ile yapılan santral sahası temizlik işine ilişkin hizmet alım sözleşmeleri ile 4857 sayılı Kanun’un 2 nci maddesine göre asıl-alt işveren ilişkisinin geçerli şekilde kurulması için gerekli “işyerinde yapılan işin yardımcı işlerinde veya asıl işin bir bölümünde işletmenin ve işin gereği ile teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren işler” sınırının aşılarak asıl işin bölündüğü gerekçesiyle bu hizmet alım sözleşmelerinin muvazaalı olduğu kabul edilmiştir.

    Açıklanan hizmet alım sözleşmelerinin düzenleniş tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan 4628 sayılı Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunun Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun'un (4628 sayılı Kanun) 15 inci maddesine 09.07.2008 tarihinde 5784 sayılı Kanun'un 5 inci maddesiyle eklenen ve 26.07.2008 tarihinde yürürlüğe giren fıkrası; "Elektrik enerjisi üretim, iletim ve dağıtım faaliyeti gösteren kamu tüzel kişileri, gerekli hallerde üretim, iletim ve dağıtım tesislerinin işletilmesi ve bakım onarım işlerini tabi oldukları ihale mevzuatı çerçevesinde hizmet alınması yoluyla yaptırabilirler” şeklindedir.

    Elektrik Üretim A.Ş.'nin 27.07.2006 tarihli ve 26241 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Ana Statü'sünde Şirketin amacı, "kamu yararını gözeterek, karlılık ve verimlilik ilkeleri çerçevesinde, güvenli sürekli, kaliteli, verimli, düşük maliyetli, çevreyi gözetir elektrik enerjisi üretimi ve satışı faaliyetinde bulunmak" olarak belirtilmiştir. "Şirketin amaç ve faaliyetleri” başlığı altında ise Şirketin amaç ve faaliyetleri; "İlgili mevzuat hükümleri çerçevesinde üretim tesislerinde elektrik enerjisi üretmek", "Üretim tesislerinin işletilmesi ve kurulmasında diğer gerçek ve tüzel kişilerden bu konulara ilişkin hizmet almak", "Elektrik üretimi için gereken her türlü etüt ve projeler ile inşaat ve tesisleri yapmak, yaptırmak ve söz konusu tesislerin proje, tesis ve işletme aşamalarında ülkemiz çevre mevzuatına uygun olmasını sağlamak amacıyla gerekli her türlü önlemleri almak ve kendi paylarına düşen hukuki ve mali sorumluluk, ilgili şirket veya kuruluşlarda kalmak üzere aldırmak","Üretim tesislerinin yapılması, bakımı ve onarımı, rehabilitasyonu, işletilmesi ve genişletilmesi ile ilgili her türlü mal ve hizmetleri yurt içinden ve/veya yurt dışından tedarik etmek", "Amaç ve faaliyet konuları ile ilgili olarak ve sahip olduğu imkanlar kullanılarak bedeli mukabilinde, gerektiğinde araç ve gereç kiraya vermek ya da üçüncü şahıslardan kiralamak", "Elektrik üretiminde kullanılacak maden tesislerini kurmak, kurdurmak, işletmek veya hizmet alımı yoluyla işlettirmek", "İlgili mevzuatta tanınan tüm hak ve yetkilerle faaliyette bulunmak", "Mevzuat hükümleri, çerçevesindeki diğer görevleri yapmak" olarak açıklanmıştır.

    Hizmet alım sözleşmelerinin düzenleniş tarihlerine göre yukarıda açıklanan mevzuat doğrultusunda ve dosya kapsamında toplanan delillere göre değerlendirme yapıldığında; iptal istemine konu teftiş raporunda muvazaalı olduğu kabul edilen hizmet alım sözleşmelerinin 4628 sayılı Kanun gereği "verilmesi gerekli" ve "üretim, iletim ve dağıtım tesislerinin işletilmesi ve bakım onarım işleri” kapsamında olduğu, alt işverenler ile yapılan hizmet alım sözleşmelerinin kanuni yetkiye uygun olarak yapıldığı, bu bağlamda 4857 sayılı Kanun’da öngörülen “işletmenin ve işin gereği ile teknolojik uzmanlık gerektiren iş” ve Alt İşverenlik Yönetmeliği'nde yer alan "mal veya hizmet üretiminin zorunlu unsurlarından olan, işin niteliği gereği işletmenin kendi uzmanlığı dışında ayrı bir uzmanlık gerektiren iş" şartı sınırlandırmasının aranamayacağı, sözleşmelerin geçerli olduğu kanısına varılmıştır.

    Bir an için hizmet alım yolu ile gördürülen temizlik işlerinin teknik temizlik olmadığı değerlendirilse dahi bu durumda verilen iş, yardımcı iş niteliğinde olacağından 4857 sayılı Kanun’un 2 nci maddesine uygun bir asıl-alt işveren ilişkisinin kurulduğunun kabulünde aykırı bir yön olmayacaktır.



    Dosya içeriğine göre hizmet alım sözleşmeleri ile fiilen alt işverene verilen işin kapsamı dışında işçi çalıştırıldığı da iddia ve ispat olunmamıştır.

    Şu durumda, 30.11.2010 tarihli ve GK/58-OB/47 sayılı rapor ile muvazaaya dayandığı kabul edilen hizmet alım sözleşmeleri bakımından usul ve kanuna uygun şekilde asıl-alt işveren ilişkisinin kurulduğunun kabulü gerekir.

    Davalı vekili temyiz dilekçesinde, emsal yargı kararları olduğunu savunarak kararın bozulmasını istemiş ise de dilekçede sözü edilen Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 18.04.2018 tarihli ve 2016/174 Esas ve 2018/861 Karar sayılı kararının; 30.11.2010 tarihli ve GK/58-OB/47 sayılı iptali istenilen rapora konu hizmet alım sözleşmelerine ilişkin olmadığı, dava dışı alt işverenin farklı olduğu, bu durumda eldeki uyuşmazlık bakımından emsal bir yargı kararı olduğundan söz edilemeyeceği sonucuna ulaşılmıştır. Açıklanan sebeple, teftiş raporuna konu hizmet alım sözleşmeleri bakımından muvazaa denetiminin ayrıca ve belirtilen Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararından bağımsız olarak yukarıda açıklanan şekilde yapılması gerektiği açıktır.

    Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve özellikle somut olayın özelliğine göre Mahkemece kendi içinde çelişkili ve dosya içeriğine uygun olmayan gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmiş olması hatalı ise de karar sonucu itibarıyla doğru olduğundan davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle sonucu itibariyla usul ve kanuna uygun olan hükmün yukarıda açıklanan gerekçe ile ONANMASINA, davalı ... harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına 20.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.













    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi