Esas No: 2022/7409
Karar No: 2022/8032
Karar Tarihi: 20.06.2022
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/7409 Esas 2022/8032 Karar Sayılı İlamı
9. Hukuk Dairesi 2022/7409 E. , 2022/8032 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen tespit alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili, müvekkilinin davalı Belediyenin toplu taşıma araçlarında şoför olarak kesintisiz çalıştığını, davacının çalıştığı işin organizasyonunun tamamen davalının kontrol ve idaresinde yürütüldüğünü, davacının davalı işyerinde örgütlü ve yetkili olan ... Sendikasına üye olduğunu, fakat muvazaalı bir biçimde yüklenici firmaların işçisi olarak gösterildiğinden hak ettiği ücretlerin ödenmediğini ileri sürerek eksik ödenen fark ücret alacağı, ilave tediye alacağı, bilet prim alacağı, ikramiye alacağı, fazla çalışma ücreti alacağı, fark yol parası, fark ulusal bayram genel tatil alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili, taleplerin zamanaşımına uğradığını, davacının yüklenici firma işçisi olduğunu, bu nedenle davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, 5393 sayılı Belediye Kanunu ’nun (5393 sayılı Kanun) 14 üncü maddesinde ulaşım hizmetinin belediyelerin görev ve sorumlulukları arasında sayıldığını, birçok hizmette taşeron firmalar ile alt işveren ilişkisi kurulduğunu, yapılan alt işveren ilişkisinin kanunen geçerli olduğunu, davacının muvazaa iddiasının hukuka aykırı olduğunu, alt işveren ile 5393 sayılı Kanun çerçevesinde hukuki ve kanuni bir alt işveren asıl işveren ilişkisi kurulduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 05.12.2019 tarihli ve 2018/890 Esas, 2019/1137 Karar sayılı kararıyla; toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
... Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesinin 24.06.2020 tarihli ve 2020/762 Esas, 2020/555 Karar sayılı kararıyla; İlk Derece Mahkemesince yapılan değerlendirmeye göre İlk Derece Mahkemesi kararı yerinde bulunarak istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 14.01.2021 tarihli ve 2020/6653 Esas, 2021/996 Karar sayılı ilâmı ile davalı tarafın diğer itirazları yerinde görülmeyerek, davacının muvazaalı çalıştığı kabul edilen 11.11.2013 - 09.01.2018 tarihleri arasında yapılan ihaleler kendi içerisinde değerlendirildiğinde; anılan dönem yönünden muvazaa kabulünde isabetsizlik bulunmadığı ancak 10.01.2018 - 01.10.2018 tarihleri arasındaki dönem yönünden muvazaalı ilişki bulunmadığından hesaplamalarda bu durumun gözetilmesi gerektiği, toplu iş sözleşmesinden yararlanma konusunda ise 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun (6356 sayılı Kanun) 39 uncu maddesi değerlendirilmek suretiyle davacının üyeliğinin hangi tarihte davalı Belediyeye bildirildiği ve toplu iş sözleşmelerinden hangi tarih itibarı ile faydalanabileceği belirlenerek fark ücret talepleriyle ilgili karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle karar bozulmuştur.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bozma ilâmına uyulmuş, davacının sendika üyeliğine dair davalı Belediyeye bildirimin bulunmadığı belirlendikten sonra bilirkişiden ek rapor alınmış ve davacının üyeliğinden sonra imzalanan toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre fark alacaklar belirlenerek bozma ilâmında belirtilen 10.01.2018 - 01.10.2018 tarihler de dışlanmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davalı vekili temyiz dilekçesinde; davacının kendi işçileri olmadığını, muvazaa kabulünün hatalı olduğunu, toplu iş sözleşmesinden yararlanamayacağını, ilave tediye hakkı da olmadığını belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Bozma kapsamı ile temyiz nedenlerine göre uyuşmazlık, davacının davalı işyerinde uygulanan toplu iş sözleşmesinden yararlanıp yararlanmayacağına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 19 uncu maddesi, 6356 sayılı Kanun'un 39 uncu maddesi.
3. Değerlendirme
1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Yukarıda açıklanan ve Mahkemece uyulmasına karar verilen bozma ilâmının (3) numaralı bendinde davacının davalı işyerinde uygulanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabilmesi için üyeliğin davalı Belediyeye bildirilmesi gerektiği açıklanmıştır. Yapılan araştırmada davacının sendika üyeliğinin davalı Belediyeye bildirilmediği anlaşılmış olup bu hâlde uyulan bozma ilâmının gereği olarak davacının toplu iş sözleşmesinden yararlanamayacağı gözetilerek sonuca gidilmesi gerekirken davacının sendika üyeliğinden sonra imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanacağının kabulü hatalıdır.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,
Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
20.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.