Esas No: 2022/6931
Karar No: 2022/8071
Karar Tarihi: 20.06.2022
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/6931 Esas 2022/8071 Karar Sayılı İlamı
9. Hukuk Dairesi 2022/6931 E. , 2022/8071 K."İçtihat Metni"
BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : ... 30. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ... 58. İş Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının hizmet alımı sözleşmesi kapsamında alt işveren nezdinde çalışmakta iken 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin (375 sayılı KHK) geçici 23 üncü maddesi kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçtiğini, davalı Bakanlık bünyesine geçtikten sonra davacının ücretinin asgari ücretin %36 fazlası olarak belirlendiğini, sürekli işçi kadrosuna geçtiği tarihte uygulanan hizmet alım sözleşmesinde de davacının ücretinin, asgari ücretin %36 fazlası olarak belirleneceğinin hüküm altına alındığını, ancak geçiş sonrası 01.01.2019 tarihinden itibaren asgari ücretin katı üzerine zam yapılması gerekirken sadece Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca yayımlanan 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Geçici 23. Maddesi Uyarınca İdarelerce Sürekli İşçi Kadrosuna Geçirilen İşçilerin Ücret ile Diğer Mali ve Sosyal Haklarının Belirlenmesinde Esas Alınacak Toplu İş Sözleşmesi'nde belirlenen %4 zam uygulandığını ve devamında da bu uygulamaya devam edilmesi nedeniyle davacının ücretinin ve ücrete bağlı ödemelerinin eksik yapıldığını ileri sürerek; ücret, ikramiye, ilave tediye, ulusal bayram ve genel tatil ile fazla çalışma ücreti fark alacaklarının faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; alacakların zamanaşımına uğradığını, 375 sayılı KHK'nın geçici 23 üncü maddesi uyarınca geçişten önce alt işveren işçilerini kapsayan Yüksek Hakem Kurulu tarafından bağıtlanan ve süresi en son sona erecek toplu iş sözleşmesinin idarelerce sürekli işçi kadrosuna geçirilenlerin ücret ve diğer mali haklarının düzenlenmesinde esas alınması gerektiğini, bu çerçevede 31.10.2020 tarihine kadar bu doğrultuda uygulama yapılarak 02.04.2018 tarihi itibarıyla %4 zam yapılarak işlem yapıldığını, davacının ücretinin 2019 yılı asgari ücret seviyesine çekilerek bu ücrete %4 zam uygulanmasının söz konusu olmadığını, 31.12.2018 tarihindeki ücretine %4 zam yapıldığını ve davacının ücret farkının bulunmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile toplanan kanıtlara ve aldırılan bilirkişi raporuna dayanılarak davacının kadroya geçiş tarihinden itibaren ücretinin eksik ödendiği gerekçesiyle fark fazla çalışma ücreti ile fark ücret alacağı, ikramiye, ilave tediye alacağı farkı istemlerinin kabulüne, fark ulusal bayram ve genel tatil ücreti isteminin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (696 sayılı KHK) ile değişik 375 sayılı KHK'nın geçici 23 üncü maddesi uyarınca ücretlerin eksiksiz ödendiğini, davacının ücretinde indirime gidilmediğini, davacının daha fazla ücret alması gerektiğine ilişkin iddiasının dayanaksız olduğunu, davacının 2018 yılı ücretinin korunarak bu ücrete %4 oranında zam yapıldığını ve ücret farkına hak kazanmadığını, hükmedilen faiz türü, başlangıcı ve miktarının da hatalı olduğunu ileri sürmüştür.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;
"...
Taraflar arasında, 696 Sayılı KHK'nın 127 maddesi kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçinin talep ettiği ücret, ilave tediye, ikramiye farkı alacağına hak kazanıp kazanmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Davacı davalı Bakanlığa bağlı davalı Bakanlığa bağlı Zeynep Kamil Kadın ve Çocuk Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde hizmet yüklenen firmalar nezdinde çalışmaktayken 02.04.2018 tarihinde 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna ataması yapılmıştır. Dava tarihine kadar davalı nezdinde çalışması devam etmektedir.
Davacı ile davalı ... arasında akdedilen sözleşmenin yedince maddesinde "...İş bu sözleşme süresince işçiye her ay brüt asgari ücretin %36 fazlası üzerinden günlük ödeme yapılır." şeklinde taraflarca artış oranının açıkça belirlendiği tespit edilmektedir.
375 sayılı KHK'nın Geçici 23. Maddesinin 6. Fıkrasında geçişten önce alt işveren işçileri kapsayan Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve süresi sona erecek toplu iş sözleşmesinin anılan madde kapsamında yer alan idarelerce sürekli işçi kadrosuna geçirilecek işçilerin ücreti ile diğer mali ve sosyal haklarının belirlenmesinde esas alınacağının düzenlendiği, geçiş işlemleri tamamlanan işçilere idarelerce uygulanmak üzere Yüksek Hakem Kurulu tarafından karar bağlanan ve 31.10.2020 tarihine kadar uygulanacak olan TİS'in ücret ve mali ve sosyal haklara ilişkin hükümleri başlıklı metin içinde maddede belirtilen tarihler arası o tarihte almakta oldukları günlük çıplak ücretlerine aynı tarihten itibaren % 4 oranında zam yapıldığının düzenlendiği anlaşılmaktadır.
Belirtilen düzenlemeler uyarınca davacının sözleşmede belirlenen ücretine ek olarak TİS zamlarının uygulanması gerektiği belirlenmiştir. Bilirkişi raporu ile hesaplanan fark ücret alacağı denetime elverişli şekilde belirlenmiştir. Ücretinin sözleşme ve TİS hükümleri gereği eksik belirlendiği ve ödendiği tespit edildiğinden eksiklikten kaynaklanan fark ikramiye ve fark ilave tediye alacaklarına da hak kazanmıştır. Davacının fark ücret, ilave tediye ve ikramiye alacaklarına hükmedilen faiz türü, başlangıcı ve miktarının usul ve yasaya bir aykırılık görülmemiştir.
..." gerekçesiyle davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde, istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü istinaf sebeplerini tekrarla Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçinin, kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti ile talep edilen fark alacaklarının bulunup bulunmadığı ve varsa hesaplanması noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
1.696 sayılı KHK’nın 127 nci maddesi ile 375 sayılı KHK'ya eklenen geçici 23 üncü madde, 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Geçici 23. Maddesi Uyarınca İdarelerce Sürekli İşçi Kadrolarına Geçirilen İşçilerin Ücret ile Diğer Mali ve Sosyal Haklarının Belirlenmesinde Esas Alınacak Toplu İş Sözleşmesi Hükümleri, 4857 sayılı İş Kanunu'nun "Çalışma koşullarında değişiklik ve iş sözleşmesinin feshi" kenar başlıklı 22 nci maddesinin birinci fıkrası ile 34 üncü maddesi hükümleri.
2. 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun "Dava şartı olarak arabuluculuk" kenar başlıklı 3 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca; "Kanuna, bireysel veya toplu iş sözleşmesine dayanan işçi veya işveren alacağı ve tazminatı ile işe iade talebiyle açılan davalarda, arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır." Maddenin ikinci fıkrasında ise "... Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir." düzenlemesi yer almaktadır.
3. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 26 ncı maddesinde “Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir.” hükmü mevcuttur.
3. Değerlendirme
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı ... vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2.Taraflar arasında, hüküm altına alınan fark ikramiye alacağının hesap unsurları konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır. İlk Derece Mahkemesince hükme esas alınan bilirkişi raporu incelendiğinde, talep edilen fark ikramiye alacağının hesaplanmasında; 10.08.2020 imza tarihli ve 01.01.2019 – 31.12.2020 yürürlük tarihine sahip Türk Ağır Sanayii ve Hizmet Sektörü Kamu İşverenleri Sendikası ile Öz Sağlık ve Sosyal Hizmet İşçileri Sendikası arasında imzalanan işletme toplu iş sözleşmesinin “İlave tediye ve ikramiye" başlıklı 35 inci maddesi doğrultusunda mart ve eylül aylarında 30'ar günlük ücret tutarında ikramiye alacağının hesaplandığı görülmektedir. Dava dilekçesinde bu toplu iş sözleşmesinde öngörülen ikramiyeye ilişkin düzenlemelere yönelik bir talep mevcut değildir. Davacı vekili tarafından 31.10.2020 tarihine kadar uygulanacak Yüksek Hakem Kurulu kararı uyarınca fark ikramiye alacağı talebinde bulunulmuştur. Bu açıklamalar ışığında fark ikramiye alacağının hesaplanmasında, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının 31.10.2020 tarihine kadar geçerli toplu iş sözleşmesinin "İkramiye" başlıklı bölümünde “İşçilere Ocak ve Temmuz aylarında 5'er günlük olmak üzere yılda toplam 10 günlük (5 x 2 = 10) ücretleri tutarında ikramiye ödenir.” şeklindeki hükmü doğrultusunda hesaplama yapılarak sonuca gidilmesi için hükmün bozulması gerekmiştir.
4. Davacı vekili dava dilekçesinde "... Sayın Mahkeme tarafından müvekkilin alması gereken ücretinin tespit edilerek 2019 yılının Ocak ayından, dava tarihine kadar olan tüm bordrolarının davalı idareden müzekkere yoluyla istenerek, aldığı ücretler ile alması gereken ücretler arasındaki farkın daha önce karara bağlanan mahkeme kararındaki rakamlar mahsup edilerek bilirkişi marifetiyle hesaplattırılmasını .... talep etmekteyiz. Talep ettiğimiz alacaklarla ilgili olarak daha önce ... 31. İş Mahkemesi'nde 2019/292 esas numarası ile dava açılmış ve davanın kabulüne karar verilmiştir. Mahkemenizdeki taleplerimiz ise ilk davanın açıldığı tarihten sonrası ile işbu dava tarihi arasındaki müvekkilin işçilik alacaklarına ilişkindir. ... " şeklindeki açıklama ile talepte bulunmuştur. Dava dilekçesinde bahsi geçen ... 31. İş Mahkemesinin 2019/292 Esas sayılı dosyası ile görülen dava 12.06.2019 tarihinde açılmış olup huzurdaki dava ile istenen alacak kalemleri o dosyada da talep edilmiş, İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Temyize konu somut dosyada, dava dilekçesindeki talebe rağmen 01.01.2019 tarihinden itibaren yapılan hesaplamanın hükme esas alınması ve ... 31. İş Mahkemesinin 2019/292 Esas sayılı dosyasının değerlendirilmemesi de bir diğer bozma sebebidir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. İlk Derece Mahkemesi kararının yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA,
Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
20.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.