Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/11329
Karar No: 2019/1041
Karar Tarihi: 13.02.2019

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/11329 Esas 2019/1041 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2017/11329 E.  ,  2019/1041 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ



    Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı, 189 ada, 10 parsel sayılı taşınmaz hakkında ...... Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2011/482 Esas, 2012/151 Karar sayılı kararı ile satış suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verildiğini, ...... İcra Müdürlüğü tarafından 2013/7 esas sayılı dosya üzerinden yürütülen satış işleminin 23/09/2014 tarihinde gerçekleştirilerek taşınmaz satışının kesinleştiğini, ortaklığın giderilmesi dosyasında taşınmaz zemininde bulunup rapora yansıtılmayan 3. bir evin daha olduğunu, bu ev kendisine ait olmasına rağmen icra satışı sırasında bu evin de arz ile birlikte değerlendirmeye tutularak her malikin belli bir oranda fazla bedel aldığını, bu şekilde zarara uğradığını belirterek yapının kendisi tarafından meydana getirildiğinin tespiti ile eve oranlanması ile ortaya çıkacak miktarın kendisine ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir.
    Mahkemece davanın kabulüne, keşfe katılan kadastro-fen bilirkişisi tarafından düzenlenen 19.10.2015 havale tarihli raporda C harfi ile gösterilen yapının davacı tarafından meydana getirildiğinin tespitine, hesap bilirkişisi ......"nin 28.12.2015 havale tarihli raporu doğrultusunda 2.254,43TL"nin davalı ..."den alınarak, 1.127,22TL"nin davalı ..."den, 2.209,79 TL"nin davalı ..."den, 2.254,43TL"nin davalı ..."den, 2.254,43TL"nin davalı ..."dan, 2.780,42TL"nin davalı ..."den, 2.254,43TL"nin davalı ..."den, 1.502,71TL"nin davalı ..."den 1.502,71TL"nin davalı ..."den, 695,10 TL"nin davalı ..."den, 695,10 TL"nin, davalı ..."den, 695,10 TL"nin davalı ..."den, 695,10 TL"nin davalı ..."den, 1.690,82TL"nin davalı ......"den,
    1.690,82TL"nin davalı ..."den, 1.929,24 TL"nin davalı ..."den, 1.929,24 TL"nin davalı ..."den, 1.929,24 TL"nin davalı ..."den, 1.929,25 TL"nin davalı ..."den, 482,42 TL"nin davalı ..."den, 361,71 TL"nin davalı ..."ndan, 361,71 TL"nin davalı ..."den, 361,71 TL"nin davalı ..."den, 361,71 TL"nin davalı ..."den, 3.086,61 TL"nin davalı ..."dan, 3.086,62 TL"nin davalı ..."dan, 771,87 TL"nin davalı ..."dan, 578,69 TL"nin davalı ......"den, 578,69 TL"nin davalı ..."dan, 578,69 TL"nin davalı ..."tan, 578,69 TL"nin davalı ..."dan 2.572,54 TL"nin davalı ..."tan, 3.172,48 TL"nin davalı ..."dan 2.572,32 TL"nin davalı ..."den, 771,65 TL"nin davalı ..."dan, 385,72TL"nin davalı ..."dan, 385,72TL"nin davalı ..."dan,385,72TL"nin davalı ..."ten, 385,72TL"nin davalı ..."dan, 385,72TL"nin davalı ..."dan,, 385,72TL"nin davalı ..."dan, 1.714,81 TL"nin davalı ..."den alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm süresi içinde davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
    Uyuşmazlık, muhdesat bedelinin tahsili talebine ilişkindir.
    1- Davalı ... tarafından, temyiz harç ve masrafları yönünden adli yardım kararı verilmesi talebiyle kararın temyiz edildiği anlaşılmakla, 6100 sayılı HMK’nın 336/3. maddesi uyarınca davalının kanun yoluna ilişkin adli yardım talebi ile ilgili karar vermeye yetkili mercii temyiz incelemesi yapmakla görevli Dairemiz olduğundan, davalıların adli yardım talebi ile ilgili yapılan incelemede, 6100 sayılı HMK’nın konuya ilişkin ve emredici nitelikteki 336/2. maddesi hükmünün hilafına, davalı ..."ın adli yardım talebine ilişkin dilekçesi ekinde talebini haklı gösterecek yeterli bilgi ve belgeye yer verilmediği nazara alındığında, adli yardım talebinin makul ve inandırıcı olmadığı kanısına varılmakla, davalı ..."ın kanun yoluna ilişkin harç ve giderler bakımından adli yardım talebinin HMK’nın 337/2. maddesi uyarınca reddine karar verilmiş, davalı ..."ın temyiz başvuru harcını yatırdığı gözetilerek işin esasının incelenmesine geçilmiştir.
    2- Türk Borçlar Kanunu"nun 77. ve devamı maddelerinde düzenlenen sebepsiz zenginleşmeden doğan borç ilişkisinden söz edilebilmesi için, bir tarafın mal varlığının diğer tarafın malvarlığı aleyhine çoğalması gerekir. İade borcunun kapsamını belirlemede öncelikle fakirleşme ve zenginleşme zamanının tespit edilmesi gerekir. Sebepsiz zenginleşme borçlusunun bu muhdesatın yapıldığı anda ekonomik açıdan zenginleştiği, yapanın ise o anda fakirleştiği ileri sürülemez. Zira, vücuda getiren tarafından kullanılan muhdesatın, diğer kişilere herhangi bir katkısı bulunmamaktadır. Daha açık bir ifadeyle azalma ve çoğalmanın, dava konusu taşınmazın davacı tarafından davalıya teslim edildiği tarihte gerçekleştiğinin kabulü zorunludur.
    Bu açıklamalar ışığında somut olayımızda; davacı tarafından davaya konu taşınmaz üzerinde bina yapıldığı ve bu yapının da satış sırasında taşınmaz değerinin tespitinde dikkate alındığı tartışmasızdır. Bununla birlikte keşif sırasında dinlenen tanıklar tarafından, davacı ..."in halen davaya konu evde oturduğunu belirtilmiştir. Mahkeme tarafında da yargılama sırasında, davaya konu yapının davacının kullanımında olup olmadığına ilişkin araştırma ve tespitin yapılmadığı anlaşılmıştır. Şu durumda mahkemece, tanık beyanları da dikkate alınarak davacının muhdesat bedelini talep ettiği taşınmazda oturup oturmadığının araştırılıp taşınmaz davacının kullanımında ise sebepsiz zenginleşme olgusunun henüz gerçekleşmediği gözetilerek hukuki yarar yokluğu nedeni ile davanın reddinin gerekeceğinin gözetilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
    3- Mahkemece muhdesat bedelinin talep edildiği taşınmazın davacının kullanımında olmadığının tespiti halinde ise; iyileştirmeden doğan sebepsiz zenginleşme nedeniyle hükmedilecek miktar, iyileştirmenin satış tarihinde taşınmazın değerinde meydana getirdiği artış oranında olmalıdır.
    Dosyada mevcut 15.12.2015 tarihli bilirkişi raporunun incelenmesinden, dava konusu parsel üzerindeki binanın değeri belirlendikten sonra yapılan hesaplama sonucu bulunan bedelin davalılara payları oranında dağıtıldığı, söz konusu rapordaki hesaplamanın taraf ve Yargıtay denetimine açık olmadığı görülmüştür. Bu itibarla rapora dayanılarak verilen karar isabetsizdir. Somut olayda, taraflar arasındaki uyuşmazlığın sağlıklı olarak çözümü için izlenecek yol şöyledir: dava konusu taşınmazın ihale yolu ile satışına ilişkin olarak ...... Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2013/7 Esas sayılı satış dosyası ayrıntılı incelenmek sureti ile, konusunda uzman bilirkişi aracılığıyla asıl davada, taşınmazın satışı tarihi itibariyle, taşınmazın mevkii, konumu, imar durumu, satın alınmasındaki objektif amaç, taşınmaz üzerindeki muhdesatın alıcıya sağlayacağı muhtemel yarar ile varlığının getireceği muhtemel zarar gibi faktörler tek tek irdelenerek, taşınmazın muhdesatlı gerçek sürüm değeri ile davaya konu muhdesat yok farz edilerek gerçek sürüm değerleri ayrı ayrı saptanmalı, bu şekilde elde edilecek değerler arasında bir fark meydana geldiğinde bunlar birbirine oranlanmalı, bu oran ihale ile yapılan satış bedeline uygulanarak, davacının yaptığı giderlerin ihale bedeline yansıma miktarı belirlenmeli, davalıların payına isabet eden miktara hükmedilmelidir. Yok, eğer giderlerin yapılmış olması haliyle yapılmamış olması halinde belirlenen değerler arasında bir fark olmadığının anlaşılması durumunda, giderlerin satış bedeline etkisinin olmadığı, dolayısıyla davalıların bu giderlerin yapılması nedeniyle bir sebepsiz zenginleşmesinin bulunmadığı gerekçesiyle dava reddedilmelidir.
    Dosyada mevcut bilirkişi raporunun yukarıda açıklanan yöntem izlenmeksizin hazırlandığı açıktır. Mahkemece, hüküm kurmaya elverişli olmayan eksik rapora dayanılarak karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalı ..."ın adli yardım talebinin reddine, ikinci ve üçüncü bentlerde açıklanan nedenlerle hükmün HUMK"un 428. maddesi gereğince davalı ... yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nın geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK" un 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 13.02.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi