Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/6280
Karar No: 2022/7754
Karar Tarihi: 14.06.2022

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/6280 Esas 2022/7754 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2022/6280 E.  ,  2022/7754 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 23.12.2008 tarihinden iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiği 10.09.2013 tarihine kadar davalı işyerinde ilk olarak staff (personel) sonra vardiya müdürü olarak çalıştığını, en son aldığı net ücretin 1.200,00 TL olduğunu, genellikle gece vardiyasında çalışan müvekkilinin çalışma saatleri 16.00-03.00 saatleri arasında olmasına rağmen çalışmasının 04.00’e kadar sürdüğünü, müvekkiline fazla çalışma ücreti ödenmeyip yıldırma politikası uygulanarak çalışma şartlarının ağırlaştırıldığını ileri sürerek kıdem tazminatı ve fazla çalışma ücret alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı def'i ileri sürdüklerini, davacının artan kıdemi ile değişen iş temposunun, iş koşullarının ağırlaştırılması olarak yorumlanamayacağını, haklı nedenle fesih sebebi sayılamayacağını, davacının çalıştığı işyeri sürekli değiştirilmediği gibi imzası bulunan iş sözleşmelerinde de işyeri değişikliğini kabul ettiğini, davacının işyerinde üç vardiyalı çalışma şekline uygun olarak çalıştığından fazla çalışma yapmadığını, fazla çalışma muvaffakatnamesi imzalayarak fazla çalışmayı kendi beyan ve imzası ile kabul etmesine rağmen iş sözleşmesini yasal ücretlerinin ödenmediği gerekçesiyle feshetmesinin de hukuken geçerli olmadığını, ayrıca davalı ile imzalanan iş sözleşmesinde fazla çalışma ücretinin aylık ücretin içinde olduğunun düzenlendiğini, tüm hak ve alacaklarının eksiksiz ödendiğini, taleplerin zamanaşımına uğradığını belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.

    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece; davacının 10.09.2013 tarihli ihtarında dört tanesi ... içinde ve bir tanesi de...linde olan çeşitli şubelerde görevlendirilmesi sebebiyle sözleşmeyi feshettiğini belirttiği, iş sözleşmesinde çeşitli şubelerde görevlendirilebileceğine ilişkin hükümler bulunması ve tanıkların da çeşitli şubelerde görevlendirildiklerini belirtmeleri karşısında, davacının objektif neden olmadan ve işyeri çalışma koşullarına aykırı şekilde diğer işçilerden farklı olarak ve daha fazla şubelerde görevlendirildiği şeklinde iddiasını ispatlayamadığı, il dışı Kırşehir’de görevlendirilmesini de fesih konusu yapmadığından haklı fesih nedeni sayılmadığı, davacı tanıklarının işyerinde üç vardiya olduğunu ifade etmeleri, işe giriş çıkışı gösteren meyer kayıtlarında da davacının 45 saat üzerinde çalışmasının mevcut olmaması sebebiyle fazla çalışma yapıldığının da kanıtlanamadığı ve buna bağlı olarak haklı feshin söz konusu olamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

    Yargıtay Bozma Kararının Özeti :
    Mahkeme kararı, davacı vekilince temyiz edilmiştir.

    Kararın davacı vekilince temyizi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesince 22.10.2019 tarihli ve 2016/22009 Esas, 2019/19618 Karar sayılı kararı ile; “…2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının fazla çalışma alacağı bulunup bulunmadığı ve sonucuna göre iş sözleşmesini haklı sebeple feshedip feshetmediği noktasında toplanmaktadır.
    …. Somut olayda; davacının fazla çalışma talebi işe giriş çıkış kayıtlarına göre fazla çalışmasının bulunmadığı gerekçesiyle reddedilmiştir. Davacı işverene noterlik kanalıyla gönderdiği fesih ihtarnamesinde işyerinde parmak izi ile giriş sistemi bulunmasına rağmen parmak izi erken bastırılıp işten geç çıkartıldığını, karşı gelenlere de mobbing uygulandığını belirtmiştir. Davalı şirketçe meyer sistemi kayıtları dosyaya sunulmuştur. Dosyaya sunulan kayıtlarda bazı dönem ve uzun sürlerde saat belirtilmediği, herhangi bir açıklamada bulunulmadığı anlaşılmıştır. Davacı tanık beyanlarına göre ise davacının fazla çalışma yaptığı anlaşılmaktadır. Davacı tarafça işverence sunulan kayıtların gerçeği yansıtmadığı ve elle müdahale edilebildiği, başka bir dosyada ise Cumhuriyet Savcılığına şikayet edildiği belirtilmiştir. Aynı işverene ait başka bir işyerine ait Dairemizin 2017/14240 ve 2017/34733 esas sayılı dosyalarında “işe giriş çıkışları kayıt altına alan Meyer Kayıt Cihazı ve kayıt sistemi üzerinde inceleme yatırılmak üzere görevlendirilen teknik bilirkişi raporunda, işyerinde bir süredir bu cihazın kullanılmadığı belirtilmiş ve davalı işyerinin yanındaki başka bir işyerinde kullanıldığı anlaşılan aynı cihaz üzerinden yapılan incelemede, cihazın yüklenecek veri tabanına uygun cevap vereceği, veri tabanının objektiflik, tutarlılık ve keyfilikten uzak olacak biçimde kurgulanması halinde objektif kayıtlar yapabileceği, aksi halde yetkilinin tercihlerine uygun cevap vereceği ve objektif kayıt yapmasının mümkün olmadığı yönünde görüş bildirilmiştir. Anılan cihazdan alındığı belirtilen ve yargılama aşamasında sunulmayıp Dairemiz bozma kararından sonra sunulan kayıtlarda davacı imzası bulunmadığı gibi çalışma süresinin günlük yedi buçuk saati hiç geçmediği, ancak davalı tanıklarının dahi günlük yedi buçuk saati geçen çalışmalar olduğu yönünde beyanları olduğu dikkate alındığında; işverenin tercihine uygun cevap vermeye müsait olan cihazdan alınan kayıtların davalı tanık anlatımları ile bile çelişkili olduğu ve böylelikle güvenilirliğini yitirdiği tartışmasızdır.” şeklinde tanık beyanlarına göre inceleme yapılması gerektiği yönünde bozma yapılmıştır.
    Tüm bu açıklamalar ışığında davacının fesihten önce çalıştığı işyerinde kullanılan cihazın teknik bilirkişi marifetiyle ana merkez server kayıtları ve dosyadaki çıktılarla birlikte incelenmesi ve üzerinde oynama yapılabileceğinin tespit edilmesi halinde tanık beyanları değerlendirilerek davacının varsa fazla çalışma alacağının tespiti ile sonucuna göre kıdem tazminatı talebinin de hüküm altına alınması gerekirken eksik inceleme ile sonuca gidilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir….” gerekçesi ile karar bozulmuştur.

    Direnme Kararının Özeti :
    Mahkemece, davacının fazla çalışma ücret alacağının ret sebebinin davalı tarafından ibraz edilen meyer kayıtlarına itibar edilmesinden kaynaklı olmadığı, tanık anlatımlarından haftada 4,5 saat yılda ise toplam 234 saat fazla çalışma yapıldığının ispatlandığı, tarafların imzasını taşıyan iş sözleşmesinde fazla çalışmanın aylık ücrete dâhil olduğunun belirtildiği, davacının aylık ücretinin asgari ücretten fazla olması sebebiyle bu hükme itibar edildiği, buna göre davacının kanıtlanan fazla çalışma ücret alacağının iş sözleşmesinde aylık ücrete dâhil olan haftalık 5,2 saat, yıllık ise 270 saatin altında kaldığından kabulüne olanak bulunmadığı ve buna bağlı olarak davacı tarafından yapılan feshin de haklı nedene dayanmadığı, hükme esas alınmayan davalıya ait meyer kayıtları üzerinde inceleme ve araştırma yapılmasının yargılamayı uzatacağı ve esası etkilemesinin de mümkün olmadığı gerekçesiyle direnme kararı verilmiştir.

    Hukuk Genel Kurulu Kararının Özeti :
    Direnme kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 01.03.2022 tarihli ve 2020/(22)9-299 Esas, 2022/223 Karar sayılı kararıyla, birinci kararın gerekçesi işyeri giriş çıkış saatlerini gösteren meyer kayıtlarına ve davacı tanıklarının işyerinde üçlü vardiya şeklinde çalışıldığı şeklindeki anlatımlarına dayanmasına rağmen, direnme kararında ise davacının tanık anlatımlarına göre fazla çalışma yaptığını ispatladığı, ancak kanıtlanan fazla çalışmanın, tarafların imzasını taşıyan iş sözleşmesinde fazla çalışmanın aylık ücrete dâhil olduğuna dair hükümde belirtilen kısmı aşmadığı gerekçesine dayalı olarak sonuca varıldığı ve gerekçenin farklı olduğunun anlaşıldığı, buna göre Mahkemenin direnme olarak adlandırdığı kararın, usul hukuku anlamında gerçek bir direnme kararı olmadığı, bozmadan önceki kararda tartışılıp değerlendirilmemiş, dolayısıyla Özel Daire denetiminden geçmemiş yeni gerekçeye dayalı yeni hüküm niteliğinde olduğu ve kurulan bu yeni hükmün temyizen incelenmesi görevinin Hukuk Genel Kuruluna değil, Özel Daireye ait olduğu gerekçesiyle yeni hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Dairemize gönderilmesine karar verilmiştir.

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 01.03.2022 tarihli kararıyla, dava dosyasının Dairemize gönderilmesi üzerine, Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacı vekilinin yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 14.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi