Esas No: 2022/6048
Karar No: 2022/7750
Karar Tarihi: 14.06.2022
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/6048 Esas 2022/7750 Karar Sayılı İlamı
9. Hukuk Dairesi 2022/6048 E. , 2022/7750 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin sigorta kaydının 19.11.1999 – 30.11.2000 tarihleri arasında fason firma üzerinden yatırıldığını, bunu kabul etmeyen müvekkilinin işine son verildiğini, 2 ay sonra tekrar işe başlatıldığını, 4 aya yakın sigortasız çalıştırıldığını, daha sonra işine 03.08.2010 tarihinde son verildiğini, son ücretinin 2.500,00 TL olduğunu, fazla çalışma ücreti alacaklarının ve ücretlerinin eksik ödendiğini, haksız ve hukuka aykırı uygulamaların düzeltilmesini isteyen müvekkilinin iş sözleşmesinin davalı işverence feshedildiğini iddia ederek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti, yıllık izin ücreti, resmî ve dinî bayram tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, açılan davayı kabul etmediklerini, davacının taleplerinin tümünün zamanaşımına uğradığını, davalı Şirkette sigortasız işçi çalıştırılmadığını, davacının bordrolarda belirtilen ücretle çalıştığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemesi Kararının Özeti:
Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; bu kararın davalı tarafça temyizi üzerine Dairemizin 23.11.2020 tarihli ve 2016/31767 Esas, 2020/16375 Karar sayılı kararıyla davalının diğer temyiz itirazlarının reddine karar verildikten sonra “ … Ücret araştırması sırasında gelen cevaplar davacının iddiasını doğrulamadığından salt tanık beyanlarına göre sonuca gidilmesi hatalı olup fesih tarihi olan 03.08.2010 tarihi itibar ile sendika yazısında belirtilen 1.650,00-TL net ücret aldığı kabul edilerek davaya konu tazminat ve işçilik alacakları bakımından hesaplama yapılarak hüküm kurulmalıdır.
3-Davacının ücretinin tamamının deri atölyesi işyerinde parça başı yapılan işlerden oluştuğu ayrıca bir sabit ücretin bulunmadığı anlaşılmakla fazla çalışma ücretinin zamsız kısmının parça başı ödemeleri içinde yer aldığı kabul edilmeli ve hesaplama 0,50 zam kısmına göre yapılmalıdır. Mahkemece fazla çalışma ücretinin %150 zamlı ücretle hesabı hatalı olup kararın bu yönü ile de bozulması gerekmiştir.” gerekçesi ile hüküm bozulmuştur.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1.Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle, kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2.Somut uyuşmazlıkta, Mahkemece bozma ilâmı doğrultusunda rapor almak üzere dosya bilirkişiye tevdi edilmiş ve davacının yeni ücret seviyesine göre talep edilen alacaklar hesaplanmıştır. Ancak bozma öncesinde yapılan yargılamada davalı işverence davacıya kıdem ve ihbar tazminatı ödemesi yerine geçmek üzere verilen 8.100,00 TL tutarındaki çek ile ilgili olarak davacının 14.03.2016 tarihli ıslah dilekçesinde açıklama yapıldığı anlaşılmaktadır. Davacı dilekçesinde bu miktarın 4.397,33 TL’ lik kısmının kıdem tazminatından, bakiye 3.702,67 TL’lik kısmının ise ihbar tazminatından mahsup edilmesini talep etmiştir. Mahkemece davacının bu beyanı doğrultusunda kıdem ve ihbar tazminatından mahsup işlemi yapılarak hüküm kurulmuş ise de davacı bozma sonrasında 20.09.2021 tarihli dilekçe ile yeni ve farklı bir mahsup talebinde bulunmuştur. Keza davacı 20.09.2021 tarihli dilekçesinde çek bedelinin 1.828,70 TL’lik kısmının ihbar tazminatından mahsubunu istemiştir. Mahkemece hüküm altına alınan kıdem ve ihbar tazminatı miktarları incelendiğinde davacının bozma sonrasındaki talebi gibi 1.828,70 TL’nin ihbar tazminatından mahsup edilmiş olduğu, kıdem tazminatından ise 3.652,16 TL mahsup edilerek toplamda 5.480,86 TL’lik mahsup işlemi gerçekleştirildiği görülmüştür. Ancak davalı işveren tarafından kıdem ve ihbar tazminatının karşılığı olarak davacıya 8.100,00 TL bedelli çek verildiği ve söz konusu alacakların bu çekle tahsil edildiği konusunda taraflar arasında herhangi bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davacının da bozma öncesi yargılamada çek bedelinin kıdem ve ihbar tazminatından mahsup edilmesi gereken kısımlarını açıkça belirtmiş olduğu görülmekle, Mahkemece bozma sonrasında ikinci beyan dilekçesine itibar edilerek eksik miktarda mahsup işlemi yapılmak suretiyle sonuca gidilmiş olması hatalıdır. Kararın bu sebeple ikinci kez bozulması gerekmiştir.
3.Mahkemece uyulmasına karar verilen bozma ilâmının kapsamı dışında bırakılan yönlerden davacı lehine usuli kazanılmış hak meydana geldiğinin gözetilmemiş olması hatalıdır. Davacı yararına usuli kazanılmış hak dikkate alındığında, yıllık izin ücreti alacağına bozma öncesi hükümde kabul edildiği gibi dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerekmektedir. Mahkemece anılan alacağa dava ve ıslah tarihlerinden itibaren faize hükmedilmesi davacı yararına usuli kazanılmış hakkın ihlali mahiyetinde olup kararın bu sebeple de bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 14.06.2022 gününde oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.