Esas No: 2022/6710
Karar No: 2022/7511
Karar Tarihi: 13.06.2022
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/6710 Esas 2022/7511 Karar Sayılı İlamı
9. Hukuk Dairesi 2022/6710 E. , 2022/7511 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davalılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı asılın davalı işverenlerin Rusya'da bulunan şantiyelerinde 15.10.2012 - 20.09.2014 tarihleri arasında çalıştığını, aylık 1.700,00 USD ücret aldığını, iş sözleşmesine haklı bir sebep olmaksızın son verildiğini, davalı işverenler tarafından işçilere, iradeleri fesada uğratılarak ibraname ve istifa gibi belgeler imzalatıldığını, tazminatlarının ve işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatları ile fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı ... Şirket vekili cevap dilekçesinde; davacının belirli süreli iş sözleşmesi ile çalıştığını, projenin bitimi ile iş sözleşmesinin kendiliğinden sona erdiğini bu sebeple davacının kıdem ve ihbar tazminatı hakkı bulunmadığını, uyuşmazlığa Rusya hukukunun uygulanması gerektiğini, hizmet süresinin aralıksız olmadığını ve ücret iddiasının gerçeği yansıtmadığını, dava konusu taleplerin zamanaşımına uğradığını, davalı işveren aleyhine davaları olan tanık beyanlarına itibar edilemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir.
2.Davalı Rec Uluslararası İnşaat Yatırım Sanayi ve Ticaret A.Ş vekili cevap dilekçesinde; davacı bu Şirkette çalışmadığından husumet yöneltilmesinin hatalı olduğunu, uyuşmazlığa Rusya hukukunun uygulanması gerektiğini, hizmet süresinin aralıksız olmadığını ve ücret iddiasının gerçeği yansıtmadığını, dava konusu taleplerin zamanaşımına uğradığını, davalı işveren aleyhine davaları olan tanık beyanlarına itibar edilemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 21.03.2019 tarihli ve 2017/507 Esas, 2019/226 Karar sayılı kararı ile uyuşmazlığa Türk hukukunun uygulanması gerektiği, emsal yargı kararları doğrultusunda dava konusu alacaklardan davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları, davacının 17.10.2012-23.12.2012, 30.12.2012-09.07.2013, 22.09.2013-20.07.2014, 20.08.2014-20.09.2014 tarihleri arasında fasılalı olarak toplam 1 yıl 7 ay 17 gün süre ile çalıştığı, tanık beyanlarının itibar edilebilir nitelikte olduğu, davacının son ücretinin 1.700,00 USD olduğu, davacının ayda iki hafta tatili gününde ve dini bayramların bir günü ile yılbaşı günü hariç diğer ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığı, yedi gün çalıştığı haftada yirmi buçuk saat, altı gün çalıştığı haftada on sekiz saat fazla çalışma yaptığı, ıslah zamanaşımına uğrayan alacak bulunmadığı, taraflar arasındaki iş sözleşmesinin belirsiz süreli olduğu ve iş sözleşmesine haklı bir sebep olmaksızın son verildiğinden davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandığı gerekçeleriyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili ayrı ayrı istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
... Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesinin 10.10.2019 tarihli ve 2019/2957 Esas, 2019/2337 Karar sayılı kararı ile özetle, İlk Derece Mahkemesi kararında açıklanan gerekçeler ile davalıların istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili ayrı ayrı temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 02.02.2021 tarihli ve 2020/4961 Esas, 2021/3065 Karar sayılı kararıyla; davalıların sair temyiz itirazlarının reddine karar verilerek kararın; davacı ve tanıklarının beyanlarına göre saat 18.00'den sonra yapılan çalışmaların karşılığının ödendiği anlaşıldığından bir hafta altı gün bir hafta yedi gün olmak üzere 08.00-18.00 saatleri arasında çalışan davacının, altı gün çalıştığı haftada dinlenme süreleri hariç haftalık dokuz saat, yedi gün çalıştığı haftada dinlenme süreleri hariç haftalık on buçuk saat fazla çalışma yaptığının kabul edilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bozma kararı öncesi yapılan açıklamanın yanı sıra davacının altı gün çalıştığı haftada dinlenme süreleri hariç dokuz saat, yedi gün çalıştığı haftada dinlenme süreleri hariç on buçuk saat fazla çalışma yaptığının kabul edilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davalı ... Şirket vekili; cevap dilekçesinde belirttiği sebeplerin yanı sıra fazla çalışma, hafta tatili ve ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağından yapılan indirimin de az olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
2. Davalı Rec Uluslararası İnşaat Yatırım San. Tic. A.Ş vekili; cevap dilekçesinde belirttiği sebeplerin yanı sıra fazla çalışma, hafta tatili ve ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağından yapılan indirimin de az olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık fazla çalışma alacağı istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.4857 sayılı İş Kanunu'nun fazla çalışmaya yönelik 41 inci maddesi.
2. 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun (7036 sayılı Kanun) "Dava şartı olarak arabuluculuk" kenar başlıklı 3 üncü maddesinin birinci fıkrası şöyledir:
"Kanuna, bireysel veya toplu iş sözleşmesine dayanan işçi veya işveren alacağı ve tazminatı ile işe iade talebiyle açılan davalarda, arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır."
3. 7036 sayılı Kanun'un "Yürürlük" kenar başlıklı 38 inci maddesi şöyledir:
"(1) Bu Kanunun;
a) 3 üncü, 11 inci ve 12 nci maddeleri 1/1/2018 tarihinde,
b) Diğer hükümleri yayımı tarihinde,
yürürlüğe girer."
3. Değerlendirme
1. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında temyiz sebeplerine göre bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesinin hukukça mümkün olmadığı anlaşılmakla; davalılar vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. 7036 sayılı Kanun'un 3 üncü maddesi, dava şartı olarak arabuluculuk düzenlemesine ilişkindir. Adı geçen Kanun'un 38 inci maddesine göre ise 3 üncü madde, 01.01.2018 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Dolayısıyla 10.07.2017 olan dava tarihi itibarıyla 7036 sayılı Kanun'un dava şartı olarak arabuluculuk hükümleri henüz yürürlüğe girmemiştir. Davacı da dava açmadan önce arabulucuya başvurmuş değildir. Açıklanan sebeplerle; İlk Derece Mahkemesi hükmünün (7) numaralı bendinde "Zorunlu arabuluculuk giderinin UYAP'tan hesaplanamadığı görülmekle bu hususta sarf miktarının belirlenmesi amacıyla Yazı İşleri Müdürlüğünce Arabuluculuk Yazı İşleri Müdürlüğüne müzekkere yazılarak arabuluculuk ücretinin sorulmasına, bildirilen miktarın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili amacıyla harç tahsil müzekkeresi yazılmasına," karar verilmesi hatalıdır.
3. Diğer yandan, İlk Derece Mahkemesince, hüküm yerinde her bir alacak kalemi yönünden ayrı ayrı kabul ya da kısmen kabul kararı verilmesine karşın hükmün en başına "Davanın KABULÜ ile" ibaresinin eklenmesi de çelişki yaratır niteliktedir.
Ne var ki (2) ve (3) numaralı paragraflarda yazılı hataların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerekir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davalılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,
2. Davalılar vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararına yönelik temyiz itirazının kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının ilk satırında yer alan "Davanın KABULÜ ile" sözcükleri ile hükmün arabuluculuk giderine ilişkin (7) numaralı bendinin hükümden tamamen çıkartılmaları suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Peşin alının temyiz karar harcının istek hâlinde davalılara iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
13.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.